2.bölüm

98 13 21
                                    

Niki:T-tamam H-Hyung

Hızlıca eşyalarımı toplamaya başlamıştım.

Biraz zaman geçmişti Hyunjin Hyung'a sarılıp görüşürüz demiştim ve kaldığım yerin anahtarını ona emanet ettim.

Dışarı çıkmıştım korumalar ile beni bekleyen bir tane prens sunoo vardı karşımda

Sunoo:sonunda geldin geç şöyle

Bana gülümseyerek konuşuyordu bende gösterdiği gibi tedirgin şekilde at arabasını binmistim.

Uzun bir sessizlikten sonra prens sunoo konuşmaya başladı

Sunoo:Niki seni neden apar topar aldığımı merak ediyorsundur

Bende olumlu anlamda kafamı sağladım

Sunoo:Senin bir kaç resmini gördüm ve gerçekten hayran kaldım sokaklardan bu yeteneğin mahvolumasına izin veremezdim

Şaşırmıştım ve içimde ki korku azda olsa aza inmişti.

Sunoo:Bir şey demeyecek misin? Hakkında çok bilgim yok o yüzden tanışalım seni daha iyi tanıyalım

Hep gülümseyerek konuşuyordu diğer aile üyelerine gore daha nazik gibiydi.

Kendimi tanıtmak ve tanıtmamak arasında kaldım ama tanıtmaz isem belki geçmişimi araştırır ve japon olduğumu öğrenirdi ben de tanıtmayı seçtim.

Niki:Hwang Niki 15 yaşındayım bu kadar efendim başka bir şey yok

Ailem hakkında konuşmayı sevmezdim o yüzden sadece ismim ve yaşımı söyledim.

Sunoo:bu kadar mı?Ailen fln var mı?

İlk ne diyeceğimi bilemedim sonra direkt söylemeye karar verdim.

Niki:Ailemi küçük yasta kaybettim

Üzülmüş gibiydi ama belli etmiyordu.

Yüzünde hâlâ bir gülümseme vardı.

Sunoo:Peki sorun olmaz ise neden kaybettin

Ailemi neden kaybettimi bende tam bilmiyordum sadece hatırladığım bir iki adam gelip onlar ile bağırarak konuşmalarıydı

Niki:Bilmiyorum

Sunoo:istersen ölümü ve neden öldüğü sarayda kayıt altındadır bakabiliriz

Bir anda donup kaldım ve ne yapacağımı düşündüm.

Niki:G-gerek yok efendim

Bir anda sesim titredi içime gene bir korku geldi ya japon olduğumu öğrenirlerse ya o yüzden beni öldürürlerse anlamıyorum bu iki ülkeyi barış yapmak varken neden hâlâ savaşıyorlardı.

Sunoo:Neden ve sesin neden titredi?

Niki:ha sesim mi titredi o şeyden bir anda ne diyeceğimi düşünmeden konuştum ondan

İçimden sıçtım batırdım diyordum kesin ölecektim

Sunoo:anladım istememen normal bende ailemi küçük yasta kaybetsem biri bana öyle bir şey sorsa bende istemezdim

Şaşırmıştım gerçekten diğer aile üyelerine gore daha iyi biriydi.

Biraz zaman geçti ve saraya varmıştık bir tane kâhya at arabasının kapısını açıp inmemizi sağlamıştı.

Sunoo:gel beni takip et seni kalacağın odayı götüreyim ve yeni atölyene

Şaşkın şaşkın ona bakarken tam tamam anlamında kafamı sağlayacaken bir tane ses geldi

Kâhya:Efendim isterseniz ben götüreyim siz dinlenin

Sunoo:Gerek yok siz işinize devam edin ben götürürüm

Oradaki tüm çalışanlar onun dediğini yapmıştı.

Sonra önden yürüyüp onu takip etmemi söylemişti dediğini yapıp takip etmeye başladım.

Biraz yürüdükten sonra beni bir suru boş tuvalın olduğu bir odaya getirmişti.

Duvarları altın sarısı kocaman pencereleri olan bir yerdi içinde bir sürü malzeme vardı hatta heykeller bile vardı aşırı güzel bir yerdi.

Sunoo:Beğendin mi yeni atölyeni

Kafamı olumlu anlamda salladım sonra bana bir soru yönelti

Sunoo:Neden konuşmuyorsun?

Ne diyeceğim bilemedim biraz bekledikten sonra söze girdim.

Niki:Şey efendim size karşı yanlış bir şey söylemekten korktum biliyorsunuzdur ben sokakta büyüğdüm o yüzden onların konuştuğu tarza alıştı dilim.

Aslında bu doğru değildi sadece ondan korkuyordum ama beni güçsüz biri olarak görmesini istemedim.

Sunoo:Bence aşırı saygılı bir şekilde konuşuyorsun ve bana efendim demene gerek yok Kim Sun Woo ya da kısaca herkesin dediği gibi Sunoo diyebilirsin

Gerçekten çok şaşkındım ilk kez kim ailesinden biri böyleydi aşırı tuhaftı

Sunoo:cevap vermeyecek misin?

Niki:tamam efen- ay üzgünüm sunoo

Hafifçe gülmüştü

Sunoo:aferim neyse gel sana yatak odanı göstereyim

Yatak odası mı? Şimdi benim bir yatak odam mı olacaktı gerçekten tuhaftı yıllardan sonra ilk kez bir odam olacaktı normalde o eski dökük atölyede kalırdım ondan öncede en yakin arkadaşım Jay ile sokakta

Sunoo:gerçekten konuşmayı değilde düşünmeyi çok seviyorsun

Gerçekten de öyle mi? Çok düşünceli bir insanımdır ama boyle olduğumu hic düşünmedim

Sunoo:Gene daldin gitti neyse hadi gel beni takip et

Niki:t-tamam Sunoo

Önden gitmeye başlamıştı bende hemen arkasından.

Yürürken etrafı inceliyordum gerçekten çok güzeldi burası.

Biraz yürüdükten sonra bir ses bizi durdurdu bu krallığın gelecekteki kralı prens seungmin'di.

Hemen karşısında eğildim ama sanki sunoo eğilmemem için bir şey dedi sesi aşırı kısık çıktığı için tam duyamadım

Seungmin:Sunoo bu kim?

Sunoo:tanıtsın kendi

Sunoo bana kendini tanıt şeklinde bakarken prens seungmin konuştu

Seungmin:Neden tanitmiyorsun

Niki:h-ha ş-şey efendim çok özür dilerim dalmisim

Seungmin:tamam sorun yok ama yine soruyorum kimsin?

Derin bir nefes alarak konuşmaya başladım

Niki:Merhabalar efendim ben Hwang Niki ve 15 yasında bir ressamım

Seungmin:15 yasında bir ressam ilginç ailen fln kim?

Bir anda kaldım ve içime bir korku basmıştı

Niki:Ş-şey efendim beni-

Cümle mi Sunoo bölmüştü ve şunları söylemişti "𝑩𝒖 𝒌𝒂𝒅𝒂𝒓 𝒚𝒆𝒕𝒆𝒓 𝒉𝒂𝒅𝒊 𝑵𝒊𝒌𝒊 𝒈𝒊𝒅𝒆𝒍𝒊𝒎"

Bir şey diyemeden Sunoo elimden tutarak beni götürmeye daha doğrusu sürüklemeye başlamıştı

EVET EVET BU KADAR YETER ARTIK ÜŞENMEZ İSEM 3.BÖLÜMÜ DE YARIN YAZIP ATARIM

Ressam/SunkiWhere stories live. Discover now