// 2 //

412 38 24
                                    

Günler geçip gitmişti, zaman kavramını yitirmişti ve zavallı İzuku'nun algılarını canlı tutan tek şey önünde ki küçük kızdan başkası değildi... Ya da hayatını tamamıyla değiştiren?

Solgun gözleri, bitik bembeyaz teni ve titreyen vücudu. Sıcak odada üşüten halleri psikolojisinin vücuduna vurduğunu gösteriyordu, ya da kansızlık problemini.

Elleri usulca uzandı küçük kızın oyuncağına tekrardan, şimdi oturmuşlar bu oyuncaklar ile dolu odada beraber oynuyorlardı. Tek amacı zavallı kızın yüzünü devamlı güldürmek ve ölene dek bunu devam ettirmekti, ne de olsa artık aile ile diğer kavramları hayatından silmişti.

İnsanlar onu öldü diye biliyordu.

Düşüncelerinden kurtuldu, küçük kızla oynamaya devam etti.

Her yer düzenli ve toplu idi, oynadıkları oyunlar Eri'nin içini İzuku ile birlikte ısıtıyordu.

Her şey fazlasıyla karmaşık iken yaşantıları düzgün denebilirdi sanırım...

"Eri-chan, bugün yeterince oynamadık mı?  Şekerleme vaktin geldi."

"A-ama Deku-san..."

"Aması felan yok!"

İzuku ellerini küçük kızın saçlarına daldırarak hoşça okşadı, Eri gülümsedi.
Bilmiyordu ki İzuku'nun yorgunluğunu, devamlı oynamak istiyordu.

"Tamam... Ama bana önce hikaye oku olur mu..? Kurt ve oğlanın hikayesi."

Son bir yalvarış ile İzuku'nun Eri'ye kıyamaması, kabul etti.

"Tamam, tamam..."

İzuku güldü ve gülümseyerek küçük kızı yatağa götürdü, üstünü örterek eline okuma kitabını aldı ve okumaya başladı.

Kurt ve Oğlan.

_______________________

Eri uyuduğu vakit odadan yavaşça çıkıyordu ki aniden önüne çıkan Overhaul ile korktu.

Elini hızlıca atan kalbine götürerek derin bir nefes aldı, maskesi hâlâ korkutucu geliyordu.

"Tanrım... Beni korkuttun Chisaki."

Overhaul eldivenlerini düzeltiyorken gözlerini oğlandan ayırmadı. Ne zaman eldiveniyle oynasa ciddi bir şeyler diyecek oluyordu, İzuku onu bir hafta da çözmüştü.

"Neden kanını vermeye devam ediyorsun? Biliyorsun, onun kanını alırsam sana gerek kalmaz. Kurtulursun."

İzuku kaşlarını çattı.

"Kapının önünde konuşma, Eri duyacak."

İzuku onu kolundan tutmuş toplantı odası sandığı odaya götürüyordu, Eri'nin kapısının önünde konuşmak istemiyordu.

Overhaul ses etmeden onunla birlikte gelmişti.

"Kendini parçalıyorsun İzuku, öldürüyorsun kendini."

"Küçük bir kızın hayatını mahvetmene izin vermem, neyine yetmiyorum Chisaki! Kanım senin için yeterli işte, Eri'nin kanından çok daha fazla kanım var!"

Overhaul kaşlarını çattı.

"Yaşamını düşün diye demiştim."

"Sen neden benim yaşamımı düşünüyorsun ki? Başta onaylayan ilk sen değil miydin? Şimdi ne değişti? Benim kanım yıllarca kullanacağın uyuşturucu için yeterde artar bile... Yeter ki Eri'ye dokunma."

"Neden onu bu kadar savunuyorsun ki? Basit bir çocuk işte!"

Overhaul sinirine hakim olamıyordu, neden bilmez idi.

"Peki sen neden beni düşünüyorsun ki? Daha iki aydır burdayım, en başından beri beni öldürmek istiyordun ve sana kan fırsatı sundum. Eri'nin kanından daha değerli kan değerlerine sahibim lakin sen hâlâ Eri de ısrar edip duruyorsun şu son bir haftadır. Niye? Ne değişti Chisaki..? Küçücük bir çocuktan ne istiyorsun..?"

Overhaul odanın duvarlarını kıracasına bağırdı.

"Sen neden bir çocuğu korumakta bu kadar ısrarcısın!?"

"Çünkü lanet olası sikik hayatımda sevgisiz büyüdüm! Onun da böyle olmasını istemiyorum."

Overhaul İzuku'nun gözyaşlarını izlemeye başladı.

Çaresizlik.

_____________________

_____________________

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.
𝐍𝐚𝐫𝐜𝐢𝐬𝐬𝐮𝐬 | ᵒᵛᵉʳᵈᵉᵏᵘOnde histórias criam vida. Descubra agora