Œ,five

185 28 170
                                    

" Bugün işler yoğun geçti

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.




" Bugün işler yoğun geçti.Yinede çiftliğe gidecek misin?"iseul elindeki tükenmez kalemle oynarken oturduğu koltukta belgelerle uğraşan eria yöneldi.

"Gitmeliyim en son 1 hafta önce gittim.Hamile atları kontrol etmem gerek biliyorsun"

"Doğru" mırıldanarak başıyla onaylarken eria kağıtlarla olan işini bitirip paltosunu üstüne geçirdi.

Çantasını uzatan iseule teşekkür ederek "Gerisine sen bakarsın"

"Dikkatli git" klinikten çıkıp taxie durağına ilerledi.Yolda telefonuna bakınırken sosyal medyada karşısına çıkan gönderiyle yüzü hafifçe buruşmuş,hoşnutsuzlukla bakıyordu.

"Anladık paranız var.." söylenerek gönderiden geri çıktı.Kendini beğenmiş üniversite arkadaşlarıydı.Yinede benden daha rahat yaşıyorlar diye geçirdi içinden.İç çekerek çevirdiği taxie bindi.

Esen rüzgarlı havada yürümek zorunda olduğunu hatırlayınca omuzlarını saldı.

"Cidden mi?"

En son geldiği zamanı hatırlayınca bedenini aşırı derecede huzursuzluk sarmıştı.Bay yongbok ile geçirdiği anlar ve sonu oldukça garip geliyordu.Heleki kadını başından savmak için müstakbel karısı olduğunu söyleme absürtlüğü erianın hoşuna hiç gitmemişti.Ancak yongbokun bu klişe taktiği işe yaramıştı ve kadını evinden uzaklaştırabilmişti.

Bozuntuya vermeyen eria durumu hızla kavramıştı o an.Kadın evden ayrıldığında yongbok ona durumu mahcupça açıklamıştı.Adam zorunluluktan olduğunu söylediğinden pekte bir şey diyememişti eria ancak bir yalana ortak olmak hiç hoşuna gitmemişti.Onunla evli olabileceği ihtimali bile acaip hissettirmişti eriayı.Eun denilen kadının yongbokun takıntılısı olduğuna inanmak zorlamadı eria.Yongbok zengindi,ünlüydü.Bu klişenin var olması şaşılır değildi.

Araba durunca eria ödemeyi yapıp indi.Yüzüne hızla vuran rüzgarla gözünü kıstı ilk.Sonrasında alışıp hızlı adımlarla yürüdü.Bay yongbok hakkında düşünürken hakkında çok az şey bildiğini hatırlayıp telefonunu çıkardı.İsmini arattığında müsabakaların ve maçların olduğu görseller karşısına çıktığında kaşları havalandı.Böyle görmek tuhaf hissettirmişti.

28 yaşındaydı,spor üniversitesi ve işletme çıkışlıydı.

Haber sitelerin geçmiş hakkında yazdığı şeylere göze kaydığında siteye tıkladı.

"Milli takımın vazgeçilmez AS oyuncusu Lee Yongbok geçirdiği sakatlık nedeniyle tenise ara vermek durumunda.Başına gelen talihsiz sakatlığın mesleği bırakmasına neden olmamasını umuyoruz...Kendisine iyi sağlıklar diliyor...." haberin devamında klasik şeylerin yazdığını görünce es geçip çıktı siteden.

Böyle birine denk gelmenin tuhaflığıyla güldü.Daha önce onu görmemişti bile.Sakatlık yaşamasına üzülmüştü.Başarılı bir oyuncuydu ve severek yaptığı belliydi.Hala aktif biriydi.Böyle birinin himayesinde çalışıyor olmak ve evine girmiş olmakta şu andan itibaren erianın tüylerini ürpertmişti.Neticede insandıda.Çiftliğe geldiğinde bay dayona selam verip eldivenini giyip atlarla ilgilenmeye başladı.

Cœur,lee yongbokDonde viven las historias. Descúbrelo ahora