wisteria ~ ❀《kamijirou》✓

Bölüm 9 - Bir Soru Sorabilir Miyim?

Denki, sevinçten koşarak Kirishima'nın odasına, Bakusquad'a olanları anlatmaya gider:

D: HEYY!! AAAAAAA!!! YAPTIMMMM!!!

*Yanlışlıkla Bakugo'yu elektrikle çarpar.
B: APTAL SURAT!! NE YAPTIĞINI ZANNEDİYORSUN? İLK BURAYA BİR SIÇAN GİBİ BAĞIRARAK GELDİN, ŞİMDİ DE BENİ RAHATSIZ EDİYORSUN? SEN BİTTİN.

D: Sıçtım. *koşmaya başlar, Bakugo da peşindedir.
D: BRO YARDIM EDİNN!!
B: GEBERRRR!!
D: HEYY?? NEREDESİNİZ HEPİNİZ??
B: KAPA ÇENENİ.

Bakugo az kalsın Denki'yi öldürüyordu ki Kirishima ortaya çıktı.

K: BAKUBROOO SAKİN OL!! Biraz erkeksilik göster. Affet.
B: SAL BENİ BOKTAN SAÇ. BU BEN VE APTAL SURAT ARASINDA. BU GERİZEKALIYI DOĞDUĞUNA PİŞMAN EDİCEM!!

S: Duydum ki sadece gerçek kahramanlar insanları affedebilirmiş ;)

Sero yine aynı taktiği uygulamıştı, ve nasıl olduysa yine işe yaradı.

B: Tch. Bu seferliğine bırakıyorum. Bir dahakine, götünü bir güzel kızartırım.
D: Woah! Teşekkürler...
S & K: Brolar bunun için var :)

Üçü koltuğa otururlar. Bakugo sinirini sinek avlayarak çıkarıyordu, ki bu Kirishima'nın faydasınaydı zaten.

S: Peki neden bu kadar heyecanlıydın?

Mina kapıda belirdi.
M: Burnuma dedikodu kokuları geliyorrr!! Hemen dökül. Jirou hakkında değil mi??
D: Bir dakika nasıl bildin?
M: Hmmm bir dahakine buluşurken daha dikkatli olun. Şimdi dedikoduya geri dönelim.
D: Ona akşam yemeği teklif ettim ve...Kabul etti!! Teknik olarak bir randevu değil mi bu?
M: İşte benim oğlum bee!! Evet öyle.
B: Pfft. Bu romantizm saçmalığıyla ilgilenmiyorum.
K: Bakubro, biraz daha nazik olsan? Daha erkeksi olur hem.
S: Kirishima, onun bu konuda umutsuz vaka olduğunu biliyorsun.
M: GİDİP JIROUYU BULMAZSAM PANTALONLU GELİR VALLA!!! Denki'yi size bırakıyorum, özellikle Kiri, sende güzel şeyler var. Hazırlayın onu.
K: Anlaşıldı Mina Kaptan.

Böylelikle çıkıp giden Mina'nın arkasından Kirishima'nın lafına gülerler.

*****************************

Jirou'nun odasında

Jirou POV

Evet Kaminari bana akşam yemeği teklif etti ama... Bunu söyleyiş biçimi hiç romantik değildi, arkadaşça bir şekilde ve ani olarak söyledi. O zaman bu bir randevu falan değil? Süslenmemeliyim o zaman çok abartı olur. Yani sonuçta Kaminari bula bula beni mi buldu? O benim gibileri sevmez. O yüzden bu kesinlikle arkadaşça bi davetti. Off ama-

Ben böyle düşünürken içeriye pat diye biri girdi. Kapı tıklatılmadığına göre bu tek birisi olabilirdi zaten, Mina :|

M: YOO HAYIRDIR JIROU?? ANLAMALIYDIM SESSİZLİĞİNDEN. GEÇ KARŞIMA.
J: Noluyoruz ya-
M: Susss acil hadi şimdi seni hazırlicaz hahahahha
J: Randevu falan değil ki bu giyinirim normal giderim işte.
M: Ulan çocuk kendi dedi öyle işte

Anlık kıpkırmızı kesildiğimi ve kalbimin çok hızlı attığını hatırlıyorum.
J: NE?
M: Evvvett hahahahh hadi artık mızmızlanma geç karşıma

O an nedense çok mutlu oldum ve Mina'ya daha fazla itiraz etmedim. Beni koltuğa oturtup saçlarımı düzleştirdi ve eyeliner çekti, biraz da allık veee tamamdı. Şimdi sıra ne giyeceğime gelmişti. Gerçekten çok süslü olmak istemiyordum. Ama Mina siyah elbisemi seçti bile. Elbise güzel olmasına güzeldi; askılı ve etekleri fırfırlı bişeydi. Sadece bunu giyersem çok utanırım diye düşündüm, sanki "randevu" çok hevesli olduğum birşeymiş gibi dururdu. Hoş bence Kaminari benimle ilgilenmiyor da neyse. Mina'ya ne kadar itiraz etsem de dinlemedi. Sonuç olarak onu da giydim ve aynanın karşısında kendime baktım. Birşey eksikmiş gibi hissedip annemin kolyesini - siyah taşlı üstünde "J" harfi var ama J harfi müzik notasına benzer şekilde yazılmış - aynalı masamdan aldım ve taktım. Bunun üzerine Mina aferin der gibi bir bakış attı. Ayakkabıyı da yüksek topuklu siyah botlarım olarak belirledik. Çok güzel olmuştu ama... Abartı mıydı?

