on iki- "bekar, zengin, çıtır"

64 9 4
                                    

بسم الله الرحمن الرحيم

Yazardan

Oğuz, Zübeyir'in masasına gömülmüş ders çalışmasını elinde gitarıyla izliyordu. Daha ne kadar dayanabileceğini düşünüp kendi kendine gülüyordu. Odaya giren Eymen'le Oğuz kendini tutamadı. "Beyler yeni şarkımı dinlemek ister misiniz?"

Zübeyir elindeki kalemi bırakıp Oğuz'a döndü. "Bilerek yapıyorsun değil mi?"

Oğuz pis pis sırıttı. "Evet gülomm."

Zübeyir sıkıntıyla bir nefes verdi. Eymen ise heyecanla Oğuz'a bakıyordu. "Hadi çal da dinleyelim."

Oğuz gitarını çalmaya başladı. Bir süre sonra da söze girdi.

"Kimler kimleeer para kırıyor
Ben niye kıramıyorum?

Eymen'le kanlı bıçaklı
Cebiiim hep alacaklı
Hayalim üç kelime
O da şöyle:
Bekar, zengin, çıtıır"

Eymen ağzı açık Oğuz'a bakakaldı. "Oğlum bu ne? Evli, Mutlu, Çocuklu'nun sözlerini değiştirmişsin. Yeni şarkım diye söylüyorsun."

"Beğenmedin mi? Bence on numara oldu."

"Bekar, zengin, çıtır?" Zübeyir kendini tutamayıp kahkahayı bastı. "İlk evlenecek olan ya sensin ya da Muhammed Miraç. Bak şuraya yazıyorum." İşaret parmağını çalışma masasına bastırıp Oğuz'a baktı. "Aha da yazdım."

"Ne demek ilk ben evleneceğim? Kariyer yapacağım be ben! Almanya'ya gidip Euro'yla maaş alacağım. Bak gör. Ama ben zengin olunca gelirsin sen yanıma Zübeyir. Zırnık Euro vermem sana!"

Eymen Oğuz'un dediklerine gülmekten yerlerde yuvarlanıyor, Zübeyir de sandalyesinden ha düştü ha düşecekti. Oğuz sinirle yerinden kalktı. "Gidiyorum ben, hıh! Kanala video atmam lazım. Dışarı çıkıyorum."

Eymen gülmesini zar zor durdurup Oğuz'a baktı. "Habibii come to Dubai!"

"Hayır Oğuzcuğum, Eymen şöyle demek istedi: Habibi come to Münih!"

Oğuz, gülmekten kırılan ikiliye bakıp La Havle çekmeye başladı.

...

Oğuz dışarı çıkmış kamerasını ayarlamaya çalışıyordu. Ne çekeceğini bilmeden öylece bir şeyler çekecekti. Bir vlog olurdu büyük ihtimalle. Aniden aklına gelen şeyle Oğuz 180 derece dönüp biraz öncekinin tam tersine yürümeye başladı. "İşim gücüm yok zaten. Gideyim de biraz da ablamı sinir edeyim."

Kamerasını ayarlamayı bitirip çekmeye başladı. "Herkese selam! Biraz önce Zübeyir ve Eymen'e dayanamayıp yurttan kaçtım. Bekar, zengin, çıtır şarkımı beğenmeyip benimle dalga geçtiler. Ne kadar da kırıcı değil mi? Şimdi de ablamın yanına gidiyorum. Bakarsınız belki birazcık para da kazanırım ablama yardım edip. Gerçi pek zannetmiyorum, cimrinin teki kendisi ama- Allah keseyim ben bu kısımları. Ablam doğrar beni yoksa."

...

Ayşe Hümeyra yurttan çıkmış yeni doğum yapmış ablası Esma'yı ziyarete gidecekti. Yeğeni Abdullah Asım'a şöyle güzel bir oyuncak almak istiyordu. 

Küçükken babası, ağabeyi ve ablasıyla birlikte gittikleri o oyuncakçıya gitmeye karar verdi. Kulaklıklarını şalının içinden kulaklarına takıp rastgele bir şarkı açtı. Soğuğa inat açan, içleri ısıtan güneş ve dinlediği şarkıyla modu yükseldikçe yükseliyordu. 

Şarkının nakaratı geldiğinde Ayşe Hümeyra da kendi kendine mırıldanmaya başladı. "Hayalim üç kelime, o da şöyle: evli, mutlu, çocuklu."

Benim Adım SevdeDove le storie prendono vita. Scoprilo ora