Bana verdiği yüzük aklıma geldiğinde komodinin üzerindeki kutuyu açtım. Yüzüğü alıp parmağıma taktım. O kadar zarifti ki bayılmıştım. Kutuyu ilk gördüğümde evlilik teklifi ettiğini sanıp şoka girmek üzereyken Demir beni rahatlatmıştı.

Yatağa kendimi sırt üstü atıp elimi havaya kaldırdım. Acaba evlilik teklifi ettiği günler de gelir miydi? Bu kadar abi varken biraz zor gerçi.

Anneme kızmak lazım bir ara, ne vardı bu kadar erkek çocuk doğuracak bilmiyorum! Kapım tıkladığında kaşlarım çatıldı. Aynadaki yansımamla göz göze geldiğimde göğüs bölgemdeki izler belli oluyordu.

Muhtelemen annem olduğu için önemsemedim. Başka kimse gelmezdi. Sadece üzerime hırkamı geçirdim.

Kapıyı açtığımda siyah eşofman, siyah tişörtlü bir adet şapşirik mafya görmeyi beklemediğim için öylece suratına baktım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kapıyı açtığımda siyah eşofman, siyah tişörtlü bir adet şapşirik mafya görmeyi beklemediğim için öylece suratına baktım. Eliyle ensesi ovalarken tuhaf bir gülümseme ile bana bakıyordu.

"İyi geceler demek için geldim."

Telefonda da diyebilirdi sanki.

"Hmm." diyebildim sadece gözlerim dudaklarına inerken. Sonra hemen gözlerimi kaçırdım.

İstersen yine yapış adamın dudaklarına!

Ses seda gelmeyince göz ucuyla Demir'e baktığımda bakışları göğsümdeydi. Hayır... Göğsümdeki izlerdeydi.

Kararmış gözleri beni korkuturken hırkam ile hemen önümü kapattım. Demir'in gözlerinin dolduğunu gördüğümde öylece kalakaldım.. Dişlerini sıktığı gergin çenesinden belli oluyordu ve alnının sağ tarafındaki damarı belirginleşmişti.

Bu haliyle her şeyi yapabilecek o Demir'e dönüşüyordu.

"Az dövdü-" diye sesi yükselen Demir'le gözlerim büyürken ayak ucumda yükseldim ve elimle ağzını kapattım. Kolundan tuttuğum gibi odaya soktum.

"Demir, ne yapıyorsun?"

Yüzünü sertçe sıvazlayan Demir bana döndüğünde gözleri acı çeker gibi bakıyordu. Elini sadece izi kalan yaralarıma uzattığında dokunamadan geri çekti.

"Balca. Balca'm.."

"Demir, lütfen." dedim sesim titrerken. Sesindeki şefkat beni ağlatacak hale getirmişti.

"Benim güzelim.. Güzel bebeğim."

Kolunu etrafıma sarıp beni kendine çektiğinde kafamı göğsüne yasladım. Saçlarımdan titrek bir nefes çektiğini duydum içine.

"O kadar zor tutuyorum ki kendimi."

Sessiz kalarak konuşmasına izin verdim.

"Çok yandı canın değil mi?"

"Cık." diyebildim sadece. Yalan olduğunun ikimizde farkındaydık.

Demir, iç çekerek kollarını sıkılaştırdı.

BalcaWhere stories live. Discover now