14

1.2K 64 7
                                    

Dudaklarımın arasından küçük mırıltılar ile şarkı söylerken,  bir yandan okul için hazırlanıyordum. 
Odamın kapısı yavaşça açıldı.
" Alya kalk kızım ." 
Annem beni ayakta görünce şaşırmıştı.
" Günaydın Derya Sultan !"
Gülerek yanına gittim ve yanağına sulu bir öpücük kondurdum.
" Aa sabah sabah ne bu neşe?"
" Ben hep böyleyim. "
Annem odanın kapısı kapattı ve elimden tutup yatağın üstüne oturttu .
" Berk ile bir ilgisi olabilir mi ?"
Yanaklarım kızarırken Annem kahka attı ve saçlarımı öptü. 
" Benim minik kızım büyümüş te aşık olmuş.  Hep mutlu ol tamam mı?"
Kafamı salladım ve anneme sarıldım.  O sırada abim odaya girdi .
" Alya Hadi... Bir dakika sen bu saate uyanık mısın?"
" Evet Ali bir sorun mu var ?"
" Ali değil Abi !"
Bizim evde yine kahkahalar ve koşuşturmaca eksik olmazken sonunda okula gelmiştik. 
Sınıfa girdim ve heyecanla gözlerim Berk'i aradı.  Ama daha gelmemişti. 
Sırama oturdum ve ilk dersin kitaplarını çıkardım. 
" Çantasını bırakıp kantine gitmişti.  Git istersen. " Dedi Mavi bana dönüp göz kırparak. 
" Teşekkür ederim.  Sende şimdi bana yardım etme bahanesiyle abime yürüyeceksin yani?" Dedim göz kırparak.
Yanakları kızarırken önüne döndü.
Güldüm ve ayağa kalktım. 
" Ben bir kantine gidiyorum. " Dedim bizimkilere dönüp ve sınıftan çıktım. 
Kantine doğru gidiyordum ki birisi kolumdan tutup kendine çevirdi .
Berk sırıtarak elini belime attı ve yanağımı öptü.
" Günaydın  ."
Yutkundum . " Günaydın. "
" Çıkışta bana gelsene ."
" Normal sevgililer dışarıda da vakit geçirir ."
Berk çocuk gibi homurdandı.
" Berk Yağızoğlu sevgilisine sarılıp uyumak istiyor ama . "
Gülümsedim ve elimi yanağına götürdüm.
" Bensiz bu kadar kötü olduğunu bilmiyordum. " Dedim alaycı bir şekilde.
Berk etrafına bakıp tekrar bana döndü.
" Biliyorsun.  Biliyorsun. " Dedi beni ikna etmeye çalışır gibi.
" Berk çok tatlısın ama sen ." Dedim dayanamayıp .
" Öyleyimdir.  "
" Ne yapacağım ben seninle ?"
Burnunu burnuma sürttü ve saçlarımı kokladı .
" Seveceksin güzelim.  Seveceksin."
Sevmediğimi kim söyledi..
Ders zili çalarken istemeye istemeye ayrıldım Berk'ten.  Gitmeden önce saçlarımı öptü  .

Derse odaklanmış bir şekilde tahtadakileri not alırken bir anda sırama fırlatılan kağıt parçası ile kafamı kaldırdım.  Berk Gözleriyle kağıdı işaret etti. 
Hocaya çaktırmadan kağıdı aldım ve sıranın altından okumaya başladım.
' Bir gün seni ders çalışırken izlemeyelim.  Odaklanınca fena dikkatimi çekiyorsun da .'
Yanaklarım kızarırken Berk'e döndüm ve kaşlarımı çattım.
Bana sırıtıp öpücük attı ve önüne döndü.
Bu çocukla çok işim vardı benim.
" Çocuklar ikili halde grup ödevleri vereceğim.  Herkes birini seçsin ."
Abim ve Berk aynı anda bana dönünce yutkundum . Berk'e baktım ve abimi işaret ettim . Kaşları çatıldı ve çocuk gibi dudaklari büzüldü.
" Hocam ben Ali ile eş olurum ." Dedi Mavi elini kaldırarak.
Abim kafasını salladı ve onayladı. 
" Alya ile de ben olurum hocam. " Dedi Berk sırıtarak.
Abim bana bakınca sorun yok der gibi gözlerimi kapattım.
" Bakın geçen seferki gibi baştan sağma yapmak yok . Bu dönemin sözlü notları için önemli bu ödevler ."
Kafamızı salladik ve derse devam ettik .

