"Şey...içeri gelsene"deyip beline sarılı koldan çekilmeye çalıştı Şifa fakat kendisine dalgınlıkla bakan adam kolunu çekmedi. Temkinli bakışlar attı ve göğsünden dürttü adamı.

"Yorulmuşsun kesin. Dalıp gittin. Gelsene içeriye"dedi gülümseyerek. Dediklerini yeni yeni farketti Şahap. Gözlerini kırpıştırıp kendisinden uzaklaşmak isteyen bedene alan tanıyıp geri çekti kolunu.

Şifa o an farketti sargılı kolunu ve telaşla uzanıp dokundu.

"Hii! Çok acıyor mu canın?"diye sordu endişeyle. Bakışları hâlâ sargılı koluna sabitken kendisine dalıp gitmiş adamdan bir haberdi.

"Hadi gel de dinlen. Eminim canın acıyordur. Benim kolumdan kurşun geçse ben kolu orada bırakırdım. Sen yine iyi dayanmışsın deyip"adamın boştaki elini iki eliyle tuttu ve içeriye çekti. Tamamen farkında olmadan yaptığı hareketler ve takındı mimikler o kadar göze çarpıyordu ki Şahap tek bir anını bile kaçırmak istemiyordu. Bakışlarını yüzünden çekemiyordu bile. Ayakkabılarını çıkardı ona izlerken. Bakışları anlık olarak büyük elini tutan iki küçük ele kaydı. İçli bir nefes kaçtı dudakları arasından ama neyse ki kız bunu duymamıştı. Gerçi duysaydı da bir şey anlamazdı ki.

Şahap içeri girince kapıyı kapattı ardından. Kendisini oturma odasına götüren kızı takip etti sessizce. Bakışları anlık olarar tekrar bedeninde dolaştı ve yeni yeni aklına gelen ile olduğu yerde durdu. Onu çekmeye çalışan kız Şahap durunca geriye doğru sendeledi. Ne olduğuna bakmak için ardını dönünce kendisine öfkeyle inceleyen adamla karşılaştı.

Üzerindeki kıyafetlere bakıyordu sinirle. Şifa bir ayağını ötekinin üzerine getirip çekimser şekilde dururken dudaklarını kemirdi. Kesin eşyalarını izinsiz giyindiği için kızacaktı ama başka çaresi yoktu ki. Kendisine ait üç parça eşya yıkanmış ve kurumayı bekliyordu. Uyurken pantolon giyinemeyeceğine göre mecbur bu kıyafetleri giyinmişti.

Bir ayağıyla diğer ayağının üzerini ezerken özür dilemek için adamın ellerini sarstı. Sonunda kendisine çevrilen siyah gözleri baktı ve

"Şey...giyinecek kıyefetim kalmayınca ben de bunları giyindim. Özür dilerim izinsiz dolabını açtığım için"dedi utançla. Hatta bu bilinçle yanakları kızardı. Adamın dolabını karıştırmış gibi bir şey olmuştu.

"Kapıyı böyle mi açıyorsun sen?"diye sert sesiyle sordu Şahap. Kapriden hallice şortu ince bacaklarını gözler önüne sererken kapıyı böyle açma fikri canını çok sıkmıştı. Ya gelen başkası olsaydı!

"Nasıl yani?"diye sordu Şifa çekimser bir sesle.

"Bu üstünle kapı mı açılır kızım!"diye hoşnutsuzlukla konuştu Şahap. Çenesiyle açıkta kalan bacaklarını göstermişti. Şifa işaret ettiği yere bakınca bacaklarını gördü. Utançla adama baktı ve

"Ben Çelebi abi gelmiştir diye sorun etmedim. Yoksa böyl-"

"Edeceksin!"deyip uyardı Şahap. Abisi bile olsa kimsenin onu böyle görmesini istemezdi. Fena şekilde tatlıydı ve bu tatlılık öyle yanak sevmeyle giderilecek bir tatlılık değildi.

"Kapıyı böyle açmayacaksın. Üzerindekilere dikkat edeceksin kızım. İstersen atletle gez ama o kapıyı açarken düzgün giyinmiş ol"dedi itiraz kabul etmeden. Neredeyse burunları çarpışacaktı bulundukları yakınlıkta. Şifa kendisine öfkeyle konuşan adam ile bir an için kırıldığını hissetti. Geldiği için sevinçten neredeyse ağlayacaktı fakat şimdi bu adam ona kızıyordu. Bu ses tonu için neredeyse ağlayacaktı.

Alt dudağını kemirirken dolu gözlerini gizlemeye çalıştı.

Bu kıyafetlerle kapıyı açmasının uygun olmadığını biliyordu. Kendisi içinde açık gelmişti fakat çok telaşlı uyanmıştı. Yataktan ne ara çıktığını bile farketmemişti ki. Tek derdi kapıda kalmış sandığı Çelebi'ye kapıyı açmaktı. Yoksa odadan çıkarken zaten pantolon ve tişörtünü giyinecekti. Hem izinsiz giyindiği için Çelebi de kızar diye düşünmüştü. Ama karşısında kıyafetlerin asıl sahibini görmek şok etmişti.

Kız Kaçıran |Askeri Texting|Where stories live. Discover now