Bölüm 17

7.9K 487 38
                                    

17

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

17. BÖLÜM

Telefon sesi tüm odaya yayıldığında elimi kulağıma koydum. Ama ses sanki dibimdeymiş gibi artmaya başladığında, "Kapat şu telefonunu!" dedim sinirle.

"Benim telefonum yanımda değil." dediğinde kafamı kaldırıp ona baktım.

"Kimin tele..." söylendiğim sıra sinirli gözleri gördüm. "Anne!" diye doğruldum. Benim doğrulmamla o da dirsekleri üzerinde durdu. Karşımda duran annem, babam, ablam ve onların gazabına maruz kalmış eniştem duruyordu. Afran da kendini toparlayıp dik durduğunda annem kollarını birleştirdi.

"Sen... Derhal burayı terk et." dediğinde Afran durumun ciddiyetiyle kafasını salladı. Yataktan çıkmak üzereyken kolunu tuttum. Ama bana bakıp kafasını iki yana salladı. Bu açıkça ya komutana uy ya da öl, demek gibi bir şeydi. Yataktan çıktıktan sonra annemin göz hapsiyle beraber odadan çıktı. Ardından da babam arkasından çıktı. Sanırım biraz sonra babam onu öldürecek. Ben de burada farklı bir durumun içinde olmayacağım. Ne harika!

Annemin yarım saatlik beni izleme işleminden sonra, "Ferit'i de işin içine alıp ablanı ve bizi kandırmak da ne küçük hanım?" sorduğunda ablama baktım. Bıkkınlıkla koltuğa oturuyordu. Eniştem de yanında ayakta duruyordu.

"Biraz yalnız kalmak istedim."

"Ama yalnız değildin!"

"Evet, sizinkiler kapıda bekliyordu." dedim bozuntuya vermeden. Salağa yatmak her zaman kurtarır! Sözlerimden sonra beni bir süre izledi.

"Kızım değilsin sen benim. Hastanede karışmış olmalısın." dedi. Ablama baktığımda o da aynı şeyi düşündüğünü belli eden bir şekilde bana bakıyordu. Tekrar anneme bakıp gülümsedim.

"Sen bundan intikam alacağım, diyordun. Şimdi ne değişti?" sorduğunda ablama baktım. Ciddiyetle beni izleme şekline omuz silktim.

"Değişen bir şey yok."

"O zaman bu yaptığın ne?" dediğinde anneme baktım. Onun sinirli haline güldüm.

"Anne hadi ama sadece onun en güvendiği olacağım o kadar." dediğimde ablam kaşlarını çattı.

"Bu da ne demek? Güvenle ne ilgisi var intikam almanın?" sordu. Onun bu saf haline büyük bir gülümsemeyle karşılık verdim. Ona benim cevap vermeme gerek kalmadan annem cevap verdi.

"Güven, bir insanın en tehlikeli zayıflığıdır Vuslat. Anlaşılan kardeşin olması gerektiği gibi Kaya olarak düşünüyor." dedi sesindeki mutluluğu saklamadan. Derin nefes alarak arkasına baktı. Kapıya bakmayı bırakıp tekrar bana döndü. "Ama dikkat et. Güvenen sen olma! O hataya ben bir kere düştüm." dediğinde onu anlamadım.

"Hata?"

"Evet, bu hataya düşmemeye dikkat et. Sana güvense de sen ona güvenme. Sonra aptal gibi ortada kalan sen olursun." dedi. Hemen sonra da derin nefes alarak, "Sen dinlen." diyerek odadan çıktı. Onun çıkmasıyla ablama baktım. Benim anlamaz bakışlarıma iç çekti.

Yanlış Kedi | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin