31 - Kesilen Soluk

2K 114 85
                                    

Başlamadan önce ufak bir şarkı tavsiyem var bu bölüm için. Kahraman Deniz'den Garezi var eşliğinde yazdım, sizin de bu şarkı eşliğinde okumasını öneririm. Keyifli okumalar.










On beş dakika içerisinde arabama atlamış, hız sınırını aşarak evine varmıştık. Heyecandan dudaklarım kuruyup dururken çok özlediğim bedenine aşkla bakmış, sanki asırlar süren yolun bitmesini dört gözle beklemiştim.

Kapının anahtarını çevirdiğinde avuç içlerimin terlemeye başladığını hissettim. Önümdeki adam acelesiz adımlarla içeri doğru girip kapıyı tutarak geçmemi işaret ettiğinde yutkunup içeri süzüldüm.

Sevişmeden bayılmamayı umut ederek kapıyı kapatarak içeri doğru ilerleyen adamın peşinden gitmeye başladım. Sanki kalbim Asaf'tan bir milim uzak kalmak istemiyormuşçasına ona doğru atmaya başladığı elimi üstüne bastırıp sakinleştirmeye çalıştım. Şu sıra bu durumu sık yaşıyordum. Ani bir hareketle bana döndüğünde dibinden yürüdüğüm için yüz yüze kalmıştık. Gözlerim anında dudaklarına kayarken kalbim kuş olup uçacaktı, az kalmıştı.

"Saatin tik taklarını bile bastırıyor. Sustur şu kalbini. Yeterince rahatsız ettin."

Zorlukla yutkunup onaylamak için başımı aşağı yukarı salladığımda 'iyi' diye mırıldanıp ilermeye devam etmişti. Peşinden bu defa yavaş adımlarla takip ederken derin derin nefesler alarak sakinleşmeye çalıştım. Sonunda nabzım normale dönerken büsbütün kırmızıyla kaplı odasının önüne gelmiş olduğumuzu yeni fark ediyordum.

Kapıyı açıp içeri girdiğimizde gördüğüm manzarayla yüzümü buruşturmuştum. Yatak tamamen dağılmış, örtüsü bir kenara kaymış, üzerine yer yer ruj ve sperm kalıntıları bulaşmıştı.

"Kapıyı örtüp içeri gir."

Yüzümde rahatsız bir ifadeyle Asaf'a bakarken dolabın önüne geçmiş bir şeyler arıyorken bana saniye olsun bakmadığını görmüştüm. Yerimde kıpırdanarak konuşmaya başladım.

"Burada yapmayacağız, değil mi?"

Umursamaz gibi görünen bakışları bana değdiğinde kıvrılan dudağıyla yüzündeki alay 'ciddi misin?' diye haykırıyordu resmen. Bunun iyiye işaret olduğunu düşünüp başımı öne eğerek rahat bir nefes almıştım.

"Evet?"

Verdiği cevapla gözlerimi kocaman açıp hızla kafamı hızla yerden kaldırdım. Ne demek 'evet'ti?

"Sen bir de seni kendi yatağıma alacağımı falan mı sanıyorsun lan?"

Kurduğu cümle sonrası bastığı kahkahayla neye uğradığımı şaşırmış, elleri dizine gidip katıla katıla gülen adama hayretler içinde bakmıştım. Kahkahası yavaş yavaş duraksarken bir eli karnında diğer eli gözünden gelen yaşta sırıtmaya devam etmişti.

Yutkunmakta güçlük çekerken 'haklısın' diye mırıldanıp yatağa geçip oturacağım esnada yandan bana bir bakış atıp işine geri dönmüştü. İğrene iğrene baktığım yatakla yüzümü buruşturup gözlerimi kapatarak oturduğumda nasıl gece boyu dayanacağımı düşünüyordum.

Eline birkaç koku, kayganlaştırıcı ve prezervatif aldığında yatağa bırakarak bana dönmüş, bana bakarak üzerini çıkartmaya başlamıştı. Tamam, belki de dayanması o kadar da güç değildi. Bana bakarak soyunması beni fazlasıyla heyecanlandırırken elim ayağım birbirine dolanmış halde ayağa kalkmış, ona eşlik etmeye başlamıştım.

İç çamaşırına kadar soyunduğunda vücudundaki yerli yersiz morluklara bakıp iliklerime kadar rahatsızlık hissiyle dolmuştum. Midem kasılmaya başlarken kusmamak adına derin nefesler alıp gözlerimi gözlerine çıkarttım.

KARIMIN SEVİŞTİĞİ ADAM - GAY (YARI TEXTİNG)Where stories live. Discover now