23

9.6K 909 699
                                    

Keyifli okumalar...

Yorumlarınızı eksik etmezseniz beni çok mutlu edersiniz bebeklerim🤍

"Çok uzun zaman oldu Jungkook. Çok özlemişim seni, bizi..."

Bizi? Hangi sizi?

Gözlerim hızla ikisinin üzerinden Jungkook'un gözlerine doğru kaymıştı. O ise göz göze geldiğimiz an gözlerini benden kaçırmış ve arkadaşına dönmüştü.

"Ben de özledim Eunwoo."

Sen de mi özledin? Şimdi düşüp bayılacağım.

Sonunda benim de olduğumu fark etmiş gibi bana döndü ama hala bir eli Jungkook'un belindeydi. Ufak bir baş selamı verdi sonra gözleri üzerimde usulca gezdi.

"Hoş geldiniz ben Eunwoo."

Uzattığı eline bakıp dişlerimi sıkmayı bıraktım ve ben de elimi uzattım.

"Tae..."

Sanki bir açıklama bekler gibi Jungkook'a tekrar döndü.

"Yalnız geleceksin sanıyordum."

Zaten çok geçmeden de bunu dile getirmişti. Sinirden kudurmak üzereydim. Aralarında ne geçmişti, kimdi, Jungkook için ne ifade ediyordu bilmiyordum ama sinirlerim aşırı bozulmuştu.

"Tae benim öğrencim Eunwoo... Yani antrenmanlarını aksatmamam gereken bir öğrencim burada ne kadar kalacağımı bilmiyorum o yüzden benimle geldi. Burası müsait diye düşündüm bir sorun olmaz değil mi?"

Eunwoo rahatlar bir yüz ifadesine büründüğünde az öncekinin aksine daha samimi gülmüştü bana.

Şerefsiz...

"Tabii ki olmaz."

Jungkook bana döndüğünde ben hala Eunwoo'ya bakıyordum.

"Ben çantalarımızı alıp geleyim."

Başımı sadece salladım. Rahatsızlığımı belli etmemek adına etrafa kısa bir bakış attım.

"Maçlara hazırlanıyor olmalısın. Jungkook seni de yanında getirdiğine göre önemli olmalı."

Yasa dışı maç yapıldığını biliyor muydu bilmiyordum. O yüzden gereksiz yere pot kırmak istemiyordum. Zaten konuşmak istediğimde pek söylenemezdi. Resmen karşılaştığımız andan itibaren tüm enerjimi sömürmüştü.

"Ne iş yaptığınızı biliyorum Tae rahat ol lütfen... Jungkook'u çok eskiden beri tanıyorum. Şimdi böyle olmasak da eskiden çok yakındık."

Sürekli neyi ima edip neyi ispat etmeye çalışıyordu anlamıyordum ama gerçekten sinirlerimi bozuyordu bu herif.  Zaten Jungkook sayesinde toplasan iki tane teknik öğrenmiştim ve bu teknikleri bu herifin suratında uygulamama ramak kalmıştı.

Sakin ol Tae... Sakin...

"Öyle mi Jungkook bana hiç arkadaşı olmadığını söylemişti oysaki..."

Tamam bana değil V'ye anlatmıştı ama sonuç olarak V bendim.

"Arkadaştan fazlası olduğumuz içindir belki de..."

Kaşlarım havalandığında istediğini almış gibi dudağının kenarı bana meydan okurcasına kıvrılmıştı.

Kapı yeniden açıldığında ikimizde aynı anda Jungkook'a dönmüştük. Elinde ikimizinde ufak valizleri vardı. Yanına yaklaşıp kendi valizimi aldım.

"Ben taşırdım."

"Gerek yok kendim taşırım."

Elinden çekiştirdiğim valizimi bana bırakmış. Ben ona bakmasamda gözleri yüzümde gezinmişti.

PassionApp | taekook Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon