senıananbenımıcındogurmus: Neyse komutan ben gidiyorum sonuçta çocuğum benimle uğraşmak istemezsin.
kıvancengınturkoglu: Seni hele bir ele geçireyim soracağım bu resimlerin hesabını.
kıvancengınturkoglu: Nereye gittin lan.
kıvancenginturkoglu: Öyle...
"Girişi beğendin mi?" Tereddüt içinde çıkan sesi ile gülümsedim.
"Girişi çok güzel içerisi de eminim ki çok güzeldir." Gülümsedi.
"O zaman içeri geçelim." Beyaz merdivenleri beraber çıktık siyah büyük kapıyı elindeki anahtarla açtıktan sonra bizi bembeyaz bir hol karşılamıştı.
Yerde çerveçe şeklinde siyah şeritler vardı sol tarafta kapaklı bir dolap sağ tarafta iki küçük komodin arasında ise oturma kısmı vardı oturma kısmındaki şekil yukarı doğru devam ediyordu.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Komodinlerin üstüne koyduğu çiçek ve ufak bir çerçeve içideki nişan resmimiz ile çok güzel olmuştu.
"Beyazı ve altın sarısını seviyorsun bende siyahı seviyorum o yüzden ikimizden de bir şeyler olsun istedim." Olması gerektiği gibi olmuştu.
"Doğru olanı yapmışsın teşekkür ederim." Avucundaki olan elimin üstüne bir öpücük kondurdu.
"Teşekkür etmene gerek yok, hadi gel diğer kısımlara bakalım." Beni çekiştirmesi ile sol tarafta olan açık kapıdan içeri girdik mutfaktı.
Bembeyazdı ve kocaman orta da bir ada vardı ve iki büyük camla olduğundan merak göstermişti.
Burada da aynı şekilde siyah çerçeve vardı ve altın sarısı ve beyaz tonları hakimdi kenarda olan oturma grubu ise çok güzeldi ufak bir l koltuk ve iki tane de sandalye vardı.
Umarım evlendiğimizde burada yemek yiyebilirdik.
"Televizyon izlemeye sevmediğin için televizyon almadım ama istersen bugün alabiliriz." Kafamı hayır anlamında sağladım.
"Gerek yok dışarısını izlemek daha güzel." Kafasını olumlu anlamda sağladı.
Buradan da çıktıktan sonra tam karşı da olan salona girdik.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Buraya girdiğimiz gibi ağzım açık kalmıştı tekli koltuklarımız pembeydi ve daha soft tonlarda idi Kıvanç'tan asla böyle bir salon beklemiyordum.
Dikdörtgen bir salondu ve iki tane üçlü iki tane de tekli vardı burada da büyük camlar vardı kapının arkasında kalan kısımda yemek masası ve konsol vardı.