Ben kapıdan çıkacakken Mina olmadık laflar söylediği için ona sinirlendim ve kapıyı açtığımda Kaminari'yle burun buruna geldik, ben düşmeden o beni tuttu.

D: İyi misin-
Bir anda nefesi kesilir gibi oldu ve bana bakmaya başladı. Ben de ne oldu ki acaba diye düşünüyordum ki...
D: Ç- Çok güzel olmuşsun Jirou.
Kıpkırmızı kesildim. Ben de ona baktığımda kalbim hızlanır gibi oldu çünkü gerçekten çok iyi görünüyodu. Kaminari ciddi giysiler içinde bambaşka birisi oluyor yemin ederim.
J: Hadi be saçmalama yaa. Sen de fena değilsin....
Birbirimize boş boş bakıyorduk ki Mina;
M: Lan hadi yürüyün işinize anladık Jirou çok güzel olmuş oğlum Denki'de hadi mşllhh ok tşk bb.
Böylelikle ikimizde gülmeye başladık.
D: Tamam o zaman gel Jirou... Gidelim.

********************************

Denki POV

Jirou ile yurttan dışarı yürüyorduk ama benim gözüm sürekli ona kayıyordu. Gözlerimi ondan alamıyordum çünkü o- Çok güzeldi. Gerçekten nefesim kesildi gibi oldu onu gördüğümde. Neyse sürekli bakarsam garipser falan. İyi de ben bu kızı nereye götürüyordum? HAJALAŞXMAĞXŞCM bunu düşünmemiştim bile. Tamm yaa bizim Bakusquadın klasik yerine gidelim, orası güzel. İnanamıyordum, ben şu an onunla bi RANDEVUYA mı çıkmıştım? Nası yaa, o bana bakar mıydı ki?

Ben böyle düşüncelere dalmışken o sessizliği bozdu.
J: Kaminari? Daldın galiba.
D: Haa evet özür dilerim hehe.
Şeyy ne yemekten hoşlanırsın?
J: Bilmem. Sana uyarım ben.
D: Beni bilirsin. Sağlıksız olan herşey.
Gülüşmeye başladık. Jirou bana hep kafasında bi soru varmış, birşey diyecekmiş gibi bakıyordu. Acaba ne oldu? Biz kaldırımda yürürken ileriden Jirou'ya değişik bakışlar atan çocuklar gelmeye başladı. Hemen, refleks bir hareketle onun elini tuttum. O fark etmemişti, ben elini tutunca kıpkırmızı kesilip bana sorar şekilde baktı. Ben o sırada o çocuklara sert bi şekilde bakıyordum. Sanırım o da olayı anladı. Ve biz restoranta varana kadar elini bırakmadım...

****************************
Jirou POV

Restorana girip oturmuştuk ama ben hala az önce Kaminari'nin elimi tutması olayında kalmıştım. Acaba...Acaba Kaminari benden hoşlanıyor olabilir miydi? Yok yaa çocuklardan korumak içindi... O zaman neden sonra elimi bırakmadı? Of Jirou kafanda şöyle şeyler kurma, o senden mi hoşlanacak gerçekten? Ama yemek boyunca kendimi bu düşünceden alamadım.

Denki POV

Yemek boyunca Jirou'yla sohbet ettik ve gerçekten çok eğlendik. Ama Jirou'nun biraz dalgın olduğunun farkındaydım. Birşey demedim.

D: Hey Jirou, hiç yazdığın başka şarkılar var mı?
J: Aaaa... şey.. bir kaç tane var tabii. Niye sordun ki?
D: Çünkü senin yazdıkların çok güzel oluyor.
J: Haa... Teşekkürler..
Utançtan kıpkırmızı olmuştu. Onun bu halini çok tatlı buluyorum.
J: O zaman.. senin için çalabilirim bazılarını?
D: EVET LÜTFEN çok isterimm!!
Bunu öyle bir heyecanla söylemişim ki dirseğim ketçaba girdi. Jirou bir an bana bakakaldı ve sonra deli gibi gülmeye başladık. Genellikle ben kısa devre yapınca attığı o kahkahaları atıyordu. Onu uzun zamandır bu kadar mutlu görmemiştim...

Jirou POV
Aptal Kaminari dirseğini baya baya geçirmişti. Ben de hemen onu o pozisyonda fotoğraf çektim ve gülmeye devam ettim. Olaydan sonra birbirimize boş boş bakmaya başladık ve... ben anlık bir şekilde;

"Bir soru sorabilir miyim?"
"Tabii?"
"Bu...Bu bir randevu mu?"

933 KELİME??? bu yokluğumun telafisi olsun <33 lütfen oy + yorum o kadar yazmışım ve biliyorum en kritik yerde bitirdim heyecanınız tavan yapsın diye :))