Œ,One

486 48 211
                                    

" Mila'nın aşısını iki gün önce yapmıştık öyle değil mi iseul?" Kahve saçlı kadın saçına dolamış olduğu pilot kalemi saçından ayırırken arkasından gelen kadına doğru döndü

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

" Mila'nın aşısını iki gün önce yapmıştık öyle değil mi iseul?" Kahve saçlı kadın saçına dolamış olduğu pilot kalemi saçından ayırırken arkasından gelen kadına doğru döndü.

" Evet..sahibinin öğle üzeri gelip alması gerekiyordu" eş zamanla elindeki kahve kupasını lavaboya koyup çeşmeyi açarken genç doktora baktı.

Anladığını belirten mırıltılar çıkarırken burnuna dolan iğrenç kokuyla yüzünü buruşturdu.Kokunun üstündeki önlükten geldiğini anlayınca anlına iç çekerek vurmuştu.Doktorun bu keyifsiz halini gören asistan iseul gülerek parmağıyla önlüğü göstermiş,"Yine yıkamayı unuttun değil mi?"

Doktor keyifsizce başını sallayarak önlüğü omuzlarından çıkarıp hızlı adımlarla bu klinikte kendisine ait olan odaya fırlatıp muayene odasına geçti.Zihninden tonlarca baskı uygulayan düşünceler geziyordu ve son aylarda bunlar artık stres bozukluğuna dönüşmüştü.Asistanına göre psikoloğa görünmesi şarttı ancak ona göre büyük bir sorunu yoktu.Tabii var olan ekonomik sıkıntıların verdiği stresle,sahibi olduğu kliniğin işlerinin kesata vurmasını,hastanede yatan annesi...bunları bir doktora görünecek sıkıntılar olduğunu düşünmüyordu.Çünkü doğduğu evdeki sıkıntıların yanı sıra strese alışıktı ve tanımadığı birine anlatmanın manası da yoktu.

Dağılmış olan aletleri toplarken o an ne yaptığının farkında olmayacak dalgınlığındaydı.Tüm gün kafasında kliniği nasıl kurtaracağı geçiyordu.Satması mümkün değildi bunu asla istemiyordu,tırnağını kazıyarak kazandığı parayla hayali olan kliniği açmıştı.Ancak diğer yandan ödenmesi gereken hastane masrafları ve geçen ay çektiği kredi vardı.Barınma..beslenme.Hepsini maliyetti.

Dayanamayarak nefesini dışarı verip elindeki kutuyu dolaba yerleştirip elini yüzünü yıkamaya gitti.Onun bu halini gören asistansa onun için üzülüyordu.Sadece asistan değil aynı zamanda arkadaşlardı.

Asistan iseul yavru köpeği severken,doktor biraz daha kendine gelmişti.Yöneldiği kahve kupası ve kahve poşetiyle artık midesini resmen kovuyordu bünyesinden.

" Midene saygın yok...tanrıdan kork eria" asistanın sesiyle yerinde irkildi.Kulak ardı edip sıcak suyu kahve tozuyla buluşturdu.Tanrı..sahi neden tanrıya sarılmıyordu eira?

Mırıldandı umursamazca,aynı zamanda tekli koltuğuna kalçasını yasladı "Burayı düzelttiğime mideme olan borcumu öderim.."

Asistanı ona 'Hah ödersin' bakışı yollayıp önündeki köpekle ilgilenmeye devam ettiğinde,doktor düşen yüzüyle karşısındaki cama odaklandı.

Martılar özgürce kanat çırpıyordu ya da sandığımızın aksine kaçıyordu birilerinden.Kahvesi bitinceye dışarıyı izlerken milanın sahibinin bedeni görüş alanına girdiğinde yayıldığı yerden kalkıp temiz önlüklerinden birini üstüne geçirdi.Saçını düzeltirken içerir girmiş olan bayan yoonhe ile tebessüm ederek karşıladı.

Cœur,lee yongbokWhere stories live. Discover now