Okul çıkışı olurken abime biraz daha okulda duracağımı söyledim.  Pekala yalan söylemek hiç içime sinmiyor ama şimdilik söylemek daha riskliydi. Berk çantasını toplarken ona yaklaştım ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum .
" Bu ne içindi?"
" Hiç.  Dudaklarını büzünce fena dikkatimi çektin de ."
" Bu oyun iki kişilik oynanır Alya Hanım.  Ee biz de bir gün ders çalışacağız. "
" Oynayalım bakalım. "
Berk'in evine geçtik ve çantamı koltuğun üstüne bıraktım.
" Aç mısın? Pardon saçma bir soruydu ."
Kaşlarımı çattım.  " Berk !"
" Yani bu poğaça yanaklarınin olması yemek yemenle alakalı değil tabi. "
Çocuk gibi arkami döndüm.
" Yemeyeceğim uzun bir süre . Açlıktan öleyim de sende rahatlarsın Abimde rahatlar !"
Berk kahka attı ve arkadan belime sarıldı.
" Trip mi atıyorsun sen ?"
" Bırak beni ."
" Hayatta olmaz. "
Bunu söylediği ilk an geldi aklıma. 
Kalbime ümitlenme diyip çok üzülmüştüm. 
Berk'in bunu bu kadar ciddi söylemesi beni duygulandırırken ona döndüm ve sıkı sıkı sarıldım.
" Seni seviyorum.  Yanaklarını seviyorum.  Hatta çok seviyorum.  Bilerek uğraştığımı biliyorsun zaten. "
" İki de bir sıkıp duruyorsun biliyorum canım anladım o kadarını. "
" Canım demek hı ?"
" Hı hm. "
Berk dudağımın kenarına ufak bir buse kondurdu ve geri çekildi.
" Hadi gidip yemek yiyelim canım. "
Güldüm.  " Bu ilk diyişin bu arada ."
" Son da olmaz sevgilim . Yani ben böyle konuşmayı dert etmiyorum.  Ama konuşmam gerekiyor tabi ."
" Aslında gerekmiyor.  Bana bakışın ve samimiyetin aynı kalsın yeter. "
Gözleri doldu . Hayır Berk yapma...
" Rüya gibi geliyor bazen . Alya benim yanımdasın değil mi ?"
Bir şey demeden tekrar sarıldım.
" Senin yanındayım.  Sen istediğin süre de seninle olacağım. "
" O zaman bir ömür yanımda olacaksın ."
Bir şikayetim olduğu söylenemezdi.
Yemeğimizi yedik ve bir film açtık.
" Cok kalamam bu arada . "
" Film bitsin götürürüm ben seni eve . Yarın da Sen ne yapmak istersen onu yapalım. "
Gülümsedim ve saçlarını karıştırdım.
" Şimdi günün en sevdiğim kısmına geliyoruz . Sıkı sıkı sarılmak !"
Berk beni kollarına aldı ve sıkı sıkı sarıldı . Bir yandan filmi izliyorduk .
Ellerimi saçlarına götürdüm ve okşamaya başladım.  Kedi gibi daha çok sokuldu bana.
Aşırı derece de huzurlu hissediyorum.
" Alya dinliyor musun beni ?"
" Dalmışım.  Bir daha söyle ."
" Hiç dudakların çok tatlı duruyor diyecektim. "
Güldüm ve sert olmayacak bir şekilde yanağına vurdum.
" Bunu demeyecektin.  Söyle hadi."
" Babam benimle görüşmek istediğini söylemiş.  "
Anında huzursuz hissederken Berk'e daha sıkı sarıldım . Kollarımla koruyacakmışım gibi ...
" Ne yapacaksın?"
" Bilmiyorum.  İnan bilmiyorum.  Kafam o kadar karışık ki . Kendimi , eski hayatımı kaybettim ama şimdi yeni olan şeyler o kadar güzel ki ben acı bile çekmiyorum. "
