2.Sezon Bölüm 54 "Kesişim Kümesi : Kader"

3.9K 342 161
                                    

Bu sefer ayrılık kısa sürdü😂 Tekrardan merhaba yine de 🤗

Nasılsınız görüşmeyeli?

Geçen bölümü oylamayanlar bir koşu hadi oylayın gelin, bekliyorum 😍

Bölüm Şarkısı
Ölünce Sevemezsem Seni - Ayna
Derinlerde - Cem Adrian

"Demli bir çay kokusuyla gelirim belki yanına,
Yağmur olur düşerim şehrine.
Belki gözyaşların olur düşerim avuçlarına,
Ama can dostum hep yanında olurum.
Sen bana bakma,
Ben senin baktığın yerde olurum..."
Özdemir Asaf

💙💙💙

"Sen miydin?" Bakışları bocaladı. "Şaka yapmıyorsun değil mi? Nasıl böyle denk gelebilip hem de hiç karşılaşmadık?" Alp şaşkınlıkla solurken Azra kader dercesine omuzlarını silkti.

Alp, Azra ile daha önce tanışabileceğine inanmıyordu.

Azra ise az önceki şaşkınlığından kurtulmuş olarak gülümsedi. "Emin ol şaka yapmıyorum." Yutkundu. "Seni kandırmak istesem veya şaka yapıyor olsam nasıl Esma'nın herkesten sakladığı aşkının şehit düştüğünü bilebilirdim ki?" İç çekti ve kafasını iki yana sallayıp tekrar gülümsemeye çalıştı.

Alp'in suskunluğuna karşı iç çekti ve dillendi. "Esma demişti aslında biliyor musun? Hayatının aşkı olabilir demişti o çocuk," Azra ellerini iki yana açıp odayı gösterdi. "Baksana hayat bizi karı koca yapmış. Hayat garip bir oyun oynuyor ya da Esma hayatımdaki en ileri görüşlü insanmış."

Alp dalgın bir sesle konuştu. "Çok daha önce tanışabilirdik, Azra." İçinden devamını getirdi. Ben yalnızlığı yaşam biçimi haline getirmeden önce mesela? O zaman seni hayatıma daha kolay kabul ederdim.

"Ne o daha uzun mu evli olmak istiyordun benle?" Azra takılırcasına sorarken, adamın hala daha şaşkın yüzüne bakarken gülümsemesi büyüdü ve elini kaldırdı, bir an adamın yüzüne eline koymak için tereddüt de kalsa da elini, adamın yüzüne koydu. Kirli sakallı yanağını okşarken o sakallar avuç içine batsa da içini hoş bir his kapladı.

"Seni daha uzun tanımak isterdim. Seni, sen yapan her halini bilmek isterdim." Kadının avuç içini yanağından koparıp dudaklarına getirdi ve öptü. "Bazen sana çok geç kaldığımı hissediyorum..."

Azra adamın avuç içine bıraktığı öpücüklerle karnındaki kelebeklerin kanat çırpışını hissediyordu. "Ne zaman tanıştığımızın ne önemi var ki? Baksana bana hem... Yeni yeni tanıyorum seni." Adam kadının bileğine de ufak bir öpücük kondurdu.

"İnsan unuttuğuyla ancak tekrar tanışabilirmiş derler." Azra ve Alp aynı anda bu sözü dile getirirken ikisi de birbirine gülümsedi.

Sessizlik aralarında huzurun kapısını açıp içeri buyur etmişti. Bir süre o dingin huzuru sarılarak dinlediler.

"Azra?"

"Hı?" Azra adamın göğsünde hafif mayışmıştı. Alp'in en çok ona huzur veren gövdesini seviyordu onun için tam bir sığınaktı ve her defasında onu uykuya itiyordu.

"Eğer ben bordo bereli olsaydım ne hissederdin? Mesleğim mimarlık olmasaydı bambaşka biri olsaydım ve sen benimle evli olmuş olsay-"

"Onur duyardım." Kafasını kaldırıp adama baktı. "Sen vatanını koruyan bir asker olsaydın, onur duyardım. Bunun sorusu mu olur? " Sonrasında ise güldü. "Ve bordo bereli eşi olmak, ha? Çok havalı bir şey bence! Gerçekten forma fetişim yok ama çok karizmatikler orası bir gerçek."

Mokita AşkWhere stories live. Discover now