- 1 -

1.3K 145 116
                                    


Merhaba.. Yazdığım ilk fic bu olacak ve umarım gerçekten sevilecek bir fic yazmayı başarırım. Fic'in konusu bana ait değil, fakat konuyu yapan kişinin izniyle yazacağım. Beğenmeniz dileğiyle..

Başlangıç tarihinizi yazmanızı isterim.

-

İyi okumalar..

-

"Abi, abi, bakkk! Atlıkarıncaya binmek istiyorum, lütfennn."

Küçük kız, gördüğü büyük atlıkarıncaya binmek için köpek yavrusuna benzeyen ifadesiyle kendinden 8 yaş büyük olan abisine bakıyordu. Abisinin elini tutmuş, ona kıyasla minicik olan boyuyla bir de yürütmeye çalışıyordu. Tabii bunun bir etkisi olmayacaktı, çünkü abisi hem ondan büyük, hem de 16 yaşında olmasına rağmen yaşıtlarından daha yapılıydı.

"Sadece biraz dinlenmeme izin ver. Sen nasıl da enerjiksin böyle? Hiç yorulmuyor musun?"

Abisinin dediklerine karşı kaşlarını çatan küçük kız, ellerini beline yerleştirip  konuşmaya başlamıştı sanki sinirlenmiş gibi.

"Ama, abi! Sen de hemencecik sıkılıyorsun. Daha geleli ufacık zaman oldu! Hem bana söz verdin istediğim her şeyi yapacaksın diye. Hadi gel!"

"Tanrım, sen.. Sen tam bir bücürsün."

Abisinin söylediği şeye kıkırdayan küçük kız, zıplaya zıplaya önden ilerlemeye başlamıştı. Abisi de peşinden geldiği sırada gencin adımlarını durduran tek şey, "Anne.." diye annesini sesleyen küçük çocuğun sesi olmuştu.


15 dakika önce.


"Oğlum, sen gözlerini kapat, ben hemen geleceğim. Ben gelene kadar da gözlerini açma sakın tamam mı?"

Annesinin elini tutmuş, lunaparka usulca yürüyordu küçük çocuk. Annesinin dediklerini anlamamış olmasına rağmen gülümseyerek başını sallamış, durduğu atlıkarıncanın önünde annesinin elini bırakmıştı.

"Tamamm, ama neden kapatıyorum ki gözlerimi? Saklambaç mı oynayacağız yoksa?"

Oğlunun bu dediklerine karşı sadece derin bir nefes almakla yetinen annesi, buradan bir an önce gitmek için can atıyordu neredeyse.

"Hadi, Jungkook, gözlerini kapat. Sana bir sürprizim var."

İlk başta saklambaç oynayacaklarını sanmıştı küçük çocuk. Fakat o sürprizleri de severdi, hem de çok severdi. Bu yüzden küçük ellerini birbirine çarpıp, küçük tavşan dişleri görünecek şekilde gülümsemişti.

"Tamam, anneee!"

İnce sesiyle söylediği şeyin hemen ardından, elleriyle gözlerini kapatmıştı küçük. O gözlerini kapattıktan sonra annesi de ayağa kalkmış, arkasına bile bakmadan hızlı adımlarla lunaparkın çıkışına yürümüştü.

O sırada küçük çocuk gülümseyerek gözleri kapalı bir şekilde durmaya devam ediyordu.

1 dakika.. 2 dakika.. ve sonra 3 dakika bile olmuştu. Ancak neredeydi annesi? Onu burada unutmuş muydu yoksa?

"Anne?"

Artık 5 dakika olmuştu annesi gideli. Fakat küçük çocuk annesinin söylediğini yerine getirerek hâlâ gözleri kapalı bir şekilde bekliyordu. Annesi gelecekti, hem de sürpriz yapacaktı ona.

Tiny Glow | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin