12

165 37 111
                                    

"Evet!" Salonda alkış sesleri yükselirken Ran'ın bakışları sevgilisinin üzerinde geziyordu. Sanzu bakışlarını ona çevirip kısa bir tebessüm sunarak kızarmış yanaklarını saklamak adına önüne geri dönmüş ve Draken'in Emma'yı öpmesini izlemişti. Shinichiro gururlu bir şekilde sulanmış gözleriyle kardeşini tebrik ederken Mikey ve İzana itiş kakış çiftin yanına ulaşıp fotoğraf için poz vermişlerdi.

Herkes tebrik için çiftin yanına giderken Sanzu'nun bakışları etrafta Hanma'yı aramaya başlamıştı. Tören başlamadan önce lavaboya gideceğini söylemiş fakat hala geri dönmemişti. Bunun üzerine endişelenen Sanzu kendisini şaşırtacak başka bir manzara ile karşılaşmış ve şok içinde Rindou'nun kawata ikizlerden Souya ile yakınlaşmasını izlemişti bir süre için.

"Hayatım."

"Rindou ve Souya ne zamandan beri bu kadar yakınlar?" Sanzu'nun sözleri sonrası Ran'ın da menekşe moru gözleri bir süre etrafta gezinmiş ve en sonunda küçük kardeşini derin bakışlarla Souya'yı nasıl süzdüğünü görmüş olmuştu. Onun da böyle bir durumdan haberi olmadığı için şaşırmıştı. Ama kardeşinin mutlu olduğunu görmek gülümsemesine neden olmuştu.

"Sanırım küçük Haitani aşık olmuş."

"Nahoya'nın bu durumu senin gibi güzel karşılayacağını sanmıyorum. Rindou'ya saldıracak gibi bakıyor."

"Nerde? Kimse kardeşimin mutluluğuna mâni olamaz."

"Sakin ol şampiyon. Bırakta onlar bunu aralarında halletsin. Bir sorun olursa müdahale ederiz zaten." Ran başıyla onaylayıp geri çekilirken Sanzu derin bir nefes verip tebrik için sırasını beklemeye başladı. Telefonunu kontrol etmek için cebinden çıkarıp ekranına baktığında hiçbir bildirim yoktu. Yasuhiro'dan gelen herhangi bir bildirim olmasını bekliyordu.

Son konuşmalarından sonra bir daha hiç görüşmemişlerdi ve Sanzu bugün geleceğini umuyordu. Ran'ın eli sırtını bularak sıvazlarlen kapıdan gelen topuk sesi ve ardından Yasuhiro'nun sesiyle heyecanla başını kaldırıp girişe bakmıştı.

"Geç mi kaldık?" Yasuhiro gülümseyerek etrafa bakınırken Sanzu ile göz göze gelmesiyle gülümsemesi buruklaştı. Yanındaki kısa boylu güzel giyimli kıza bakışları kaydığında ayaklanıp yanlarına ulaştı.

"Gelmeyeceksin diye düşünmeye başlamıştım."

"Bugünü kaçırmak gibi bir niyetim yoktu. Fakat geç kalmış görünüyoruz." Sanzu yanındaki güler yüzlü kıza kısaca tebessüm sunarak elini uzattığında Yasuhiro'nun bakışları ikisi arasında gezdi.

"Ben Haruchiyo."

"Biliyorum, bende Himari." Sanzu Yasuhiro'nun kendisini kız arkadaşına anlatmış olduğunu düşünerek tanıyor olmasını fazla sorgulamamış ve Ran'ı tanıtma gereği duymuştu. Kendi aralarında oluşan tanışma faslı sonrası Yasuhiro'yu gören herkes koşarak yanına gelmiş ve tebrik etmeye başlamışlardı.
Sanzu neler olduğunu anlamaya çalışırken Yasuhiro ve kız arkadaşının parmağındaki yüzükleri farketmişti.

"Evlendin mi?" Şaşkın bakışları eski ev arkadaşının üzerinde gezinirken Yasuhiro burukca gülümseyip parmağındaki yüzükle oynamaya başladı.

"Yok, nişanlıyız daha. Ama düğün için tarih belirlemeye çalışıyoruz."

"Hiç söylemedin."

"Yoğundum. Birde araya iş güç girince fırsatım olmadı aramaya."

"Anlıyorum." Ran sevgilisinin beline kolunu sararak kendisine çekerken sırıtarak Yasuhiro'yu izliyordu.

"En yakın zamanda bizde evlenmeyi düşünüyoruz." Ran'ın sözleri karşısında şoka uğrayan Sanzu bakışlarını sevgilisine çevirdiğinde, bir şey söylemesine fırsat gelmeden tebrik edilmeye başlandılar. Ran içten bir gülümseme ile Sanzu'nun yeşillerinin içine bakarken sorun olmadığını belirtmek için belini okşadı.

"Bu arada sizi tebrik etmeyi unuttuk. Mutluluklar dileriz." Emma kısaca teşekkür ederken Draken başını sallamakla yetinmiş ve bakışlarını Mikey'e çevirmişti. Sanzu'nun evleniyor haberini duyunca şaşırmıştı.

"Hadi eğlenceye geçelim artık." İzana yerinden ayaklanıp müzik açmak için bilgisayar başına geçerken kendi ekibi dans etmek için hazırdı.

"Geç mi kaldım?" Hanma kollarını ilikleyerek salona girerken Sanzu kaşlarını çatarak arkadaşına döndü. Bu saate kadar nerede olduğunu merak ediyordu.

"Fazlasıyla. Çişinin bu kadar uzun süreceğini düşünmemiştim."

"Haklısın, üzgünüm."

"Neredeydin?" Hanma ağzını açmaya kalmadan Kazutora düğmelerini ilikleyerek Baji ve Chifuyu'nun yanına geçerken, Sanzu şaşkınlık içinde arkadaşına dönmüş ve bir açıklama beklemişti.

"Kazutora ile birlikte miydin?"

"Ummm şey... Evet."

"Ne? Ben sanıyordum ki sen-"

"Evet evet. Ama ben Chifuyu meselesini atlatalı çok oldu."

"Peki Kazutora ile ne zamandır birliktesin?"

"Yaklaşık üç haftadır."

"Ve bana şimdi söylüyorsun? Seni pislik!"

"Üzgünüm." Ran ikilinin yanına geldiğinde ikiside susmuş ve konuyu kapatmışlardı. Fakat Sanzu bunun hesabını sonradan sormaya niyetliydi.

"Dans edelim mi?"

"Tabi." Ran gülümseyerek elinden tuttuğu sevgilisini pistin ortasına asılırken, Sanzu gözüm üzerinde işaretini Hanma'ya yollayıp sevgilisinin adımlarını takip etti.

"Yine ayağıma basma ama."

"Onu bilerek yapmıştım."

"Ne?" Ran şaşkınlığını dile getirirken Sanzu elinin birini omzuna atarak dans pozisyonlarını aldı.

"Doğru duydun. Benimle uğraştığın için yapmıştım."

"Seni küçük şeytan." Sanzu sırıtarak adımlarını Ran'a göre atarken ağabeyi Takeomi'nin kendisini izlediğini fark ederek yüzünü düşürdü. Ran ani duygu değişimi yaşan sevgilisinin baktığı yöne bakarak Takeomi ile göz göze geldiğinde Sanzu ve kendisinin yerini değiştirdi.

"Böyle daha iyi. Değil mi?" Sanzu başıyla onaylayıp Ran'ın göğsüne sokulurken tüm sıcaklığını iliklerine kadar hissediyordu.

"Haru, bu gece biraz yaramazlık yapmayı düşünüyorum. Senin içinde uygun mu?"

"Hayır desem bile fikrin değişmeyecek."

"O zaman bu gece kendini hazırlasan iyi olur. İstediğimi almadan seni rahat bırakmaya hiç niyetim yok çünkü."


































Ay noluyor bana anlamadım
Bu bölüm aşko kuşkom -_-ananas_or bebişe hediye olsun 💞

美しさ  |Sanzu Haruchiyo Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin