Almeda

29. Bölüm

Lan amk Yankı aşkımı medyaya hiç koymamışım. Yakında aile fertlerinin tümünün fotoları gelecek

Medya söylememe gerek yok ama Yankı 

OY VERİN AMK OY VERİN YEMİYORUZ OY VERENLERİ VE YORUM YAPANLARI YETER ARTIK YA 

Bu arada fark ettim ki wattpad zamanımı almıyormuş okul zamanımı alıyormuş. Artık okumayıp kariyerime yönelcem JAWQÜĞKĞSAMDQĞ

İyi okumalar ^^

...

Allah'ın gücünden ve hikmetinden gerçekten sual olunmazmış. Başka bir şey dileseymişim olurmuş.

Dün akşam saat 6'dan bugün saat öğleden sonra 5'e kadar aralıksız uyumuşum. Hem hafta sonu olduğu için hem de kendim uyanmadığım için beni uyandırmamışlar. Sonra da bayıldığımı düşünüp korkup uyandırmışlar.

"24 saat uyumak ne ya!?" diyordu Yankı hala kendi kendine. İnanamıyordu tabi.

"24 değil yalnız, 23 saat! Düzeltirim." diye karşı çıktım. "Ne yazık ki henüz o raddeye gelemedim ama kendi rekorumu kırabildim." dedim Arat'ın benim için özel olarak sipariş ettiği milkshake'yi içerken. 

''Maşallah kızıma. 41 kere maşallah. Yüce rabbim bana benim gibi uyumayı çok seven bir evlat verdiğin için şükürler olsun!'' diyip ellerini açtı babam ve kısık sesle dua edip yüksek sesle amin dedi. Bu hareketine diğerleri sadece gülümserken ben ve Yankı kahkaha atmıştık. Ona bakıp gülüşümü soldurunca o da yüzünde fazlaca tutmadan gülmeyi bıraktı. 

''Yemek yemek için de olmasa uyanmayacaktı hanımefendi!'' dedi Arat. Hep beraber yer sofrası hazırlamış, fast food yiyorduk. 

''Uyandırmasaydınız 2 gün daha uyurdum.'' diyip güldüm. 

''Size afiyet olsun, ben çıkıyorum.'' dedi ve ayaklandı Yankı. Ona bakıp dudaklarımı araladığımda bir şey söyleyeceğimi düşünüp beni dinlemeye başladı. Herkesin gözü birden bire bize daha doğrusu bana kitlenmişti. 

Evet, bir şey soracaktım ama soramazdım.

Kendimi nasıl kurtarabilirim diye düşünürken can kurtaranım annem benim yerime sormak istediğim şeyi sormuştu. 

''Nereye gideceksin oğlum?'' diye sordu valideaşkım. Anlamıştı sanırım...

''Arkadaşlarımla buluşacağım. Belki kafeye gideriz,'' diyip bana döndü. Zaten onda olan gözlerimi gözleriyle buluştuğunda kaçırdım. ''Sen ne diyecektin?'' diye sorduğunda gözlerimi kazağında gezdirdim. 

''Üstün... kirlenmiş diyecektim.'' diye açıkladım kendimi. Neyse ki şansım yaverdi de üzerine biraz ketçap dökülmüştü. 

Kazağını kontrol edip kirlenen yeri buldu. ''Aa, fark etmemişim. Teşekkür ederim.'' dediğinde annemle göz göze geldik ve bana çaktırmadan göz kırptı.  Annem benim gerçekten de içimi okuyordu. 

''Hadi görüşürüz.'' dediğinde Batı ve ben hariç herkes ona görüşürüz diyerek geri dönüş yapmıştı. Kapının çarpma sesi geldiğinde milkshake'mi alıp ayaklandım.