#11 deya fena s.çıyor

40 6 2
                                    

Deya çooooook mutluydu, görevini tamamlamıştı! Artık sıkıcı ama vampirsiz tc'deki memleketi Jölegöl'e dönme vaktiydi.

Y.n: anca jölegöl kelimesini uydurabildim ahahah çaktırmayın.

Bir gün Alice bunlara gelip Volturilerin hızla bunlara doğru yol aldığını söylemesin mi??

Bella şaşkınlıkla bağırdı.

"Anaaa avlanırken Irina'yı gördüm ben! Eyvahhhh Renesmee'yi çocuk vampir sandı!!"

Bir çocuk vampire dönüştürülürse sonsuza kadar çocuk yaşında kalır dolayısıyla iradesizce insanlara saldırıp analarını ağlatır, bütün dünyaya da vampirlerin varlığını belli ederdi. Ve insanlara vampirlerin varlığını belli etmemek Volturi'nin diğer vampirlere koyma hakkını kendinde bulduğu kurallardan biriydi. Dolayısıyla çocuk vampir affedilemezdi, üstelik Renesmee'nin çocuk vampir olmadığını kanıtlasalar bile tehlikesiz olduğunu nasıl kanıtlayacaklardı ki?? Veledin ne olduğu belli değildi.

Deya ise bütün bunları tabii ki düşünmemiş, Bella'nın sözlerinde çok önemli bir ayrıntıyı yakalamıştı...

"AVLANMAK??!!!"

Bella "Oopss..." diye mırıldandı. Sinirlenmişti de açıkçası. Birden gözlerindeki kahverengi lensleri çıkarmasın mı??! Ve ALTIN RENGİ VAMPİR GÖZLERİ ortaya çıkmasın mı?!!

"Ben vampirim ulan!!!!! Seni kandırdık!!!!!!" diye cırladı Bella!!!!!

"Neden lan gerizekalı mal!!!"

Bella kafayı yemişti artık. "Bırak yakamızı git ülkene!!!!!"

"Sen beni ülkeden mi kovuyon!!!???????"

Ve Deya ile Bella böylece küstüler. Deya anlamalıydı, yeni vampirler insana dönüşebilirdi sadece, Edward nasıl insana dönüşecekti ki? Belli ki bu görevi tamamlayamayacaktı. Tc'ye dönmeden önce Forks'ta dolaşıp kendi kendine konuşuyordu yine Allah'ın delisi.

"Ağzına sıçtımın gerizekalısı! Gelir yalvarırsın bana, benim gibi kanka bulabilcen mi lan? Aptal, bi erkek için bütün hayatından mı vazgeçer insan? ÇARLİYE OLAN OLUYO AQ BELLASI!!!!"

Derken birden arkasından bir feryat duymasın mı??!!

"DEYAA KANKAM ÖZÜR DİLERİİİM!!!!"

Bu Bella'ydı!! Deya gerçekten kuyruğunu kıstırıp geri dönmesini beklemiyordu!!!

"Ne oldu lan nankör köpek?!"

"Alice ve Jasper terk etti bizi!!"

"WHAT??!!!"

Deya bu durum karşısında çok şaşırmıştı. Alice'i her zaman sevmişti, e neden gitmişti bu kız şimdi? Belki de Jasper ve o Volturi tehlikesinden uzaklaşmak istemişlerdi... O ve Jasper zaten Carlisle'nin ısırdığı tayfa değildi ki. Sonradan katılmışlardı ekibe. Hatta Alice'in vampir olmadan önce akıl hastası olduğu düşünülüyordu!!!! 17 yaşında vampire aşık olan, sonra vampir ve kurt adam arasında kalan bi kızın hikayesi bunun yanında zort kalıyordu yani. Yazar bunu güzelce yazsa Deya belki severek okurdu!

Neyse belli ki Volturi bunları darmadağın etmeye geliyordu. Zaten Carlisle'ın ekibi sevmiyorlardı. Biraz da kıskanıyorlardı gibi. Alice'in geleceği görme yeteneği ve Edward'ın Volturi lideri Aro'nun aksine temas gerektirmeyen düşünce okuma yeteneğine sahip olmak için neler vermezlerdi!!!

