Adını Unuttum Sonra Yazarm

18 1 4
                                    


George bilgisayarının başına oturmuş, işini bitiriyordu çünkü Dream'le konuşmaya kendini fazlakaptırmıştı ve bunu hatırlayamıyordu. Bilgisayarını her açtığında, Dream'i durmadan google'daarama dürtüsüne direnmek zorunda kalıyordu ama onu aramamaya dair verdiği söz merakındandaha önemliydi.

Telefonun çalması fikri projeyi hızlandırmasına yardım ediyordu.

Bu günlük bir şey haline gelmişti, erteliyordu, sonra yatağına uzanıp telefonu yanında, şahsen hiçtanımadığı bir çocuktan arama bekliyordu. Her şeyin büyüsü ve imkansızlığı geçmişti.

Dream ve dream'a olan ilgisi. hayatı ona her şeyin ne kadar saçma geldiğiniunutturmuştu.dream'ın zamanın ne kadar uzakta olduğunu unutturmuştu.

Belki de yalnız olduğu gerçeğiydi. Ailesi İngiltere'ye dönmüştü ve son 6 yıldır tek başına yaşıyordu,sadece aylardır konuşmadığı bir ya da iki arkadaşı vardı.

Bazen yalnız olduğunuzda, dünyadaki herkese sahip olduğunuzu hissettiren tek kişiyetutunursunuz. George için bu Dream'di. Dream ona kimsenin sormaya tenezzül etmediği şeylersordu. Gününün nasıl geçtiği gibi basit şeylerden, bomba sığınağına bir şeyler toplamak için 60saniyesi olsaydı yanına ne alacağı gibi benzersiz sorulara kadar.

En son ne zaman birinin onunla bu kadar ilgilendiğini ve ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu.Konuşmayı gerçekten sevdiği şeyler hakkında en son ne zaman konuştuğunu hatırlayamıyordu.

Yani evet, zaman farkına rağmen (şaka değil), orada onun için önemli olan bir bağlantı vardı, birsüredir sahip olduğu ilk bağlantı.

Günlük kodlama işini teslim ederken dalgın bir şekilde duvara doğru yürüdü. Günde kaç kezbaktığını bilmiyordu. Odanın köşesindeki "Merhaba"dan, aynı boyayla farklı zamanlarda yapılmışiki el izine kadar, konuştuğu çocuğun var olduğunu kanıtlayacak bir şey olduğunu bilmek, dünyasıbaşına yıkıldığını hissettiğinde sakinleşmesini sağlıyordu.

Dream'in fotoğrafı masasının üzerinde duruyordu, gülümsemesi kalıcı olarak elli yıl boyunca toprakaltında kalmış bir film parçasına yansımıştı. Ayrıca Dream'ın gerçek olduğu gerçeğini sunmak.

Bu yüzden, hala belli belirsiz boyayla lekeli olan telefonu elinde tutarken, bir arama beklerken,bunu zaman kaybı olarak görmedi. Sonunda onu önemseyen biriyle konuşmak için bir fırsat olarakgördü.

Tam zamanında telefon çalmaya başladı,George hızla telefona elini attı ve açtı.

Dream vakit kaybetmeden sordu:Demek Gördün,ha?

George masanın köşesinde duran fotoğrafa baktı:Bu sensin,değil mi?

"Evet." Dream bir sandalyeye çökerken içini çekti, "Arkadaşım Sap çekti. . Kedi benim kedimPatches.

George merakla:Bu telefonu aradığında, bunun Sap olduğunu sandın, değil mi?

Dream:Evet bu onun numarası,seninle konuştuğumu bilmiyor.Beni deli sanardı -kıkırdıyor-

George:Sen zaten delisin? -bu malda kıkırdıyo-

Dream kısa kahkahalar içinde:Teşekkür ederim,teşekkür ederim.

George kaşını kaldırdı, "Bilim mi? Bu bilim bile mi? Bu düz bilim kurgu büyüsü." dedi George yarışakayla.

"Pekala evet, ama zaman kapsülü ve boyayla ilgili tüm deneylerimiz işe yaradıysa, bu senin sözde"zaman çizelgesinde" var olduğum ve senin dünyanda bir yerlerde zavallı yaşlı bir adam olarak varolduğum anlamına gelir. "Dream başladı.

George Meraklandı:Devam Et Bakalım?

"Bu, ilk telefon görüşmemizden önce, senin varlığından haberdar olmadığım anlamına gelmeli,ama konuşmaya başladıktan sonra, sanırım senin zamanındaki Dream'ın anılarını değiştirmeye veyarattığımız olaylara eklemeye başladık."

George:Öyleyse...Neden beni hiç ziyaret etmedin?

"Dediğim gibi, ölmüş olabilirim ya da Alzheimer olabilirim ya da henüz bilmediğim bir nedendendolayı seni görmeyi reddedebilirim. " Dream önerdi

George:Öyleyse neden sadece sana internetten bakmama izin vermiyorsun?

Dream interneti biliyordu,George kavramını açıklamak için saatlerce uğraştı.

"Ben sadece," diye boğuştu Dream, "Bilmiyorum. Sanırım bu 50 yıllık boşluk yokmuş gibikonuştuğumuz fikri hoşuma gidiyor. Şimdi senin zamanında yaşlı bir adam olduğumu vebirbirimizden çok uzakta olduğumuzu düşünmek garip. Eski beni öğrenmen, bu arkadaşlığın aslanormal olmayacağını kanıtlıyor." Dream açıklamak için elinden geleni yapmıştı.

George:Ben de aynı şekilde anlıyorum ve hissediyorum. -sessizce-

Dream: Teşekkür ederim. Ayrıca sözünü tuttuğun için de teşekkür ederim.

"Tabiki her zaman." George gülümsedi ve saate baktı, "Uyumalıyım. Geç oldu ve yarın sabaherkenden bazı meslektaşlarımla toplantım var."

Dream Kıkırdadı:Bununla İyi Eğlenceler...Yanlış Numara.

George Kıkırdayarak Cevapladı:"İyi Geceler...Yaşlı Adam"

Dream:Hey Ben Daha-

George:Evet Evet Yaşlı Değil....İyi Geceler

Flowers From 1970Where stories live. Discover now