30.Bölüm

77.3K 4.3K 1.5K
                                    

Onun evin önüne gelmesini de bekleyemezdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Onun evin önüne gelmesini de bekleyemezdim. Öyle bir vaktim de yoktu. Hiç vaktim yoktu şuan.

Bu yüzden koşarak saniyeler içinde aramızda ki mesafeyi kapattım ve sıkıca Cahit'e sarıldım...

Bir kaç saniye karşılık vermedi. Ama kendimi çekmedim. Onun bana sarılması için değil, benim ona sarılmaya ihtiyacım olduğu için sarılmıştım.

O yüzden bu sarılmanın tek taraflı oluşu beni üzmezdi. Ayrıca Cahit de bana sarılmak istemezse anlardm.

Kollarımı sırtına sıkıca sarmışken, Cahit'in kollarının da belimi sardığını hissettim.

O an yaşadığım her kötü şey aklımdan uçup gitti. Hayatım da hiç bir sorun kalmamış gibi, Cahit'in belime sarılan kolları benim kanatlarım olmuş gibi. Sanki ayaklarımın bastığı yer, yer değil de bulutların üstüymüş gibi...

Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama Cahit'in de bana satıldığı an zamanın durmasını isterdim.

"En son aramızda bir şeyler olamayacağını söyleyen sen değil miydin?"

Dudaklarıma bir gülümseme yerleşti. Kollarımı çekmeden başımı göğsünden uzaklaştırdım ve yüzüne baktım.

"Bende hata yapabiliyormuşum."

"Mütevazılığın gözlerimi yaşartıyor gerçekten." Dedi.

Yüzümde ki gülümseme yavaşça silindi. "Yaşartmasın." Dedim.

Ne demek istediğimi anlamamıştı. Hafifçe kaşlarını çattı.

"Ne kadar az da gülsen, gülmek sana da çok yakışıyor." Dedim.

Olumsuz şeyler söylerken nasıl açık ve netsem şimdi de aynen öyle açık ve nettim.

Zaten bu saatten sonra aksi olamazdı.

Gülümsedi.

Bende gülümsedim ve tekrardan sarıldım.
Giderken Cahit'i bu kadar özleyeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Ama burnumun direği sızlamıştı. Bir de gitmeden önce söylediklerim. Her şeyi ikiye katlamıştı.

"Madem bu kadar özleyecektin." Dedi elinin narin bir şekilde sırtıma yerleştirirken. "Neden gittin?"

"Aile ziyareti."

"Aile ziyareti?"

"Evet. Sen ne sandın?" Diyerek başımı tekrardan çektim göğsünden ve yüzüne baktım. "Seni görmemek için gittiğimi mi?"

"Ben gitsem sen ne sanardın?"

İç çektim.

"Beni görmemek için gittiğini." Dedim usulca.

Konuşacakken "Ahsen." Diyerek varlığını hatırlattı Zehra. Hatırlattı diyorum çünkü ben tamamen unutmuştum.

Cahit başını kaldırıp arkama baktı.

Zemheri | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin