4. Bölüm: Lewis'in Projesi

48 2 0
                                    

Ertesi sabah Arnold çoktan kasabalılardan sipariş almaya başlamıştı bile

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ertesi sabah Arnold çoktan kasabalılardan sipariş almaya başlamıştı bile. Sabah 9 ila akşam 4 arası çalışıyordu. Bugün balıkçı ile tanışması gerektiğinden bir saat erken kapadı. Robin'den temin ettiği telefonla Çiftçi Sai'i aradı. Dikeceği elbise için ondan çeşitli nesneler ve mücevherler istedi. Yeni bir şeyler yapası vardı ve işe şu çiçek dansında erkeklerin giydiği korkunç takımları yeniden tasarlayarak başlayabilirdi. Siparişlerinin iki gün içerisinde teslim alacağını öğrendikten sonra vakit kaybetmeden sahile indi. Barakasından çıkan Elliot'a selam verdi. 

"Selam, Elliot. Balıkçı buralarda mı?"

"Willy mi? Elbette, dükkandadır. Ama acele etmelisin. Beşte kulübesini kilitliyor. "

Arnold ona veda ederken hızlı adımlarla iskeleye çıktı. Willy tam da kapısını kilitlemek üzereydi. "Ho ho, selamlar!  Sai Hanım'ın bahsettiği yeni çocuk sen misin bakalım?"

"Evet, adım Arnold. Kasabanızda terzilik yapıyorum." 

Willy güldü. "Nihayet benim eski paltomu yamalayacak birileri ha? Eskiden Emily benim için dikerdi ama ne zaman yapsa işlem ücreti kabul etmiyor. Ben de onu bunun için rahatsız etmek istemiyorum."

"Yama yerine size güzel bir palto diksem nasıl olur?" diye sordu Arnold. Zuzu şehrindeyken paltoları pek övülürdü.

Burun kıvırdı Willy. Yeni şeylerden hoşlanmıyordu. Elindeki yeter de artardı. "Ben almayayım. Bir paltom var. Sadece bir çift ayakkabım var ve yalnızca bir berem var. " Halinden memnun olduğu belliydi. 

Arnold pek üstelememeye karar verdi. Özel bir günde ona hediye olarak yapıp verebilirdi. "Anlıyorum."

"Balıkla ilgili misin, evlat?"

"Balık mı?"

"Balıkçılık! Olta kullanmakla ilgilenir miydin?"

"Şey, aslında pek aram yok. Üzgünüm." Willy biraz hayal kırıklığına uğrasa da pek umursamadı. Ne de olsa beraber balık tuttuğu bir olta arkadaşı vardı.

(...)

Akşama doğru Yıldız Kaydı Salonuna gitti. Kendine bir bira söyleyip Shane ile biraz sohbet etti. Kaba bir tavrı vardı ama olabildiğince nazik olmaya çalıştığı belliydi. 

"Birkaç sene önce alkolikliğim başıma dert oldu. Neyse ki tedavi görmeye başladım." 

"Senin adına sevindim." 

"Teşekkürler, herkesin çok yardımı dokundu. Sai'in yeri başka tabii. " dedi gülerek. Shane ve Sai'ı daha önce de salonda bira içerlerken görmüştü. Yakın arkadaş oldukları belliydi. 

Buraya geldiğinden beri sürekli çiftçinin adı her konuda geçiyordu. "Bayan Sai, buralarda epey popüler galiba? Herkes ondan bahsediyor. Loncanın başındaki Marlon bile ona kahraman diyor. Ayrıca Başkan Lewis de.

Shane gülümsedi. "Sai kasabaya geldikten sonra birçok şey değişti. Epey katkısı ve desteği oldu buraya. Bu yüzden onu herkes sever ve saygı duyar. Benim gibi biriyle bile kısa sürede arkadaş oldu." 

Arnold merak ettiklerini sorarken kendini koca bir hikayenin içinde bulmuştu. Açıkçası on yılda geçen maceraları ve yaptıklarını dinlerken epey şaşkındı. Bu kadın buraya gerçekten de çiftlik kurmaya mı gelmişti? 

"Dahası parasıyla kasabada doğru dürüst çalışmayan şeyleri yaptıran da oydu. Pamela otobüs çalışmadığından işini yapamıyordu bu yüzden haliyle karavanda yaşıyordu."

"Ama bu işleri neden Bayan Sai üstlendi ki? Başkan Lewis'in bu tür masrafları vergilerimizle yaptırtması gerekmez mi?" Daha geçen ay verdiği vergi aklına gelince içine bir yumru oturmuştu.

"Evet..." dedi Shane sinirle. "Dürüst olacağım Arnold. Neticede artık sen de Pelikan Kasabası sakinisin. Lewis bir yolsuz. Ancak yıllardır karşısına çıkan başka bir rakip olmadığından elli senedir kasabanın başkanı o."

"Oha, elli sene mi?" diye bağırdı içkinin de etkisiyle. "Sesini alçalt! Sakin ol, Sai da bu yüzden onu sık sık tehdit eder. Vergileri harcadığı şeyle... Bu yüzden on yıldır her şey yolunda."

"Neye harcamış olabilir ki  kadar parayı?" Shane omuzlarını kaldırdı. "Bilgimiz yok. Bize hiç söylemedi. Bu sayede Lewis'i kontrol edebiliyor ya."

"Bu yasal mı?"

"Onu bilemem ama etik olmadığı kesin. Burası küçük bir kasaba sonuçta."

"Neden o aday olmuyor ki?"

"İşlerini engelleyeceği için.  O koltukta gözü yok. İşleri Lewis'in halletmesi işine geliyor. Bu sayede keşfe çıkıp canavarlarla savaşabilir."

(...)

"Hoş geldiniz."

"Günaydın Arnold. İşte siparişin. Uzun sürdüyse üzgünüm. Zencefil Adalarından geliyorum da."

Arnold gülümsedi. "Sorun yok, Bayan Sai. Aslında epey hızlıydı. Buyurun, ödemeniz." Sai'in eline 15 bin gold verirken Çiftçi etrafına bakındı.

"İşlerin nasıl gidiyor?"

"Beklediğimden iyi, bir çay içmek ister misiniz?"

"Hayır, teşekkürler. Akşam üstü çöle gitmem gerekiyor. Sonra tren istasyonunda Sebastian ile buluşacağım. Abigail ve Sam'le Zuzu şehrinde konser verecekler." 

"Ah! Eşinizin müzisyen olduğunu bilmiyordum!" 

Sai gülümsedi.  "Daha çok bu onların bir hobisi. " Gözü duvardaki saate takıldı. "Tanrım, saate bak! Otobüs yarım saate kalkıyor, acele etmeliyim!" Sonuçta Pelikan Kasabasında zaman akıp da gidiyordu. 

012123.129AM

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 10, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ˢᵗᵃʳᵈᵉʷ ᵛᵃˡˡᵉʸ ☽ 𝘼𝙧𝙣𝙤𝙡𝙙'𝙨 𝙅𝙤𝙪𝙧𝙣𝙚𝙮Where stories live. Discover now