4.

175 13 37
                                    

Savaşın üstünden 2 ay geçmişti artık kahramanlık işleri yapmıyordum ve normal bir hayat yaşıyordum insanlar bana daha az bakmaya başlamış bakan kişilerinde umursamamaya başlamıştım

Bu gün yine ev için lazım olan şeyleri almışs evime gidiyordum her ne kadar insanlar bana bakmasada ara sokaklardan geçmeye alıştığım için bu günde öyle yapacaktım

Ara sokağın içine girmiş evime gitmek için iyice o sokağın karanlığında kayboluyordum

Biraz daha yürüdükten sonra arkamda bir ses duydum sesğn ne olduğunu görmek için arkamı döndüm ve siyah saçlı birini gördüm

Sadece saçını görebiliyordum yüzüne karanlık geliyordu ama bana biraz daha yaklaşınca elimdeki poşeti düşürdüm ve boş gözlerle bana yaklaşan kişiye baktım

Bu...

Bu dabiydi...

Bana yaklaşmaya devam ederken kalbim yerinden çıkıcakmış gibi atıyor ve bana koşmam gerektiğini haykırıyordu

Bacaklarım korkudan titriyordu başladığı işi bitirmek içinmi gelmişti?

Benimi öldürecekti

Ben bunları düşünürken o hala bana yaklaşıyor ve kalbimin daha hızlı atmasına sebep oluyordu anlık bir kararla koşmaya başladım

Benim koşmaya başlamadan sonra arkamdaki adım sesleri koşma seslerine dönüştü bu da beni korkuttu

-buraya gel seni salak kuş

Korkuyordum...

Ondan çok korkuyordum beni öldürmesinden çok korkuyordum hemde kimseden korkmadığım kadar çok korkuyordum

Zaten elimden özgürlüğümü almıştı şimdide hayatımımı alacaktı

arkamdan bir bağırma sesi duydum

-hey dur yoksa zor kullanmak zorunda kalacam

Bu laf beni daha korkutmuştu ve daha hızlı koşmaya teşvik etmişti

Ben ne kadar hıslı koşsamda o da arkamdan hızlanıyordu

Bacaklarım tutmamaya başlamıştı çok yorulmuştum ve bir çıkmaz sokağa girmiştim ben çıkmaz sokakta ümitsizce debelenirken arkamdan yavaş ayak sesleri geldi

Kafamı hafifçe çevirerek omzumun üstğnden ona baktım ve elinden ateş çıktığını gördüm

İçimden bir ses bu son derken ben ölümünü kabullenmiş kafamı karşıdaki duvara çevirip olacakları bekliyordum

Sırtımda bir ısı hissettim ama bu ısıyı biliyordum onun ateşleri olduğu çok belliydi zaten son olaylardan dolayı hassas olan sırtım bu ateşle bereber daha fazla kanamasına sebeb oldu

Ben yere kapaklanmış sırtımdaki acıyla bekliyordum artık hem ellerim hemde bacaklarım titriyor gözlerimden yaşlar akıyordu

Sırtımdaki ısı azaldığında arkama dönüp bakmak istemedim ve sonra olacakları beklemeye başladım dizlerimin üstünde karşımdaki duvara bakarken arkamda bir baskı beni yere yapıştırdı ve yanağım soğuk zemine değdi

Gözlerim yukarı kaydı ve baskını sebebini öğrenmek istedim sırtım abaktığımda bir tane bot vardı onun botları sırtımı eziyordu

Aylarını biraz oynattı ve acının artmasına sebeb oldu ayaklarını biraz daha bastırdı ve acı dahada arttı artık bu acıya dayanamıyordum vücudumda dayanamıyordu ben daha ne olduğunu anlamadan bilincim kapanmaya başladı bilincim kapanmadan önce söylediğim son sözler onun gözünde etki bırakmış gibiydi

kanatsız kuşWhere stories live. Discover now