Carlisle ekip toplamaya başladı. Bu herif cidden hiç az değildi. Bir sürü bağlantısı, tanıdığı vardı. Tanıdıkları yavaş yavaş gelmeye başladı. Vampirler geldiler ve Deya'nın tanımadığı bir vampir "Ohhh mis gibi insan kokusu var burda" deyince Deya saklanacak delik aramaya başladı!

Ve hazırlıklar başladı. Bella'nın kalkan gücü olduğu, insanken de bu yüzden vampirlerin güçlerini onun üzerinde uygulayamadıkları anlaşılmıştı. Ve Bella bu kalkanı genişletmek üzerinde çalışıyordu. Özellikle de Jane'den, yani Cruciatus lanetinin Twilight şubesi olan, işkence yeteneğine sahip Volturi üyesinden korunmak için.

Deya bir köşeden korkuyla Cullen'ların aksine hapur hupur insan yiyen vampirlerin bulunduğu vampir topluluğunu izliyordu. Hatta bazıları az daha bizim Deya'yı dürüm yapıp yiyecekti de Carlisle (istemeden) onları durdurdu. Derken iki vampirin yanında belirmesiyle Deya altına etti!

Bunlar Stefan ve Vladmir'di.

"Mükemmel kokuyorsun, çok lezzetli bir kanın olmalı."

Vampirler özellikle ona hep kanının güzel koktuğunu söylüyordu. Deya artık gülse mi, ağlasa mı, kendini uçurumdan aşağı mı atsa bilemiyordu.

"Beni yeme azına sçarım" diye cevapladı vampiri, ama korkudan titriyordu.

"Yok yemeyiz seni. Biz Volturi'yi yok etmek istiyoruz."

Bu ikisinin Carlisle'ın yanında olma nedeni de buydu... Volturi ile çatışmak için bahane işte!

Sonra Deya vampirlerle yavaş yavaş kaynaşmaya başlamıştı. Örneğin onun daha önce vampir olmuş olması Cullen'lar gibi vejetaryen vampir olan Tanya ve ekibinin dikkatini çekmişti. Böylece kanka olmuşlar, hatta Deya bunları Cullen'lardan daha çok sevmişti.

Maalesef Deya vampir olduğunda kazandığı güçleri insana dönüştüğünde yavaş yavaş kaybetmişti... Gerçi kaybetmese bile Cullen'ların savaşına yardım edip etmeyeceği şüpheliydi... malum, daha önceki planda çok cesur (!) davranmış, poposuna motor takıp kaçmıştı.

Ve birden Deya aklına gelenle bayılacak gibi oldu. Volturi Deya'yı öğrenecekti... Daha önce vampir olmuş bir insan olduğunu. Onu rahat bırakmazlardı, ya da onun yine vampire dönüşmesini isterlerdi, ama Deya'nın hiçbir türlü kaçışı yoktu. Deya, bundansa ölmeyi tercih ederdi ama Cullen'ların merhametine kalmıştı. Aslında, ölmeyi tercih etmezdi. Cullen'lara o kadar yardım (!) etmişti, Cullen'lar da ona biraz yardım etsindi!

Bu endişelerini birileriyle paylaşmaya çalıştı. Ama kimse onu sallamamıştı. Deya'ya sadece korkuyla beklemek kalmıştı...

Ehem, selam. Öncelikle şunu söylemeliyim, yanlış hatırlamıyorsam 3. filmin/kitabın sonunda Aro Edward'ın aklını okuyor. Ve orada Deya'yı öğrenebilirdi. Ama aklını okuduğunda o an düşündüğü şeyi mi görüyor, bütün beynini mi görüyor, görüyorsa kitaplık karıştırır gibi sırayla mı bakıyor yoksa tık diye Eddy'nin bütün beynini mi öğreniyor? Tık diye öğreniyorsa mantık hatası oluyor, affola dostlarım. Mantık hataları var. KİTABIN BAŞINDA DEDİM HAHAHA.

Ama tık diye öğrenmiyorsa, Aro o an mevcut durumla ilgili bilgi almak istemiştir ve dolayısıyla konudan alakasız ve Edward'ın o anda düşünmediği Deya'yı görmemiştir. 2020'de yazdım bunu dostlarım. Yıl olmuş 2023. Herhalde böyle düşündüm. Neyse bay.

deya'nın maceraları | deya in twilight | TAMAMLANDI!!!!Where stories live. Discover now