Bölüm 8 - Geçmişten Bugüne

64 7 11
                                    

Cuma günü

Bugün okul tatildi, öğrencilerin bildiği kadarıyla kapsamlı bir "tadilat" varmış festival öncesi. Tabii farklı rivayetler de vardı ama, önemli olan tatil olmasıydı. Buna herkes sevinmişti, gerçekten okul çok yoğundu.

Jirou bir kafeye gidip nakarat kısmı üzerinde çalışmanın güzel bir fikir olduğunu düşündü. Zaten Kaminari'ye bugün öğleden sonra çalışmak için odasına gelmesini söylemişti.

Kafeye girdi, oturdu ve bir fincan çay istedi. "Mor Çin salkımı" olandan. Bu çayı ona Yaomomo tanıtmıştı. Aslında bitkinin adını bile duymamıştı ama, araştırınca aslında bunun her yerde görüp kendini büyülen o bitki olduğunu öğrendi. Japonya'da Sakura ağaçları kadar bu bitkinin de aynı şekilde ağaçları vardı. Salkımlarla kaplı yol mosmor olurdu, lila tonlarından başka bir şey görmezdiniz. Jirou bunu her zaman Sakura ağaçlarına yeğlemişti.

Jirou uzun süredir düşünüyordu ama, aklına hiçbir şey gelmiyordu. Sıkılıp U.A'daki o koca yıl hakkında düşünmeye başladı. USJ olayı... Villainler. Kaminari'yi bir tür "şok cihazı" olarak kullanıp mızmızlık edince sırtına tekmeyi basmıştı. Bu onun biraz gülmesine sebep oldu. Aslında Kaminari'ye yıl boyu genellikle kaba davranmıştı. Ama bazen gerçekten hak etmişti. Birbirlerini kışkırtıp durmuşlardı tüm yıl. Ve bir kaç hafta öncesi, Kaminari onu nasıl desteklemişti? Kaminari biraz aptal ama gerçek bir arkadaştı. Gerektiğinde birbirlerinin yanında olmanın ne demek olduğunu biliyorlardı. Ve diğerleri... hayatı boyunca içinde olduğu en güzel sınıf, kendini gerçekten bir parçası olarak hissettiği sınıftı 1-A. Bu sınıf ileride gerçekten çok iyi kahramanlar olacaktı. Ve bununla birlikte...Bulmuştu.

Jirou yazmaya başladı, çok heyecanlıydı. Çayının kalanını da hemen yudumladı ve gitarının çantasını sırtına takıp çılgınca yurda doğru koşmaya başladı.

******************************

*Jirou nefes nefese Denki'nin kapısını çalmaya başlar.

J: Kaminari!!! Aç lütfen!!
D: Geliyorum, buluşmaya geç mi kaldım?
J: Hayır devreleri yakmış Pikachu!! *kapının önünde çaktırmadan kıkırdar*
D: Heey, bunu söylemen gerekli değildi bile.

*Denki kapıyı açar, ama üstünde klasik Pikachulu pijamaları vardır.

D: *Esner* Ne oldu?
J: Bekle, seni uyandırdım mı? Ama bu yine de senin suçun, bu saatte niye uyuyorsun ki?
D: Sero ve ben cezalıydık bu yüzden tüm gece Aizawa'ya temizlikte yardım ettik. Gerçi o uyuyordu, biz temizliyorduk da neyse. Ben de çok yorulmuştum...
J: Haa, anladım. Benim çok iyi haberlerim var, o yüzden erken geldim.
D: Tamam... Üstümü değişip geliyorum.
J: Acele et!!

Jirou odasına doğru hızlı adımlarla geri döner.

Ama arkada saklanan o kişiyi fark etmemiştir; fotoğrafları çekilmiş ve dedikodu listesine eklenmişlerdir, o pembe saçlı "masum" kız tarafından.

*****************************
Denki Jirou'nun odasına gelir.

J: Sonunda geldin!! Şimdi.... AZ ÖNCE TÜM NAKARATI YAZDIM.
D: WOAHH!! Bu mükemmel, hemen göster bana!!

Jirou defterini açtı, gitarı eline alıp yerleşti ve söylemeye başladı.

"Hayatım boyunca denedim, birşey bulmayı."
"Benim tutunmamı ve asla bırakmamamı sağlayacak şeyi."

"Kahramanım, ben de kahramanım."
"Kalbimi buna adadım ve geri çekilmeyeceğim."
"Kahramanım, ama güç kahraman yapan tek şey değildir."
"Gerçek kahramanlar, inandıkları şeylerin arkasında dururlar."
"O zaman bekle ve gör."

Denki bu cümlelerin doğruluğundan ve tabi ki Jirou'nun sesinden etkilenmişti. Alkışlamaya başladı.

D: BU. ÇOK. MÜKEMMEL.
J: Ayy, öyle mi dersin? Tamam o zaman bu sadece birinci kısımın devamı niteliğinde bir kısım daha ve bir köprü kısmı kaldığı anlamına gelir. Ve bence yarın hep beraber çalmalıyız bunu. Notaları onlara da vereceğim. En azından ilk kısmı, çünkü onların da bir yerden başlaması lazım artık.
D: Benim için okeyy

Böylece ikili çalışmayı bırakırlar. Denki daha saat erken diye biraz daha durmaya karar verir.

D: Hey, sadece meraktan soruyorum, madem müziğe bu kadar ilgilisin, neden bir kahraman olmayı seçtin ki?

J: Hmm... Koda'nın da dediği gibi, müzisyenler de aslında kahramanlardır. İnsanlar mutlu olsun diye müzik yapmak, ya da insanları mutlu etmek için bir kahraman olmak. Benim hedefim yaptığım şeyle insanları gülümsetebilmekti, ve kendimde kahraman olarak daha çok potansiyel gördüm. Keşke benim de hobim kahramanlık işleriyle alakalı olsaydı, o zaman her şey daha kolay olurdu.

D: Yine mi? Sana daha ne kadar söylemem lazım? Benim kesin bir hobim bile yok, en azından yapmayı sevdiğin bir şeye sahipsin. Ve zaten ikisini de yapabilirsin! Kahraman olduktan sonra, senin için istediğin zaman çalarım söyleriz. Jirou, bana gitar çalmak çok güzel geliyor ve bu işe senin sayende giriştim. Bunun için bile sana borçluyum. Ve nedenini bilmiyorum, sesin bana daha önce hissetmediğim şeyler hissettiriyor. Bir sakinlik ve huzur, nostaljik duygular...
Beni mutlu ediyor.

Jirou gözünden akan yaşları eliyle siliyordu.

D: Jirou?? Neden ağlıyorsun, kötü bir şey mi yaptım yoksa?
J: Hayır, seni aptal... (gülümseyerek) Dediklerin benim için çok değerli. Teşekkür ederim.
D: Vayy, sadece aklıma gelenleri söylemiştim.
J: Hemen şımarma :|
D: Tamam, normale döndün. Aaa, bak ne diyeceğim. Bugüne kadar çok sıkı çalıştık. Bence bunu bir akşam yemeği ile kutlamalıyız!! Herkes bugün yurtta değil, o yüzden yemek hazırlamazlar zaten.
J: Mhmm, peki.
D: Yeyy!! Saat 7de görüşürüz, odana gelirim.
J: Tamam...Görüşürüzzz!!



703 KELİME REKORA KOŞUYORUM. ÇOK İYİ BÖLÜMDÜÜÜ OY YORUM LÜTFENN 

+ birkaç gün bölüm atamayacağım..

wisteria ~ ❀《kamijirou》✓Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα