~18~

281 24 5
                                    

Yolda elimi ellerine kenetlemiş sürekli güler yüzlü bir şekilde konuşuyordu. Sanki son konuşmamızdan sonra birşeyler değişmişti. Yada bilmiyorum.

YN:Felix.
Felix:Efendim?
YN:Neden garip davranıyorsun?
Felix:İstediğin gibi davranıyorum ya işte.
YN:Elbette iyi anlaşmamızı ve sevgili gibi dolaşmamızı istedim ama kendin ol biraz.
Felix:Ben zaten böyle biriyim YN. Bak pamuk şeker, ister misin?
YN:Olur~

Elimi bırakarak pamuk şeker satan adamın yanına gitti ve bir tane pamuk şeker alarak geri döndü. Ardından da bana uzattı. Elime alıp yemeye başladım.

Sonuna yaklaşmışken aniden uzanarak pamuk şekerin yarısını almıştı. Çiğnerkende yavaşça dudaklarıma yaklaşıyordu.

Kendimi geri çektim. Sevgili olabiliriz ama bu tür şeyler hoşuma gitmez.

YN:Benim evim hemen şurada. Sen gidebilirsin.
Felix: Bugün seninle kalırım diye düşünmüştüm.
YN:Üzgünüm, önemli işlerim var.
Felix:Peki.

Yanağımdan öpüp biraz uzaklaştı ve bana gülümseyip el salladı. Bende eve girdim.

Böyle olmasını istiyordum elbette ama içimde bir huzursuzluk var. Bilmiyorum, sanki isteyerek böyle davranmıyor birşey yapmaya çalışıyormuş gibi.

(2 saat sonra)

Ödevimden son birkaç notu tutarken kapım çalmıştı. Kalkıp kapıya yöneldim ve açtım.

Karşımda Jeon duruyordu, her zamanki gibi. Ben birşey demeden içeri dalmıştı.

YN:Hoşgeldin Jeon.
Jeongin:Hoşbuldum~ Ah ödev mi yapıyordun üzgünüm. Ben gideyim.
YN:Yok hayır, bitiriyordum zaten son birkaç cümle kaldı. Sen otur, ben onlarıda bitireyim sonra konuşuruz.
Jeongin:Tamam.

Son kalan cümlelerimi de yazdıktan sonra sandalyemi Jeon'a çevirdim.

YN:Neden geldin?
Jeongin:Birkaç gün sonra yarıyıl tatili var,biliyorsun. Ve  ******* tatil köyüne iki tane biletim varmış, bende seni davet ederim diye düşündüm, tabii gelmek istersen.
YN: Elbette gelirim.

Bir süre sonra zil çalmıştı. Benden önce Jeongin kalkıp kapıya gitmişti ve hemen geri kapatmıştı.

YN: Neden kimse almadın içeri?
Jeongin: Ah, sadece gazeteci.

Bunu söylemesinden kısa bir süre sonra kapıya vurulmuştu. Bu sefer ben kalkıp baktığımda Felix ile göz göze geldim. Beni yanağımdan öpüp içeri girmişti.

Felix: Ah, Jeon~! Sende mi buradaydın dostum.
Jeongin: Evet ne büyük tesadüf.
YN: Sen neden geldin Lix?
Felix- Ah, Miami'ye iki adet bilet aldım. Yanıma alacak kimseyi bulamayınca seni davet ederim diye düşündüm.
YN: Beni mi? Ama-
Felix: Hadi YN. Hiç başbaşa tatile gitmedik sevgilim. Beni kırmazsın değil mi?

Jeongin başı öne eğik parmaklarıyle oynuyordu. Ardından elindeki biletleri avucunun içinde buruşturup kafasını kaldırıp gülümsemişti.

Jeongin: Sorun yok, o senin sevgilin YN. Onunla git. Bizde belki başka zaman gideriz.
YN: Ama Jeon...

Birşey dememe müsaade etmeden kapıdan çıkıp gitmişti. Neden bu ikisi bir yarış içinde gibi davranıyor. Jeongin bu durumlarda gerçekten kırılıyor gibi görünüyor. Onun için endişeliyim...

~Eski sevgilim~|•Lee Felix•|Where stories live. Discover now