"Gelirler." Dedi fakat bu az önce ki gibi içten bir şekilde değildi.

Tekrardan önüme döndüm.

"Gelmeyecekler."

"Birtanem ne yaşanmış olursa olsun bunca yılı beraber geçirmişsiniz. Senin en mutlu gününde yanında olacaklardır emin ol."

Başımı sağa sola salladım.

"Babaannemi tanımıyorsun." Dedim. "Kendi gelmediği gibi diğerlerinin gelmesinede izin vermeyecek."

"Bu yüzden mi mutsuzsun sen bir kaç gündür."

"Mutsuz değilim." Dedim.

Evet aklımda dolanıp duruyordu bu ama beni mutsuz edecek kadar değil.

"Mutsuzsun, durgunsun, heyecanlı değilsin."

"Hayır aşkım." Dedim ona bakarak. "Gayet heyecanlıyım ben. Çokta mutluyum."

"Benim kandırmaya çalışma. Gözlerine bakınca anlıyorum ne hissettiğini."

Konuşacakken arabayı bir anda sağa çekti ve durdurup bana döndü.

"Evlenmeyelim o zaman."

Söylediği şey ile gözlerim kocaman açıldı.

"Ne?"

"Evlenmeyelim."

"Cahit dalga mı geçiyorsun sen?" Dedim hızla.

"Hayır. Böyle mutlu olmayacaksan, ailenin istemediği bir adam ile evlendiğin için mutsuz olacaksan evlenmeyelim." Dedi gayet ciddi bir şekilde.

"Hayır Cahit." Dedim. "Böyle mi hissettirdim sana?"

"Ahsen sen bana kötü bir şey hissettiremezsin. İstesen de yapamazsın bunu. Sen bana kötü bir şey söylesen ben dudaklarının güzelliğine bakarım, arkanı dönüp gitsen saçlarının savrulunca ne güzel olduğunu düşünürüm. Ama sen mutsuz olacaksan, sen kötü hissedeceksen bir dakika bile düşünmem dönerim bu yoldan."

"Kötü hissetmiyorum." Dedim tekrardan. "Ben çok mutluyum sevgilim. Senin yanında olduğum için, seninle olduğum için, evleneceğimiz için çok mutluyum."

"Ama ailen yanında olmayacağı için mutsuz musun?" Diye sordu.

Hayır diyemedim. Ama mesele benim ailemin yanımda olmaması değildi. Mesele benim doğru düzgün bir ailem olmamasıydı.

"Benimkiler yanımda mı?" Dedi. Başımı kaldırıp ona baktım. "Bak, benim yanımda kim var? Baban var diyeceksin. Bir düşün babam bana muhtaç olmasa bir dakika bile durur mu yanımda? Durmaz. Başka kim var? Tülin var. Ama emin ol o erkek tarafından çok kız tarafı."

Son söylediği şeye gülmeden edemedim.

"Bizim yaralarımız aynı sevgilim. Canımızın acıdığı yer aynı. Ama artık yalnız değiliz. Tek başına değilsin artık. Ben varım. Biz aile olacağız. İkimiz bundan sonra hep beraber olacağız. Ve senin mutsuz olman benim bu hayatta isteyeceğim en son şey bile değil. Hiç bir zamanda olmayacak. Ben nefes aldığım süre boyunca seni mutlu etmek için yaşayacağım. Dudaklarından o güzel gülüşün silinmemesi için elimden geleni yapacağım."

Bir şey söylemeden Cahit'e sarıldım.
Ne kadar şanslıydım ki hayat karşıma Cahit'i çıkarmıştı.

"Seni çok seviyorum!" Dedim içten bir şekilde. "Çok seviyorum. Çok aşığım."

"Bende seni çok seviyorum bitanem."

"İyi ki varsın. İyi ki girdin hayatıma."

Ayrıldıktan sonra gözlerinin içine baktım.

Zemheri | TamamlandıWo Geschichten leben. Entdecke jetzt