1 | origami

94 8 14
                                    

                                                                                  Yazarın Notu

Bu bir kurgu eseridir. Burada yazılan her şey sadece yazarın hayal gücüdür ve kişiliğe ve sanatçıya ait her şey ile ilgili değildir.

 Burada yazılan her şey sadece yazarın hayal gücüdür ve kişiliğe ve sanatçıya ait her şey ile ilgili değildir

Deze afbeelding leeft onze inhoudsrichtlijnen niet na. Verwijder de afbeelding of upload een andere om verder te gaan met publiceren.

"Ruh eşi."

"Ruh eşi tanıştığınız anda anında bağlantı kurduğunuz kişidir."

Bayan Lim edebiyat kitabını elinde sıkıca tutarken sınıfın içinde yürümeye başladı.

"Bu bağ çok güçlü ki daha önce deneyimlemediğiniz bir şekilde birbirinize çekilirsiniz. Zamanla bu bağ geliştikçe, aşkı daha derin, güçlü ve karışık hissedeceksiniz! Daha önce birini gerçekten sevdiğinizden şüphe etmeye başlarsınız."

Bayan Lim öğrencilerinin önünde durmaya devam ediyordu. Kaşlarını kaldırarak gözlüklerini düzeltti.

"Sorunuz var mı?"

"Birinin ruh eşim olduğunu nasıl anlarım?"

Bayan Lim gelen soruyu duyunca başını salladı.

"Güzel soru, Jake. Hemen açıklayayım. Ruh eşiniz sizi her şekilde ve her düzeyde anlar ve sizinle bağlantı kurar, bu da onların yanındayken bir huzur, sakinlik ve mutluluk duygusu getirir."

Büyün sınıf başını salladı, duyduklarını hızlıca not ettiler. Bayan Lim tarafından verilen her bilgi makalelerini yazmalarında önemliydi.

Bütün öğrenciler derse odaklanmış ve meşgul olduklarında bir kız zamanını origami yaparak geçiriyordu. 

Jung Hanee, onun için yapması biraz zor olan kuş origamisini üretmek için tek başına savaşıyordu.

"Birazcık şurayı katla ve bitti!"

Hanee kendisinin katladığı origamiye gülümsedi. Kuşun kuyruğunu tuttu ve hareket ettirmeye başladı.

Hanee kendi kendine kıkırdadı, yaptığı origami çok tatlı gözüküyordu. Bu origamiyi katlamak için feda ettiği her dakika çok anlamlıydı.

En sonunda, bu tatlı ve eşsiz origami ortaya çıktı.

Hanee boş bir sıraya doğru baktı. Sıranın sahibi antrenmanı için okuldan erkenden gittiği için yavaşça gülümsemesi soldu.

"Umarım yeterince dinleniyordur."

Hanee yaptığı origamiyi yanına koydu ve Bayan Lim tarafından beyaz tahtaya yazılan notları defterine yazmaya başladı.

Tembel bir öğrenci olup ortalama notlar almasına rağmen elinden gelen her şeyi yapmak istiyordu.

Ek olarak, bu yıl onun lisede son yılı. En iyi üniversitelere gidebilmek için mükemmel notlar almak gerekiyor.

-

"Bugünlük bu kadar. Ödevinizi yapmayı unutmayın."

Bayan Lim gülümsedi ve kitaplarını aldı.

Bayan Lim gittikten sonra bir sürü iç çekiş ve gürültü vardı. Bazı öğrenciler çantalarını aldıkları gibi evlerine koşmaya başladı.

Bazıları da arkadaşlarıyla dışarıda yemek yemeye gidiyordu.

"Yine eve gitmek istemiyor musun?"

Hâlâ defterine karalamakta olan Hanee'ye sordu Jake.

"Yapmam gereken işlerim var."

Karalamaya devam ederek kısaca cevapladı.

Jake alt dudağını ısırdı.

"S-susadıysan diye."

Hanee masasına koyulmuş olan çilekli süte baktı.

"Peki, teşekkü-"

"Yarın görüşürüz Hanee!"

Hanee daha cümlesini bitiremeden Jake çoktan Hanee'yi yalnız bırakarak sınıftan koşarak çıkmıştı.

"Jake, dikkatli ol!"

Oğlan başını Hanee'ye çevirdi ve ellerini salladı.

"Merak etme! Emin ol- aahh!"

Şiddetli bir gürültü duyuldu. Saniyesinde, Jake yere oturmuş olarak düşüyor.

Jake yanlışlıkla kapıya çarptığında Hanee güldü.

"İyi misin, Jake?"

Hanee ayağa kalktı ve Jake'e yardım etmek üzereydi fakat oğlan elini hayır anlamında salladı. 

"B-ben iyiyim! Endişelenme, aahh..."

"Emin misin?"

Hanee doğrulamak icin tekrar sordu fakat Jake, sol eli hala başının ağrıyan kısmını ovuştururken gülümserken sadece başını salladı.

Hanee gülümsedi, Jake'e yaklaştı ve elini tuttu. Avucuna bir şeker koydu.

"Buna ihtiyacın var gibi görünüyor."

Jake garip bir şekilde güldü. Sınıftan gitmeden önce saygıyla eğildi.

"Yarın görüşürüz Hanee!"

Hanee gergin gibi gözüken Jake'e güldü.

"Bu akıllının nesi var?"

Hanee sırasına yaklaştı ve toparlanmaya başladı. Çantasını sırtına attıktan sonra origamisi ile oynayarak yürümeye başladı.

"Ah, çok fazla çalışıyorsun."

Hanee, Sunghoon'un sırasına yaklaştı. Peçete çıkarıp, sıradaki tozları sildi. 

"Gülümsemem gibi parlak!"

Hanee parmaklarını şıklattı ve kirli peçeteyi çöpe attı.

Sonra, katladığı origamiyi Sunghoon'un çekmecesine koydu. Gururla gülümseyerek, origaminin uçmayacağından emin oldu.

"Seni destekleyeceğim Sunghoon!"





ONE WISH - [성훈]Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu