Herkes oturmuş kitap okuyorduk, yoongi kitabı kapattığında namjoon babam "yoongi" dediğinde o'na baktık, namjoon babam "krallık" dediğinde yutkundum "bu konudan hoşlanmadığını biliyorsun baba neden açıyorsun" dediğimde bana baktı "sen karışma hoseok" dediğinde kafamı eğdim.
Kalkarak "haddime değildi özür dilerim" diyerek odama gittim, aşık olduğum adamın evlenmesini istemiyordum, tilkim içimi çizmeye başlamıştı, duygularımı çok bastırmıştım, kapıyı kilitledim.
Tilkiye dönüştüğümde yatağımı çizmeye başlamıştı, kapı açılmaya çalışıldı, yoongi "benim hoseok" dediğinde kapıyı açtım, içeri girdiğinde bana baktı.
Ellerini uzattığında tilkim hırladı, herşey şuan kontrolüm dışındaydı, yoongi geri çekildiğinde yatağı çizmeye devam etti, yetmeyince duvarı çizmeye çalıştı, sürekli hırlıyordu, yorulduğunda oturdu.
Yoongi yaklaşmaya çalıştığında hırladı, yoongi yere oturdu "izin ver" dediğinde karasızca baktı, kucağına çıktığında ikimizde rahatlamıştık, kulaklarını sevmeye başladığında geri çekilerek bana kontrolü verdi.
Geri çekilerek dönüştüm, kalkarak üstümü giyindim, gülerek "bazen ailenin parçası olmadığımı unutuyorum" dediğimde yoongi "hoseok yapma" dediğinde kafamı salladım "neyi" dediğimde sarıldı "sen ailemizin parçasısın" dediğinde güldüm "olmadığımı sende biliyorsun" dediğimde saçlarımı öptü.
Parçalanmış yatakta oturuyorduk, yoongi "istemediğim halde diretmesi beni sinir ediyor, hoseok beni savunduğun için teşekkür ederim" dediğinde kafamı salladım "savunamadım yoongi" dediğimde güldü "hayır savundun" dediğinde kafamı omzuna koydum.
Yutkundum "neden sadece ejderha" dediğimde yanağımı okşamaya başladı "ejderha gökyüzünün efendisidir, tanrıya en yakın olandır ve kudrettir, o yüzden" dediğinde kafamı salladım "anladım" diyerek gözlerimi kapattım.
Saçlarımı öptü "üzülme" dediğinde güldüm "üzülmedim, dediğim gibi bazen ailenin parçası olmadığımı unutuyorum, 18 yıl sonra gelen bir yabancıyım" dediğimde yüzümü kendine çevirdi "hayır, 18 yıl sonra gelen hayat enerjimsin" dediğinde gülerek yanağını öptüm.
Dudaklarımı öptüğünde şaşkınca kaldım, üst dudağımı ısırdığında gözlerimi kapattım, kollarımı boynuna dolayarak karşılık verdim, kalp krizinden ölücektim.
Ayrıldığımızda yutkundum, gülerek "kimse ile evlenmeyeceğim, benim eşim sensin" dediğinde domatese döndüğüme eminim.
Yanağını okşadım "namjoon izin vermez" dediğimde elimi öptü "ne dediği umrumda bile değil" dediğinde dudaklarını yeniden öptüm, hem mutlu hem üzgün hissediyordum.
/
/
