Yerini Bil !

21.7K 876 27
                                    

Kirbe hanım yine lafını koymuştu ortaya fakat Dilber denilen o kadının neden öyle konuştuğunu anlayamamıştım. Dilber ne zamandır o konaktaydı ve kimdi. Hamit ağayla bir ilgisi vardı orası belliydi.

Dilber bir hışımla mutfaktan çıkmıştı. Kirbe hanım burnundan solur bir haldeydi. Masada karşıma geçip oturduğunda elimdeki ekmeği yemeği bıraktım.
" Kızım bana bak " dedi Kirbe sesi sakindi fakat otoriterdi.

Kafamı yemekten kaldırdım ve doğrudan gözlerine baktım. Sürmeli siyah gözleri beni korkutuyordu. Buraya gelmekle hata mı yapmıştım bilemiyordum ama ailem için dayanmalıydım.

" Biliyorum kötü değilsin aksine bu işi kabul ettin bi sözüme itimat ettin ama oğlumla arama bir daha girersen bu evden değil dirin ölün bile çıkamaz ." Dedi konuşurken gözlerini bir an olsun gözlerimden çekmiyordu. Ben susmaya devam ettikçe daha fazla konuşma ihtiyacı duymuşcasına ellerini dizlerine koyup iğneleyici sözlerine devam etti.
" Seni tekrar göndere bilirdim Sırat'ın bile haberi olmadan. Ama aşiretin hepsi Sırat'ın eğretisinin geldiğini biliyor oğlumu senin gibi biri için alçaltamazdım iş biter bitmez bir iki haftaya gideceksin ve unutmadan eğreti gelin.. " Kirbe kısa bir duraksamadan sonra devam etti.
"Şeyhüşehla' yla konuşmak ,tanışmak yok . Yakın zamanda nişan için bu eve gelecekler sende odana kitlenip oturacaksın . Laflarımdan çıkma . YERİNİ BİL . " dedi.
Ağır aksanıyla yine yapacağını yapmıştı.
Daha sonra yavaş adımlarla mutfağı terketmiş benide kendi yelimle başbaşa bırakmıştı.
Sırat ve anası ile aralarında dağlar kadar fark vardı. Sırat Elburz , Kirbe Sehend' ti. İki ayrı fırtınalı dağ. İkisinden de gidene kadar çekecektim. Aslında gitmek istemiyordum. Allah biliyor ya Sırat'ın kolların da bir ömür kalabilirdim. Ama o başka bir kadınındı. Nasıl biriydi acaba. Güzelmiydi. Merak ediyordum. Ben derin düşüncelere dalmış kara kara düşünürken Fatma abla 'nın bana tebessümle baktığını farkedememiştim.

" Ne düşünürsün böyle derin derin güzel kızım " dedi. Iyi kalbi sıcak yüzü bana biraz da olsa anamı hatırlatıyordu.

Yediklerim Kirbe Hanım sayesinde boğazıma dizilmiş , doymuştum . Tabakları toplar vaziyete geçerken bende Fatma ablaya kısa bir tebessüm etmiştim. Bana burda yoldaş olacak yalnız oydu. Hem belki birşeyler anlatır bende bu ev sayesin de bilgi edinirdim.

" Anamı babamı düşünüyorum abla . Onları çok özledim " dedim.
Bana yaklaştı ve elleriyle saçlarımı sıvazladı.
" Üzülme çabuk geçer zaman burda. Gelirsin yanıma ben sana abla sen bana yoldaş olursun " dedi . Elimdekileri alıp çeşmenin altına koydu.

" Abla eğer kızmasan birşey soracağı.. " diyecektim ki mutfağ giren erkek sesimi bastırmıştı.

" Sor sor Fatma sultan hiçbirşeye kızmaz " dedi ellerini açarak Fatma ablaya yaklaştı ve kucaklaştılar. Fatma ablanın ağzı kulaklarına varıyordu.

"Erken gelmişsen . Anan pek sevinecek " .

" İşleri hallettim hemen geldim sizi burada yalnız bırakırmıyım ".

Barzan masada oturan kıza gözlerini çevirdi. Minik okkalı burnu, mavi gözleri ile adete büyülendi. Ama sonradan aklına gelen düşünceyle aklını tekrar başına topladı ve tebessümle baktı.

" Sen o olmalısın " dedi ve masaya biraz yaklaştı.

Amina ne yapacağını bilmez bir halde ellerini önünde bağlayıp kafasını aşağı yukarı salladı. Sırat'ın kardeşlerindendi belli. Odaya girer girmez kaşından , gözünden, boyundan , posundan belliydi.
Allah bu ailenin erkeklerini özene bezene yaratmıştı.

"Dilini mi yuttun yoksa Sırat sana konuşmayı da mı yasakladı " dedi Barzan gülmeyle karışık.

" Y..yok. Evet ben o dan kastınız eğreti gelinse evet oyum " dedi Amina kekelemesine engel olamadan.

" Öyleyse bende Barzan ailenin en sevilen oğlu 3. Erkek" dedi hafif bir alayla.

Fatma abla kenarda bizi izliyor ve ara ara Barzan' ın dediklerine gülüyordu.

" Evin en sevilen oğlu demek " dedi kapıdan giren Sırat.

Amina Sırat'ın sesini duyar duymaz yerinden sıçradı. Korkmayla karışık bir heyecan sardı bedenini. Eli ayağına dolaşıyor , dili tutuluyordu adeta.

Barzan gülmeyla karışık abisine yaklaştı ve sarıldı. Amina onlara bakmaya utanıyordu. Sanki Sırat'la gözgöze gelse günaha girecekmiş gibiydi.

"Erken gelmişsin " dedi Sırat. Barzan' ın omzuna elini koymuştu.

" Evet normalde sabaha gelecektim ama işler hallolunca uçağa atladığım gibi geldim" .

"İyi etmişsin " dedi Sırat . Gözleri masana sessizce oturan Amina'ya kaydı. Niye böylesine masumdu. Yada sadece masum görünüyordu..

"Amina'yla tanıştık " dedi Barzan.

Amina adını duyar duymaz kafasını kaldırıp onların yönüne baktı.

Barzan Amina'yı konuşturmak istiyordu. Abisine birkaç kaçamak bakışını yakalaşmıştı. Biiyordu 2 haftaya gidecekti ama en azından mutsuz gitmesini istemiyordu bu güzel yüzün.

" Kaç yaşındasın Amina ".

" 19 ".

" Nereden geldin ".

" İran " .

Amina kısa cevaplarla Barzan ' ı geçiştirmeye çalışsa da Barzan onu bırakmıyordu.

Sırat ise Amina' nın Barzan ile muhabbetini kenardan sessizce izliyordu. Savunmasız ve korunmasız bu kızın sesini duymak iyi gelircesine dinledi onları.

...

Mutfağa giren Kirbe Hanım sayesin de muhabbet son bulmuştu. Kirbe oğlu Barzan'ı görür görmez yüzünde güller açmış Barzan'ı kucaklamıştı.

" Hoşgelmişsen oğlum ne zaman geldin "

" Yeni girdim anam " dedi Barzan.

"Bakayım bi sana şöylee....
Zayıfladın mı sen ". dedi Kirbe ilk defa sesinde alaycı bir ton vardı.

" Ana sadece 3 gündür yokum yapma bele" dedi Barzan Kirbe'nin aksanını taklit ederek.

" Üzülme hanımım ben bir günde eski Barzan ' ı getiririm " .

" Ona ne şüphe Fatma sultan " .

Herkes mehabbeti koyulaştırırken Amina ve Sırat ara ara bakışıyordu.

Sırat Amina' ya her baktığın da Amina ' nın göğsündeki kor alevleniyordu.

Kirbe Hanım oğluyla muhabbete öylesine dalmıştı ki bu durum farketmesi epey sonra olmuştu. Bu işe bir el atmalıydı.

" Sırat oğlum yarın nişanlın gelecek Amina'yı bağ evine götürün ayak altında durmasın " . Kirbe can yakmak istiyordu. Oğlunun aklına giren, kendisiyle arasını bozan bu kadının canını yakacaktı.

Amina kafasını hızla eğmişti. Yoksa damlayan göz yaşını onlara göstermeye niyeti yoktu. Ona bu evde sadece bu muamele olacaktı. Sadece hor görülüp , itip kakılacaktı.

Ama Sırat' ın ağzından çıkan tek söz hepsini yerine mıhlamıştı ...

Merhabalar biraz geç kaldım özür diliyorum :)
Sizleri çok seviyorum kısa zamanda azda olsa okuyucum oldu :)
Öpüldünüz :)) :*

AŞİRETİN SOYU (Düzenlenecek )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin