Bölüm 5: Teftiş

22 5 5
                                    

Yazar Notu
Bu da orijinal olarak Düz Hayaller'in bir parçası olması gereken bir sahneydi, ama o zaman bunu yazmamıştım. Liam'ın kaybı Bill için hep ani ve beklenmedik olmalıydı, önceden bir uyarı veya belirti olmadan, ve bunu sahnelemenin en iyi yolunun tamamen aniden olmasının en iyisi olacağını hissettim. Ama bütün bu şeyin amacı asıl hikayede olamamış şeyleri yayınlamak olduğu için, işte burada.

Benim Notum
Evet... bölüm sonunda geldi. İtiraf edeyim, bu bölümü ilk okuduğumda bayağı etkilenmiştim. O yüzden bölüme başlamadan önce kendinizi hazırlayın derim...
İyi okumalar!

Bölüm 5: Teftiş

''William.''

Liam kitaptan kafasını kaldırıp babasını kapının eşiğinde görmeden önce bile bir şeylerin yanlış olduğunu biliyordu- çünkü nadiren direkt olarak onunla konuşurdu, babası çok, çok ciddi bir şey söylemeyeceği sürece asla onun tam adını kullanmazdı.

''Kurul'un üyeleri Teftiş için geldiler,'' dedi babası, sesi donuktu. Gözü Liam'ın arkasında bir şeye sabitlenmişti. Ona bakmaktan nadiren mutlu olurdu, doğruyu söylemek gerekirse, ama bu sefer katı duruşu ve oynayan gözünün arkasında küçümsemeden farklı bir şey vardı. ''Gel.''

Bir anlığına, her şey yavaşladı. Liam okumayı asla bitiremeyeceği kitabı kapattı; ses ani, sarsıcı bir sonluluk hissi taşıdı. Onu bıraktı ve ayağa kalktı, zihninin bir kısmı hareketlerinin bile farklı göründüğünü not ediyordu, sanki su altında gibiydi. Liam neyin takip edeceğini düşünmemek için buna odaklandı, babasını salona takip etmek ve bir ayağı diğerinin önüne koymaktan başka hiçbir şeye odaklanmayarak.

Orada Kurul'un üç üyesi vardı- iki Beşgen ve bir Altıgen. Annesi odanın uzak ucunda duruyordu, ellerini sıkıca önünde birleştirmişti, gözü önündeki yere sabitlenmişti. Oğlu ve kocasının içeri girdiğini gördüğünde irkildi, ama yukarı bakmadı.

''Oğlum,'' dedi Liam'ın babası, ve Liam'ın onlara bakması için zorlayıcı bir çaba gerekti. Hepsi umutsuz görünüyordu, ve biri birkaç an sonra yüzünü çevirdi. Tabii ki öyle yaparlardı: Liam'ın Teftiş'i geçebileceğinin hiçbir umudu yoktu. Bir bakış söylemek için yeterliydi.

''Tünaydın, genç adam,'' dedi Altıgen sonunda, sesi nazikti. Elinde bir mezura vardı. ''Biraz yaklaş lütfen.''

Liam bu anı pek çok kez hayal etmişti, ve söyleyecek bir şeyler bile hazırlamıştı. Kendini çabasızca bakarken hayal etmişti, hatta küçümsercesine.

Bunu yapmanın bir amacı yok, diyecekti. Hepimiz nasıl biteceğini biliyoruz. Şimdiden gidebiliriz.

Hayalinde, cesurdu ve asiydi ve onlara korkmadığını gösteriyordu. Ama şu anda bu gerçekten oluyorken, hiçbiriydi. Çok korkuyordu, ve tek yapabildiği onaylamaktı, ve denildiğinde yaklaşmaktı.

''Kollarını açabilir misin? Evet, böyle. Uslu çocuk.''

Biri ölçümleri aldı, başka biri onun mırıldandığı sayıları not defterine yazıyordu ve üçüncü sadece dikiliyordu, eğer destek gerekirse diye- eğer sorun çıkarır da onu bastırmaları gerekir diye, işte böyle. Liam Teftiş'i geçemeyenlerin mücadele etmesinin nadir olmadığını fark etti, ama kendisinin bunu yapmayacağını çoktan biliyordu. Cesur olduğundan değildi, ama denemenin bir faydası olmayacağı içindi.

''...Teşekkürler. Ne kadar da iyi huylu genç bir adam. Kollarını indirebilirsin.''

Yaptı, yukarı bakmaya cesaret edemeyerek. İhtiyacı yoktu: Altıgen'in babasına döndüğünü göremese de, konuşmadan önceki açık iç çekmeyi duymuştu.

Düz Zihinler (Flat Minds) Bill Cipher HikayesiWhere stories live. Discover now