12.'Kalp Yalan Söylemez.'

6.8K 853 1.5K
                                    


Oy, yorum atan herkesi öptüm.

İyi okumalarr

***

Jisung aynadaki yansımasına baktı ve gergince yerinde kıpırdandı. Üzerindeki siyah boğazlı kazağın altına siyah deri pantolonunu giymişti. Saçlarını eliyle dağıttı ve memnun olmadığı görüntüyü süzmeye devam etti.

Telefondan gelen bildirim sesiyle dikkatini yatağın üstündeki telefona verdi ve eline alarak bildirime tıkladı. atan Minho'ydu ve yarım saate kendisini alacağını söyleyen bir mesaj bırakmıştı.

Jisung onaylayan kısa bir mesaj attıktan sonra aklına gelen Seungmin'le olan konuşmasıyla yatağa oturmuştu.

***

"Ona bir şans mı verdin? Jisung sen Minho'yu tanıyor musun ki?"

Jisung oturduğu yerde arkasına yaslanırken gergince cevap verdi. "Onunla çıkacağım demiyorum. Birbirimize uygun olmadığımızı anlasın diye yapıyorum. Beni de anlayamaz mısın?"

"Ondan gerçekten hoşlanıyorsan buna karışamam. Sadece arkadaşın olarak sana zarar gelmesin istiyorum. Ondan hoşlanmadığın halde bu teklifi kabul etmek de acımasız değil mi?"

"Ondan hoşlanmadığımı biliyor. Ona vazgeçenin o olabileceğini dahi söyledim. Niye kabul ettiğimi ben de bilmiyorum sadece ağzımdan çıktı işte."

Seungmin bir süre düşündü ve tekrar konuştu.

"Bir planım var. Eğer ondan hoşlanmıyorsan kendinden soğut onu. Böylece o da vazgeçer."

Jisung kaşlarını çattı. "Nasıl yani?"

"Mesela nereye gidecekseniz saçma sapan şeyler giy. Gittiğiniz yerde pahalı bir şeyler sipariş et ve Minho'ya ödet. İlgisiz davran ve yemeği yerken pek de kibar olma. Yemek yemeyi bitirince bir mağazaya uğramak istediğimi söyle ve kendine bir şeyler aldırt. Bunları yaparsan ben bile senden soğuyabilirim."

Jisung kahkaha attı ve konuştu."Gerçekten bunları yapmamı mı istiyorsun? Minho bilerek yaptığımı anlarsa?"

"Seni kaç kere dışarıda gördü ki? Anlamayacaktır."

Jisung düşünceli bir biçimde ellerini göğsünde birleştirdi. Tüm bu randevu saçmalığı iyi gitse bile sonunda ne olacaktı? Mutlu bir çift falan mı olacaklardı? Ya da Minho onu gerçekten sonsuza kadar sevecek miydi?

Seungmin'in planını düşünmekten zarar gelmezdi.

*

Jisung yerinden kalktı ve aynı zamanda üzerindeki boğazlı kazağı çıkarıp pantolonun düğmesini çözmeye başladı.

Elleri hızla dolabında gezindi ve pembe renk bir tshirt ve gri eşofmanını çıkardı. Gidecekleri yerin bir restoran olduğunu biliyordu ve bu giydiklerinin hiç uygun olmayacağına emindi.

Üzerine geçirdikten sonra aynaya baktı. Çocuksu ve aptal görüntüsüne gözlerini devirdi ve beyaz converselerini ayağına geçirdikten sonra cüzdanını ve telefonunu alarak yurt odasından çıkarak aşağıya indi. Yurt binasının dış kapısından da çıktıktan sonra yurdun önündeki Minho'nun arabasını gördü. Kapıyı açarak içeri girdiğinde kemerini takarak konuştu."Yarım saate geleceğini söylemiştin."

Gözleri Minho'yu bulduğunda yutkundu. Minho gri bir kazak ve siyah kumaş bir pantolon giymişti. Üzerinde ise siyah bir deri ceket vardı ve saçlarına şekil verilmişti. Mükemmel görünüyordu.

Jisung Minho'nun bakışlarının da kendi üzerinde olduğunu görünce bakışlarını kaçırarak utançla dudaklarını birbirine bastırdı. Minho'nun bakışlarına bakılırsa Seungmin'in planı işe yaramıştı.

soul' minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin