7. Bölüm

33.7K 2.1K 216
                                    

multidekiii elemannn... Sesi mi desem, tatlılığı mı desemm şarkının güzelliği mi desemm

Ben düşmek ayağa kalkamamak djxjwiwjsjx

Dayanamadım, sınır geçmeden attım bölümü

Bu arada kesinlikle diğer bölüm sınır geçmeden gelmiycek haberiniz olsun

Sınır :120 oy

Yükseltim biraz siz de yükseltin

İyi okumalarr <8

...

Sabah kendi kendime uyandığımda önce nasıl alarmsız ve birinin beni öldüresiye kaldırmadan uyandığıma şaşırmıştım. Saat 6 da gözlerim fal taşı gibi sonuna kadar açıktı.

Odamda diğerlerinin uyanmasını bekliyordum. Bu kadar erken uyanmıyorlardı galiba.

Beni arayan soran arkadaşlarıma haber veriyordum. Neler olup bittiğini, olayların nasıl geliştiğini, neden yazmadığımı, haber vermediğimi her şeyi anlattım mesajla. Uyandıklarında okurlardı. Abime de günaydın mesajı atıp telefonu kapatmıştım. O sırada kapım yine hayvan gibi açılmıştı. Şaşırmıyordum artık, şu odaya adam gibi giren yoktu ki! Aniden açmasıyla da korkup irkilmiştim.

Arkama dönüp baktığımda Yankı olduğunu gördüm bu hayvanın. Başkası olamazdı ki! Kapı kolunu tutmuş bir vaziyette tipime bakıyordu.

Karşımda Yankı'yı görmemle ufak bir şaşırmıştım tabi yanıma çok uğramadığı için.

''Ya şimdi bir şey de demek istemiyorum ama... Kapı çalmak diye bir şey var ya!'' dedim isyan edercesine.

''Bir dahakine derdim de... Bir daha odana girmeyi düşünmüyorum.'' dediğinde gözlerimi devirip oflamıştım. ''Annem göndermese gelmezdim.'' dedi huysuzca. Zorla geldiği o kadar belliydi ki. Sürekli oflayıp duruyordu. Bu da beni sinir ediyordu haliyle.

"Seni mi gönderdiler beni uyandırmak için?" diye sordum şaşkınlıkla.

"Malesef ve iyi ki uyanmışsın! Buraya gelene kadar seni yataktan nasıl kazayacağımı düşünüyordum." dedi.

"Ben de sanki senin uyandıracağını hissetmiş gibi erken kalkmışım. Senin uyandırmanı istemez gibi..." dedim ve gülümsedim sinsice. Aslında ona zıt düşmek istemiyordum dün öğrendiklerimden sonra. Yaprak az çektirmemişti sonuçta Yankı'ya da. Ama bu bana kötü davranabileceği anlamına da gelmiyordu.

Sinirlendiğini gördüm. "Erken uyanmak senin için büyük bir şans o zaman. Uyandırma yöntemlerimi üzerinde denememi istemezdin." dedi. Yüzünde en ufak bir gülümseme yoktu. Samimiyetten uzaktı ayrıca. Beni sevmediği, istemediği çok belliydi. Arat da keza öyleydi, Toprak da, Eren de... Onlar bana kötü bakıyordu, ben onlara yine de gülümsüyordum. Tabi her zaman değil. Mesela şu an gülümsüyordum. Ama Yankı'ya gıcıklık olsun diye.

"Niye ben deneme tahtası mıyım?"

"Çok konuşma da kahvaltıya in!" diyip kapıyı sertçe çarptı ve çıktı odadan. Bu ne havalar ya!?

AlmedaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin