"Evet."

"Ya insan kibarlıktan da olsa ayıp olmasın diye yok öyle bir şey, sana tahammül edemediğim hiç olmadı falan der."

"Kibarlık?" Deyince göz devirdim. "Pardon ya unutmuşum."

"Neyi unutmuşsun tam olarak?" Diye sordu.

"Senin kibarlık gibi şeyler yapamadığını unu-"

Cümlemi bitiremeden sustum.

"Cahit." Dedim hızla. "Eline ne oldu?"

Cahit'in bakışları eline kaydı. Bir kaç saniye umursamaz bir şekilde eline baktıktan sonra tekrardan bana baktı. "Bir şey yok." Dedi.

Bir şey olmasa ben nasıl görecektim?
Tamam  geldiğimden beri bende fark etmemiştim ama geldiğimden beri başka bir şey konuşuyorduk. O yüzden görememiştim.

Uzanıp elini tuttum ve kendime doğru çektim. "Zaten kesilmişti senin bu elin."

"Tekrar kesildi." Dedi rahat bir şekilde.

"Pansuman yaptın mı?"

"Yaptım." Dedi ama hiç inanasım gelmemişti.

"Doğru mu söylüyorsun?"

"Sana yalan borcum mu var?"

"Ne bileyim." Dedim omuz silkerek. "Sen umursamıyorsun ki canını."

"Merak etme bir şey yok." Dedi tekrardan.

"Acımıyor mu?" Diye sordum eline bakarak.

"Acımıyor."

"Hiç?"

"Hiç." Derken elini çekti hafifçe. "Aslında biraz acıyor."

Yüzüne baktım. "Acıyor mu?"

"Evet."

"Ne yapalım?"

"Bir öpsen geçer bence." Deyince göz devirdim.

"Cahit ben ne diyorum sen ne diyorsun?"

"Ne?" Dedi hızla. "Bence gayet mantıklı."

"Çok mantıklıysa sen öp."

"Ya meselenin benimle ne alakası var?"

"Ne demek ne alakası var?" Diye sordum.

"Yok benimle alakası." Dedi ve dudaklarıma kısa bir bakış attı. "Mesele senin dudaklarında."

"Öyle mi?" Diye sorarak ona döndüm.

"Öyle."

"İyi." Dedim umursamaz bir şekilde ve geriye yaslanıp kollarımı göğsümde bağladım.

"Ee." Dedi. "Öpmeyecek misin?"

"Yo." Dedim.

"Acıyor."

"Koskoca yüzbaşı olmuşsun, bir kesik mi canını acıtacak?" Diye sordum.

Kaşları yavaşça havaya kalktı. "Öyle mi diyorsunuz Ahsen hanım?"

"Öyle diyorum Cahit bey."

"Peki." Diyerek geriye yaslandı o da. "Ama ben hatırlatırım sana bu lafları."

"Bana hatırlatmadan önce sen unutma da." Dedim.

"Görürüz kim unutuyor."

"Görürüz." Dedim.

Kısa bir sessizlikten sonra konuştum. "Ben gideyim artık."

"Hemen mi?"

"Evet." Dedim. "Zehra bekliyor. Yani beklemez aslında ama bu gün geldi daha kız, ayıp olmasın."

Zemheri | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin