Efenin anlattıkları koca bir saçmalıktan ibaretti. Ceren anlattığı gibi bir kız değildi. Olsa bile o kimdi? Onu ne ilgilendirirdi?

"Senin amacını ben çok iyi biliyorum Efe." Dedi Ceren benim aksime sakin bir şekilde. "Geçen gün bana beni sevdiğine dair bir çok mesaj attın ve ben hiçbirine cevap vermedim diye bu karın ağrın."

Hayret ederek Ceren'e baktım. Bana böyle bir şeyden bahsetmemişti. Ancak hoşuma giden şey kendini savunmasıydı. Çoğu zaman sessiz kalır kimse ile muhatap olmak istemezdi.

Dışarıdan sessiz sakin kimseye zararı olmayan bir kız olarak görünen ikizim gerçekten de göründüğü gibiydi. Benim aksime anlayışlı ve merhametli bir insandı.

"Yalan söylüyorsun." Dese de asıl yalan söyleyen kişinin kendisi olduğu yüzünden belli oluyordu.

"Bu kadar yeter. Konuyu değiştirmeyin. Ve Efe sen de konuyla ilgili konuşmayacaksan bir daha söz hakkı isteme."

"Ve hocam," dedim bir ekleme yaparak. "Bir daha da benim kardeşime mesaj atma, yakınına dahi yaklaşma. Yoksa bu sefer seni kimse elimden alamaz."

"Eren tamam dedim!" Hocayı umursamazken Ceren'e baktım. Herkesin gözü ondaydı şuan. O yüzden kafasını kaldırmadan defteri karalıyordu.

"Kaldır başını sen utanacak bir şey yapmadın." Omuz silkti. Daha fazla üstüne gitmek istemedim.

"Her neyse, size demek istediğim şey çocuklar; okul güzel bir etkinlik hazırladı. Bu konu hakkında konuşacağız bugün."

Başımı sıraya gömdüm. Futbol dışında okulun hazırladığı hiçbir etkinlik ile ilgilenmiyordum. Benim ilgimi çekmiyordu. Ve çoğu zaman saçma sapan müze gezileri düzenliyorlardı. Önemsizdi benim için.

Hoca konuşmaya devam ederken sınıflar arası düzenleyeceğim futbol maçlarını düşünüyordum. Çocukluğumdan beri bir kulübün alt yapısında futbol oynuyordum. Mütevazi olamayacağım bir şekilde bu işte gerçekten de iyiydim.

Bu tür işleri bilen birilerinin ayarlamaları gerekiyordu. Yani benim.

"Eren?" Ceren kolumdan dürterek kalkmamı istedi. Hoca tam olarak bana bakıyordu.

"Sen de bu etkinliğe katılacak mısın?" Ne etkinliği? Neyse ki ikizim yanımdaydı. "Yetiştirme yurdunda kalan çocukları ziyarete gidecekmişiz, onu söylüyor hoca." Diyerek özet geçti Ceren.

"Hangi gün?"

"Yarın gideceğiz. Size bir işiniz olmasın bahane sunmayın bana diye son gün haber veriyorum."

Çocuklarla aram fena sayılmazdı. Böyle bir etkinlik ise okulun yaptığı en mantıklı iş olabilirdi. Bu konuda öküzlük yapamazdım. Ayrıca herhangi bir işim de yoktu. Birkaç çocuk ile zaman geçirmek beni mutlu ederdi.

"Bana uyar hocam." Hoca ismimi not aldığında çok geçmeden birkaç şey daha söylediğinde zil çalmıştı.

Sınıftan birkaç arkadaş ve Cerenle aşağı kantine indik. Öğle teneffüsüydü.

NEŞE (Aile) Место, где живут истории. Откройте их для себя