yedi

26 4 5
                                    

  Yedi Ay Önce
  Oya

  Sırtımı arkamdaki dolaba çarparken karnıma gelen tekme ile iki büklüm oldum. Kendimi korumak için bir top hâlini alırken bu sefer de morluklarla dolu sırtıma vurmaya başladılar.

  Nefes almak için ağzımı açtığım anda burnuma vurdukları sırada akmaya başlamış olan kan ağzıma dolarken öksürmeme sebep oldu.

  Kahkahaları kulaklarıma dolan bir uğultudan ibaretti. Ne etrafımda olanları duyabiliyordum ne de gözümü açacak cesareti kendimde bulabiliyordum. Göreceklerimden korktuğumdan mıdır yoksa benimle dalga geçeceklerini bildiğimden midir bilmiyorum.

  Bacaklarıma, sırtıma ve karnıma atılan tekmeler durduğunda uğultulu sesler arasından sadece tek bir şey duyabiliyordum. Tanıdık olmayan bir erkeğin beni döveb kızlarla konuştuğunu. Ardından kızların yanında daima gezen ve hiç ayrılmayan erkek arkadaşlarının kahkahalarını duydum. Çok geçmden duyduğum adım seslerinin ardından okulun bu ıssız koridoruna sessizlik hakim oldu.

  Birkaç saniye sonra gözlerimi araladım ancak ağladığım sırada gözlerime dolan yaşlar görüşümü engelliyordu. Elimi zorlanarak kaldırdım ve yüzüme düşen saçları çektim. Hemen ardından da gözlerimi ovuşturdum.

  Yerden kalkmak için duvardan destek alırken iki elin omuzlarımdan tutup beni kaldırdığını hissettim. O an gözlerimi açabilecek enerjiye dahi sahip değilken birinin bana yardım etmesi iyi gelmişti. Ancak beni kaldıran kişiye bakmak için başımı kaldırmaya fırsatım olmadığından geriye çekildim.

  Birkaç saniyelik sessizliğin ardından az önce duyduğumdan farklı bir erkek sesi "Bir şey yapmayacağım sana." dedi.

  Başımı yerden kaldırıp karşımdaki oğlana baktım. Çok kısa olmayan ancak uzun da denemeyecek siyah saçları vardı. Hemen arkasında yine ona benzeyen fakat bu sefer daha kısa saçları olan bir oğlan vardı. En arkalarında ise sarı saçlı bir kız bizi endişeyle izliyordu.

  Tek bir bakışta onların kim olduğunu fark ederek donakaldım. Okulumdaki popüler arkadaş gruplarından birisi tam olarak şu an karşımda durmuştu. Az önce beni döven kızların arkadaşı olduklarını da biliyordum. Fakat şu an karşımda durmuş bana yardım etmeleri şoka girmeme sebep olmuştu.

  Arkada bekleyen oğlan koridorun diğer ucuna bakıp "Hadi Atlas." diye mırıldandı.

  Karşımda oturmuş beni izleyen oğlan endişeli gözlerle bana bir kez daha baktıktan sonra "Siz gidin." dedi.

  Kız ve oğlan bir süre bakıştıktan sonra koridorda ilerlemeye başladılar. Onlar gözden kaybolduğu anda adının Atlas olduğunu öğrendiğim oğlan ayağa kalkmama yardım etti.

  İkimiz de tek kelime etmeden koridorda yürürken derste olan diğer öğrencilerin bizi görmemesi için boş olan koridorlardan okulun çıkışına ilerledik.

  Daha önce Atlas denen çocukla hiç konuşmamıştım, onun benim varlığımdan haberdar olduğunu dahi sanmıyordum ancak şu an yaptıkları nedense tüm fikirlerimin yanlış olduğunu söylüyordu. Daha ben demeden okuldan gideceğimi anlaması, beni rahatsız etmemek için tek kelime konuşmaması ve kolumun acıdığının farkında olduğundan beni rahatsız etmeyecek şekilde bana yardımcı olması...

  Okulun dışına çıktığımız anda otobüs durağına doğru ilerken zorlanarak "Teşekkürler." diye fısıldadım.

  "Eğer bir sorun yaşarsan yardım istemekten çekinme."

  Konuşurken gözlerimin içine bakmasa da ne kadar samimi olduğunun farkındaydım. Tek düşündüğü şu an benim iyiliğimdi. Ve bu başıma ilk defa geliyordu.

violetta | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin