ASİL | Gerçek Ailem

16. Bölüm : "Yirmi Dört"

🚨INSTAGRAM : @lunabnee 🚨
🚨TIKTOK : @lunabnewattpad🚨

Bölümlerle ilgili videolar ve gelecek bölümlerden alıntılar için tiktok hesabıma mutlaka gelinn!!

YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN!

••••••••

"Bende oraya gidiyorum, binin lütfen." dedi nazikçe.

Kapıyı açıp hızlıca bindim "Çok teşekkür ederim." dedim sarı saçlarını düzelten kadına bakarak. Gülümsedi "Rica ederim." dediğinde yakasındaki karta takıldı gözlerim.

Doktor Funda Başar.

Taksi hastanenin önünde durduğunda, doktor hanım ücreti ödememe izin vermeden ödemişti.

İndiğim kapıyı kapattığımda taksi uzaklaşmaya başladı. Funda elindeki çantasını koluna taktı ve bana bakarak gülümsedi "Çok teşekkür ederim, gerçekten çok önemliydi benim için." dedim gülümseyerek ona bakarken.

Elini koluma koydu ve içeriye doğru yürümeye başladık "Çok yakınınız heralde." dedi, aynı zamanda yanından geçen hemşireye baş selamı vererek.

"Evet, öyle." dedim kısaca. Ne kadar bana iyilik yapmış olsada bir şey paylaşamazdım, umarım kaba görünmezdim. Kafasını salladı, ameliyathaneye doğru ilerlediğimde o da peşimden geldi.

Beni gören timim hızla ayağa kalktığında doktor şaşırarak onlara baktı. "Acil bir ameliyat için çağırılmıştım, sizin askerinizmiş demek ki." dedi gülümseyerek. Kafamı onaylar biçimde salladım. Alpay'ın ameliyatına girecek doktorla beraber gelmişim. Tesadüfün de bu kadarı.

Funda "İzninizle." diyerek hızlıca ameliyathaneye girdi. O sırada benimkiler yanıma geldi.

"Komutanım, tanıyor musunuz?" diye sordu Alper abi.

"Hayır, arabam karargahda kaldığı için taksiye binmek zorunda kaldım. Doluydu, içinde de doktor hanım vardı." diye kısaca açıkladım.

"Tesadüfe bak be!" diye şaşırdı Çömez.

"Albay ne dedi komutanım? Bir sıkıntı yok değil mi?" diye sordu Emre.

"Aslında var." dedim ve sonrasında bize merakla bakan Neşe ve Yasemin hanımı gördüm.

Hemen solumda duran Emre'nin ve sağımda duran Burak'ın kolundan tutup biraz geriye doğru geçtim. Hepsi benimle beraber geriye geldiğinde duyulabilecek mesafeyi aşmıştık. "İhalar Kamber ve adamlarının sınırdan geçtiğini tespit etmiş. Dikkatli olmamız lazım, Mervan'ı bizden almak için her yolu deneyebilirler." dedim hepsinin gözlerine tek tek bakarak.

"Takas isteyebilirler," dedim ve durup sesli bir nefes verdim "Takasa sıcak bakmadığımızı biliyorsunuz, o yüzden çok dikkatli olmalıyız. Tek gezmemeliyiz." dedim sağ işaret parmağımı sallayarak.

İçeri giren kalabalığı gördüğümde oraya baktım. Babam, annem ve abimler buradaydı. Ayrıca yanlarında tanımadığım bir adam daha vardı. Sarı saçları ve mavi gözleriyle Alpay'ın yaşlı hali gibiydi.

Yasemin hanıma doğru yaklaştı ve onu kollarının arasına aldı. Kasılan montu yukarı doğru hafifçe sıyrıldığında belindeki silahı farketmiştim. Ya askerdi, ya da ruhsatlıydı.

"Herkes buradayken gidin, üzerinizi başınızı değiştirin." dedim hala Alpay'ın babasını incelerken. "Emredersiniz komutanım."

Hepsi arkasını dönüp ilerlerken "Emre." diye seslenip onu durdurdum. Yanıma yaklaştığında kulağına doğru eğildim ve benim için yapmasını istediğim şeyi söyledim. Geri çekilip şaşkınla gözlerime baktı "Emin misiniz komutanım?"