gölgem kadar yakınımda

2.4K 108 28
                                    

Hayat çok garip değil mi? Daha önce belki bir kez belki de hiç görmediğiniz kişiler ölmenizi isteyecek kadar gözünü karartmış.
"Adanın ölüsünü istiyoruz." Aldıkları kararın sonuçlarını tahmin ediyorum.

Savaş çıkacak benim yüzümden ve benim güçsüzlüğüm ise en büyük eksiğimiz olacak.
Uzay aldığı notu yere fırlatırken düşüncelerimden sıyrıldım.
"İstedikleri olmayacak." Sert sesi oldukça netti.
"Siz bilirsiniz.." ormanın girişinden kükreme sesleri gelirken abim küfür etti.
"Orospu çocuğu canavarlarını yollamış." Ayşe hızla gelenlerin sayısına bakmak için giderken Aykut ve Atakan esneme hareketleri yapıyordu.

Ayşe yanımıza geldiğinde gözlerinde korku vardı.
"Baş edebileceğimiz kadar çoklar.." Elena birşey diyecekti ki üstüne atlayan canavarla susmak zorunda kaldı.
Canavara bakarken gerçekten de oldukça korkutucuydu, kurt diyemem fakat oldukça çirkin görünümlü bir canavar diyebilirim.

Canavarlar saldırıya geçerken uzay olabildiğince bana doğru gelenlerle baş etmeye çalışıyordu.
Anladığım kadarıyla bu canavarlar pek de güçsüz sayılmaz..
Abimin yaralandığını görünce ona doğru gitmek istedim fakat Bartu önümü kesti.
"Ona birşey olmaz dur yerinde." Dolu gözlerimle ona baktım.
"Ama ayakta duramıyor.." Bartu tekrar durmamı söyleyip abime yardım etmeye giderken üstüme atlamak üzere olan canavarı Atakan aldı.

Herkes birşeyler yaparken boş boş duruyorum.. arkamdan hırlama sesi gelirken korkuyla arkamı döndüm.
Bana doğru bakan canavara geri adım atarak karşılık verirken korkudan dilimi ısırdım sanırım.

Bana doğru gelecekken içimde oluşan anlamadığım güçle ona güçlü bir tekme attım.
Canavar iki ağacı ezip geçerken uzayın bakışlarını üstümde hissettim.
"Bunu ben mi yaptım.." şaşkın şaşkın ölü canavara bakarken önüme döndüm.

Canavarların sayısı fazla olmasına rağmen bizimkiler birlikte çalışınca şansları kalmıyordu.
Abime döndüğümde yaralı ayağı ile mücadele etmeye çalışıyordu.
Bir canavar abime saldıracağı sırada bartunun bedeni görüş acıma girip abimi korudu.

Abimin yanına hızla gidip ayağına baktım.
"A-abi gel otur bak zaten az kaldılar." Abim reddedip tekrar gidecekken onu tuttum.
"Ben ailemi tekrar kaybedemem durmak zorundasın." Abimin bakışları yumuşarken büyük bedeniyle arkama geçip oturdu.
Bu sürede bize saldırmak isteyenlerle bartu ilgilendi.

Eylül'ün üstünde ki canavarın onu neredeyse öldüreceğini gördüğümde içimde ki anlam veremediğim gücü dinleyerek yanlarına gittim.
Uzay bana engel olmak için gelecekti fakat ondan hızlı davrandım.

Onun üstüne atladığım da ne yapacağımı pek bilmiyordum fakat içimdeki şeyi dinleyip canavarın kafasını koparttım.
Hayır bunu ben yapmış olamam..
"İyi misin.." sesim zar zor çıkarken Eylül
başını sallayıp yerinden kalktı.

"Senden neden korktuklarını daha iyi anladım." Daha neden bile diyemeden bir el beni kendine çekti.
"Benim yanımdan uzaklaşma gölgem kadar yakınımda ol." Başımı sallarken gerçekten şuan tek mücadele edenler sadece Bartu ve Uzaydı.

Uzay son kalan canavarlarla hızla ilgilenirken sonunda bitmişti.
Bartunun yorgun bedeni yere çökerken uzay hızla yanıma geldi.
Vücudumu inceleyip zarar görmüş müyüm diye bakarken benim aksime onun vücudu yaralarla doluydu, hissediyordum..
Endişeli bakışları rahatlarken Bartu yanıma geldi.
"Nasıl yaptın? Bir insan olarak iki canavarı öldürdün." Düşündüm ama cevap bulamadım.

"Ben bilmiyorum içimde ki anlamadığım şeyi dinledim sadece.." gerçekten sadece onu dinledim.
Eylül yanıma geldi.
"İnsan olduğun halinle bile içinde ki gücü kullanabiliyorsun, harikasın.." Uzayın bakışlarında sanki gurur vardı.
"Eylül şey abim.." Eylül paniklemiş yüzü ile abimin yanına koşarken abimin iyi olacağını biliyordum, Eylül gerçekten içimizde ki şifacı.

Vampirin Gölgesinde Where stories live. Discover now