2.8

19.7K 1.3K 488
                                    

Mavi gri - Hayatım Leş


Instagram: (kişisel) zeynepbozts (Parodi) mirzavuralkaya

28.BÖLÜM.

SİLENCE

Gökyüzünde bir tane bile bulut yoktu ve biz bundan yararlanıp su savaşı yapmaya karar vermiştik.

Tabii ikinci dakikadan sonra ben bırakmıştım çünkü olan hep Kaan'a oluyordu. Resmen su silahını yere atmış bana teslim olmuştu. Beni sulayamıyordu.

Yaşamak.

Yıllarca bu kelimenin tam anlamını bulmak için birçok kitap okumuştum, birçok boş bilgi ve bir çok kitap... belki de bu yüzden çok fazla kitap okuyup onların arasında yaşayan bir kızdım.

Ama şimdi. Şimdi ki Mirza yaşamak kelimesinin kitaplar arasında saklı olmadığını, kendini nereye ait hissediyorsa orada olduğunu söylüyordu.

"Düştün elime." Kahkaha atıp elimde ki su silahını ona doğru uzattım. Resmen baştan aşağıya su olmuştu. Benim ise sadece saçlarım ıslaktı. "Ne yapacaksın?"

"Bilmem, düşünmem gerek." Bir parmağımı saçıma dolayıp ağaçların üstüne bakınca Kaan bir anda beni tuttuğu gibi yere yatırdı. "Bana yaptığı nazlara bakın ya!" Ellerimi tutup kafamın üzerine sabitledi. "Bana naz yapma."

"Allah Allah!" Onun neden istediği oluyordu ki? İstediğim gibi davranırdım buna engel olamazdı. "Ben nazlı kızları sevmem. Çok naz usandırır." Gözlerim kısıldı. Haklıydı. Ben buna hak veriyordum. "Tamam."

"Şaka yaptım. Ben senden nasıl usanabilirim? Senin aklın alıyor mu hiç?"

"İlla ki usanırsın. Ayrılmayacak mıyız hiç?" Daha önce hiç sevgilim olmadığı için böyle şeyler nasıl ilerler? Neler yapılmalı bilmiyordum. Belki de Kaan'la bir sürü yanlış şeyler yapıyorduk ama hiçbirini farkında değildim.

"Bu ne demek?" Yüzü bir anda düşünce benim de gülüşüm yavaş yavaş soldu. "Nasıl yani?"

"Ayrılmayı mı düşünüyorsun?"

"Hayatımızın sonuna kadar birlikte mi olacağız?" Kaan yavaşça üzerimden kalkıp yanıma oturdu. Ellerimi bir anda bıraktığı için kafamın üzerinde duran ellerim boşluğa düşmüştü adeta.

Yüzü bir anda kreç gibi olmuştu.

"Sen şimdiden ayrılık mı düşünüyorsun?" Kendimi anlatamamıştım sanırım. Ellerimi çimenin üzerine koyup yavaşça doğruldum ve ona baktım. "Öyle değil-" Ellerimi ona doğru uzatacakken gözleri kısıldı.

Ağacın yanına koyduğum telefonum yüksek sesle çalınca lafım kesildi. Daha doğrusu ben kesmiştim çünkü dediğim gibi beni babam, abim ve Kaan dışında arayan biri olmazdı. Kaan yanımdaydı, abim temkinli olmak için haber verip arardı.

Bu kesinlikle babamdı.

Bir telefona baktım bir de Kaan'a ardından hemen ayağa kalkıp hızlıca telefonu elime aldım.

Babam arıyordu.

"Ses yapma." İşaret parmağımı dudağımın üzerine koyup ona baka baka aramayı onayladım. "Alo?"

Babam ilk başta biraz bekledi ardından konuşmaya başladı. "Sınav sonucun elime geldi."

Girmediğim sınav sonucu.

Solitude | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin