2

334 41 11
                                    

06:48

Norveç-Oslo

. . .

-6 sene sonra-

İzuku sessizce yola bakıyordu. Yüzünde küçük bi tebessüm belirdi. Hem Eri'yi hem de Katsuki'yi çok özlemişti.

Yurt dışında, aldığı eğitim ve görevlerden dolayı 2 senedir Norveç'deydi.

Keşke aralarına sadece 2 sene girmiş olsaydı. İzuku bu sene 22 yaşına girecekti. Bunun için mutluydu. Arkadaşları ile araları iyiydi. Görev arkadaşlarıyla beraber Villianlara karşı iyi şeyler başarıyordu. Tokyo güvenli ellerdeydi. Tabi ki öyleydi fakat Katsuki olmadan daha ne kadar başarabilir bilmiyordu.

Direksiyon başında tekrar bir şeyler düşünürken kar yağmaya başladı.

Araba kullanırken rahatça bir şeyler düşünebiliyordu fakat sevdiği şeyler karşısına çıktığı zaman dikkati dağılırdı.

O sırada telefonun çaldığını gördü. Kulağına kulaklığını taktı ve telefona bağlandı.

"Alo? "

"Selam Deku-kun! "
"Yolda mısın? "

"Evet geliyorum. 13 saat falan var daha. "

"Oh, çok varmış. "

"Sen bu saatte ne yapıyorsun, genelde uyanık olmazsın? "

"Ashido ile beraber görevdeydik, eve yeni geldik. "

"Zor olmalı. "

"Kesinlikle! Ah bu arada, kar yağıyor! Sizin orda var mı? "

"Evet Ochaco-san, hafiften başladı. "

"Gelmeni büyük bir heyecanla bekliyoruz! Özellikle Eri-chan. Evin içerisinde zıplayıp hopluyor! "

Telefon karşısında kıkırdayan kıza karşı gülümsedi. Frene basıp kırmızı da durdu. Radyoyu açıp çalan şarkıyla beraber direksiyonu üstten kavradığı eliyle ritim tutmuş, direksiyona yavaşça vurmaya başlamıştı.

"Okulu nasıl gidiyor? "

"Biliyorsun Kota-chan falan var yanında, gayet iyi! "

"Çok eğleniyor olmalı. "

Yeşilli çocuk gülümsedi. Arabayı sürmeye devam ederken yan koltukta ki çantaya iki saniyeliğine uzandı ve zaten açık olan çantadan sigara ile çakmağını aldı.

Bir eliyle zorla sigarayı açtı ve ağzına bir dal aldı, daha sonra da çakmağı sıkıca tutup yaktı.

"Deku-kun."

"Hm? "

İçine derin bir nefes çekti ve arabanın camını açarak dumanı üfledi.

"Sigarayı bırakabildin mi? "

Birkaç saniyelik sessizlikten sonra İzuku kalabalığa girmişti.

"Kapatmam gerek Ochaco-san, seni sonra ararım. Görüşürüz! "

Samimiyetsiz bir veda ile telefonu hızla kapattı İzuku. Kulaklıkları sinirle çıkardı ve yan koltuğa attı.

"Şaka gibi. Yapamıyorum işte anla. "

Kendi kendine mırıldanırken radyoyu hızla kapadı. Gaza hızla bastı ve direksiyonu sıkıca kavradı.

"Yapamıyorum hiç bir bok yapamıyorum. "

My Hero | 𝘿𝙀𝙆𝙐𝘽𝘼𝙆𝙐Where stories live. Discover now