BitterSweet Rose

Episode 63: I Can Open Doors For You

Vicktoria dolabındaki elbiseeri karıştırırken kendi kendisine göz devirdi. Fizik tedavisi gayet iyi gidiyordu. Henüz saha görevlerine dönemezdi yada silah kullanmaya başlayamazdı ama ilerleme büyüktü. Jarvis'in geri gelmesi ise onda büyük bir etki bırakmıştı. Günde en az iki kere kendisini onunla herhangi bir konuda sohbet ederken buluyordu. Son zamanlardaki sakinliğii da buna bağlıyordu. Jarvis gerçekten ne yapması geektiğini bilen bir yapay zekaydı.

Vicktoria: Stark'ın aptal artisine gitmek zorunda mıyım?
Odaya giren Rhodey ile konuşmuştu. Tony nedenini bilmediği sebeplerden biriyle bir parti veriyordu. Vicktoria ve tüm ekibi de davetliydi.
Rhodey: Evet, herkes orda olacak.
Vicktoria: Sinirimi bozan bir şeyde hemen ordan gideriz.
Rhodey onu ufak bir mırıldanma ile onaylarken Vicktoria seçtiği elbiseyi yataağının üstüne bıraktı. Üstündeki sabahlığın çıkartmadan saçını ve makyajını yapmak için oturmuştu.

İşi bittiğinde bir tek küpelerini takmak kalmıştı. Bu sırada Rhodey de kıravatını bağlıyordu.
Rhodey: Sana aldığın küpeleri neden takmadın?
Vicktoria: Çünkü bunlar daha güzel.
Üstünü bir kez daha düzelttikten sonra çekmecedeki Japon tokalarından birini küçük el çantasına yerleştirdi.
Rhodey: Orda bıçağa ihtiyacın olacağını sanmıyorum.
Vicktoria: Ben her zaman bir silah taşırım.
Bakışlarını Rhodey'e çevirdiğinde adamın kendisini süzdüğünü fark etmesi kısa sürmüştü.

Rhodey: Gitmeye hazır mısınız güzel hanımefendi?
Kolunu Vicktoria'nın girmesi için uzatmıştı. Vicktoria ona gülümseyerek bakıyordu. Ama yüzündeki gülümseme buruktu.
Vicktoria: Jim, biz evli değiliz artık.
Kelimeler ağzından zorla çıkmıştı. Gözlerinin dolmaya başlamasıyla Rhodey onun yanına gelip yüzünü avuçları arasına aldı.
Rhodey: Biliyorum... Ama bu seninle o partiye eşlik edebilecğim gerçeğini değiştirmiyor. Senin için kapıyı açabilirim, ihtiyacın olduğu her anda yanında olurum, yürüken koluma giremeni isteyebilirim, elinde her ne varsa taşırım, bu partideki kavalyen olurum, gözlerine aşkla bakarım, seni ömrüm bitene kadar severim... Bunlar için kocan ya da sevgilin olmama gerek yok Loria. Bunların hepsini saece hayatıma ışık saçan kadın olduğun için de yapabilirim.
Vicktoria'nın bakışları Rhodey'in gözlerine dönmüştü.

Aralarına hem bir şey vardı hem de yoktu. Ne olduğu belli değildi. Aynı evde yaşıyorlar, aynı yatakta uyuyorlardı. İlişki lafı edilmemişti. İkisi de bir şeyler istiyordu ama bunun için adım atmak doğru muydu bilmiyorlardı. Birbirlerine aşkla bakıyorlardı ama dudaklarından sözler dökülmüyordu.

Bu an o yüzden önemliydi Vicktoria için. Rhodey'in dudaklarından sözler dökülmüştü. Kendisi de bir şeyler söylemek istedi. Dudaklarını açmakdan önce birbirlerine bastırdı ama tahmin ettiği kelimeleri söyleyememişti.
Vicktoria: Gidelim o zaman.
Rhodey'in koluna girmişti. Belki de tek bir hareket yüzlerce kelimeye bedeldi...

Asnsörden kol kola içeri giren Vicktoria ve Rhodey herkesin dikkatini çekmişti. Araları iyi görünüyordu. Gülümsüyorlardı. Pepper anında ablasının yanına giderken Tony de onu takip etmişti.
Fury: Carol'un gelmemesi iyi oldu sanırım...
Maria onu onaylamıştı. Tony elbette Carol'u da davet etmişti. Ona; Rhodey ve Vicktoria'nın da burda olacağını söylemişti. Carol onlarla bir derdi olmadığını ama gelmeyeceğini söylemişti. Yarın uzaya bir görev için gitmesi gerekeceğini de eklemişti. Tony ısrar etmemeişti.

Vicktoria etrafta gözlerini gezdirdiğinde beklediğinden kalabalık bir parti olduğunu gördü. Tony'nin bazı iş ortakları da bırdaydı. Hope'un ailesi, Yelena ve Natasha'nın ailesi de gelmişti. Peter'ın birkaç arkadaşı da burdaydı. Birazdan uyuyacak gibi görünen Morgan ise abisinin kucağındaydı. Giydiği elibseden sıkılmış görünüyordu. Ya da sadece yorgundu. Vicktoria ona biraz sarıldıktan sonra Pepper kızını burdaki odasına yatırmak için kısa süreliğine gitmişti.