" Çekme zaten . Artık acı cekme ."
İç çekti.
" Onunla eninde sonunda yüzleşmem gerekiyor. "
Kaşlarımı çattım.
" Hayır gerekmiyor . Berk sana psikolojik şiddet uyguladı bu adam . Sana söyleyeceği hiç bir şey bu yaptığının bahanesi olamaz. "
" Dedem de ona böyle davrandığı için..."
" Iste sana bundan Bahsediyorum.  Baban da sana aynısını yapmayabilirdi.  Bir seçeneği daha vardı.  Tıpkı sende olduğu gibi.  Sen iyi biri olmayı seçtin ."
" Masum olmadığımı biliyorsun.  "
" İnsanların sadece beyaz ve siyah olmadığı da . Bazen de gri olursun Berk ."
" Hiç bir konuşma benim de onun gibi olabileceğim  gerçeğini değiştirmiyor.  İleride baba olmaktan köpek gibi korkuyorum.  Sana karşı yaklaşımlarımı defalarca sorguluyorum çünkü korkuyorum.  Berk diyorum ya onun gibi olursan?"
" Ama değilsin. Bak sana bir şeyden bahsetmek istiyorum ama biraz uzun.  Bu konuyu yarın daha detaylı konuşalım mı?"
Kafasını salladı ve burnumu öptü. 
" Bırakayım mı seni eve ?"
" İyi olur . Abim şüphelenmesin. "
Ayağa kalktık . Çantamı ve telefonumu aldım.
" Eve gitmeyeceğim ama . Bizimkiler ile Osman Amcanın yanına gideceğiz. "
Kafasını salladı.  Bir anda aramızda tuhaf bir gerginlik oluştu. 
Bu durum beni ekstra gererken , Berk bir şey demeden elimi tuttu .
" Yürüyelim mi?"
Konuşmadan kafamı salladım . Başımı göğsüne yasladım.
" Osman Amcanın herhangi bir maddi sıkıntısı varsa yardım etmek isterim. "
Ama yerim ben bu çocuğu. 
" Yok.  Varsa da biz mahallece toplarız. " Dedim gülerek.
" Sen yine de bana da söyle olur mu ."
Elini öptüm .
" Birileri onu hiç birakmami istemiyor sanırım. "
Muzip bir şekilde gülümsedim ve bu sefer boynunu öptüm.
" Alya ..."
" Hım ?"
" Dur güzelim.  "
" Bir şey yapmadım ki ."
Berk sabır diler gibi yukarı baktı ve Gözlerini kapattı.
" Hadi gidelim ."
Sessizce Güldüm ve Berk'in beni yürütmesine izin verdim.
Sonunda mahallenin başına gelince hemen yanağını öptüm ve geri çekildim.
Berk elini enseme götürdü ve hızlıca dudaklarımızı birleştirdi.  Tamam amacıma ulaştım...
Dakikalar sonra ayrıldık .
" Fazla güzelsin . " Dedi alnımı öpüp.
" Teşekkür ederim sevgilim . Şimdi gitmem gerek. "
" Görüşürüz sevgilim.  Eve geçince mesaj at bana . "
Son kez yanağını öptüm ve koşarak uzaklaştım.  Osman Amcanın evine doğru ilerledim . O sırada bir el omzuma dokundu .
Kalbim korkudan çıkacak gibi atarken arkami döndüm.
Bir adam elinde bir kağıtla bana bakıyordu.
" Kenan Yağızoğlu bunu sana gönderdi ."

Berk kendi kendine gülümseyerek salonda otururken birden kapı çaldı.  Kimdi ki bu saate ?
Kaşları çatıldı ve kapıyı açmaya gitti .
Kapının önünde küçük bir kağıt vardı.  Zor fark etmişti .
" Kenan Yağızoğlu bunu sana gönderdi. "

Bir yerden de çıkma be Kenan !

Darling/ Berk Yağızoğlu Where stories live. Discover now