Suç Ortağı (TordTom)

- 3 -

W Tord

Aradan birkaç ay geçti. Tom artık benim gibi profesyonel bir katil. Beraber takılıp çok iyi anlaşıyoruz.
Bir gün Avm de:

"Toord şu mavi hoodie den alabilir miyiiiiiz???"
"Evde yeterince yok mu?"

Bu arada, ev demişken artık aynı evde yaşıyoruz.
Herneyse ;
"Ya amaaaa onlar yıkadıkça çektiiii"
"İyiii pekii kredi kartımın ağzına sıçtın"
"hehee.."
Gerçekten ona kıyamamaya başladım. Her sabah onun uykulu bir şekilde kalkıp smirnoff içmesi çok tatlı.

...

Bu his ne?

Avm den çıktıktan sonra bir yaşlı kadın çığlığı duydum.
"Yardım edin! Hırsız çantamı aldı!"
O sırada çantayla kaçan hırsızı gördüm.
"TOM! Şu kadını kurtaralım. Sen hırsızı gizlice takip et. Öğrettiğim gibi. Ben kovalayacam. Beni ara."
Tom kafasıyla onayladı ve hırsızı gizlice takip etti.
Bende o sırada biraz uzaklaştım.

Birkaç dakikadan sonra telefonum çaldı. Tom fısıldayarak "Tord! Hırsız Öz Dilek'in önünde! Yukarı bak, hehe."
Yukarı baktığımda Avm'nin avizesine Spiderman gibi baş aşağı duran ve benle telefonda konuşan Tom'u gördüm.
"Oraya nasıl çıktın! Sana böyle bişey öğretmiş miydim!?"
"Yo ben kendim öğrendim her şeyi sen mi öğreticen Allahım yarabbim."
"Tamam özdilek nerdeydi?"
"Bak sağa giden yol var oraya gir orda"
"Tamam."

Adamı buldum. Özdileğin yanında temizlik odası vardı. Adamı tutuğum gibi temizlik odasına attım ve kapıyı kapattım.
"Sende kimsin!?"
"O çantanın sana ait olmadığını biliyosun dimi?"
"Hah! Bana napabilirsin ki?"
Cebimdeki bıçağı çıkardım.
"..."
"Bunu."
"Tamam çantayı al git!"
Adam koşmaya çalıştı ama yakasından tuttum.
"O kadar kolay değil, çaylak."
Çaylak dediğimde aklıma Tom'la ilk tanıştığımız gün aklıma geldi. Güzel bir anı..
"Benden ne istiyorsun sana bişey bile yapmadım!"
"... Bu hayatta senin yerin yok." Sanki benim çok var da adama laf atıyorum.

Adamı öldürdüm ve ceseti bir çöp poşetine koydum.
Bıçağımı ve yerdeki kanları temizledim. Allah'tan temizlik odasıydı.
Çıktığımda bir adamla karşılaştım. Sıçtık.
"Merhaba beyefendi. Burada ne geziyorsunuz?"
Tavanda bana bakan Tom'a baktım.
"Ah, burayı tuvalet sanmıştım. Üzgünüm. İyi günler!"

Olamaz çantayı orda unuttum!
Adam gittikten sonra hemen girip çantayı aldım.

Tom'u aradım.
"in ordan."
"Adamı mı öldürdün? Neden?"
"İn de anlatıcam işte."
Arkamı döndüğümde bir anda Tom yanıma düştü.
"ALLAHIM iyi misin!?"
"Evet. Ehe"
Tom'un burnu kanıyodu.
"Basınç. Bacaklarım gayet iyi."
"Eh, öyle diyosan."
"O çantayı neden aldın? Adamı neden öldürdün?"
"Açıkçası içimden iyilik yapmak geldi. Arada bir belki yeteneklerimi insanlara iyilik yapmak için kullanmak iyidir. SIKTIR! KAMERALAR??"
"Onları hallettim."
"Nasıl yani kameraları mı kapattın?"
"Sence neden durup dururken tavana çıkayım?"
"Ne bileyim senden beklenir."
"..."
"Tamam tamam üzülme. Şimdi kadını bulmalıyız."
Hırsızın çantayı çaldığı yere gittik. Kadın hala şansımıza oradaydı. Polisler kadını teselli etmeye ve  olayı anlamaya çalışıyorlardı. Şunları duydum:
"Biri çantamı çaldı! O çantamda torunumun hediyesi vardı."
"Kameralar bozuk. Sanırım bu olayı çözmemiz biraz zor olucak."
O sırada Tom'a fısıldadım.
"Amk insanlar kameraları bozduğun için olayı çözemiyo!"
"Sana yardım ettim pü."
"Ha doğru aferin dur şu kadına götürelim çantayı."
"Tamam."
Kalabalığın içinden kadına doğru gitmeye çalıştım. Kadını gördüğümde "Bakar mısınız?" dedim.
Kadın bana baktı. Çantayı havaya kaldırdım ve kadın çantayı gördüğünde gözlerinin içi parladı.
"Biri çantayı bulmuş! Bakın!" dedi kadın.
Polisler yanıma geldi.
"Çok sağolun! Nerden buldunuz?" dedi polisler.
Sıçtım. Hangi yalanı söyleyeceğimi bilmiyorum.
"Yerde buldum. Karakola götürecektim. Bir kadının çantası hakkında telaşlandığını duyunca da göstermek istedim."
Kadına çantayı uzattım. Aldığında hemen bir şey eksik mi diye baktı. Gülümsedi.
"Torunumun hediyesi! Sağol genç adam."
"Ayrıca, bir arkadaşım da yardım etti."
Tom'un yakasından tutup yanıma çektim.
"Mağazaya girmek istemeseydi çantayı bulamazdım."

W Tom
AHH ÇOK UTANDIM. ÇOK FAZLA BIR YARDIMIM OLMASA BILE BENIDE ARKA PLANDA TUTMADI.
"eeeheh... n-ne demek.."
Yüzümün kızarmaya başladığını hissettim.
"ee biz gidelim o zaman." dedi Tord.
"İyi günler baylar!" dedi polis ve avm den çıktık.
"Tord sana sormam gereken birkaç şey var"
"Efendim?"
"Öncelikle kadına neden yardım ettik? Kendin tüm övgüyü almak yerine neden benimde yardım ettiğimi söyledin? Pek de yardım etmiş sayılmam aslında."
Tord hafifçe sırıttı ve gözlerini kapattı.
"Biraz da olsa içimde iyilik var ve arada insanlara yardım etmek güzel. Ayrıca yardım etmediğini sanma. Hayatımı kurtardın! Kameraları tamamen unutmuşum çünkü genellikle sosyal alanlarda bu tarz işler yapmam. Zaten ayrıca ev arkadaşımsın neden senide övdürmeyim ki?"
Bu kez gerçekten utandım. Ellerimle yüzümü kapattım.
"İyi misin?"
"E-evet.. sağol.."

W Tord

ÇOK TATLI. Utanıyor mu? Neden ki? Of Tord ne diyosun.

Onu seviyor muyum?

Hayır saçmalama!

Ama..

EVET! Ona..

Ona açılmalı mıyım?

Aynı şekilde düşünmüyorsa?

Arkadaşlığımız bile bitebilir!

Yapamam..

W Tom
Torda bağlanmaya başladım. Beraber yaşasak bile onu göremeyince çok özlüyorum.

Onu seviyor muyum?

Evet..

Tordu seviyorum.

Napıcam?

Buldum!

Hafif belirtiler gösterebilirim!

Umarım işe yarar.