16. bölüm

8.3K 443 19
                                    

Annemlerin beni ziyarete gelmesinin üstünden neredeyse bir hafta geçmişti.Her gün annemin aramasıyla görüşmüş olsak da yüz yüze görüşmemiştik.Takii bugüne kadar. Taaaa en baştan beri beni sevmeyen ve benimde sevmediğim ex anneannem çok hasta olduğundan ve ona bakacak kimse olmadığı için annem ona bakmak için Eskişehir'e gidiyordu.

Ben de uzaktan geçmiş olsun dileklerimi yollayıp,yeni olan ailemin yanına gidiyordum.Bu hafta saçımdan başka değişen hiç bir şey olmamıştı.Belime gelen saçlarımı gaza gelip omuz hizasında kesmiştim.Arada sırada çok fazla kabarıp kendi bağımsızlığını ilan etse de genel olarak ben alışıp sevmiştim.

Evin önüne geldiğimde zile uzun uzun bastım. Kapıyı annem açtığında iki elimi yüzümün altına getirdim.
"Canın kızın geldi."

Annem beni görünce sıkıca sarıldı.

"Kızımmm,hoş geldin.Nasıl geldin.Söyleseydin seni almaya gelirdik.Yorulmazdın hem."

"Kız kapıda kaldım bu kadar soruyu nasıl cevaplayacağım."

"Manyak unuttum seni almayı gel ."

"Heh şöyle kız."

Annemle birlikte salona gidip oturduktan sonra saatlerce konuşup sohbet etmiştik.Zil çaldıktan sonra ortamda sessizlik olduğunda kalmak üzere olan annemin kalkmasına müsaade etmeden kapıyı açmaya ben gittim.

Kapıyı açtığımda aile üyelerin hepsinin eve gelmiş olduğunu gördüm.Çınar adam beni kendine çekip sıkıca sarılırken abi tayfası kenarlardan geçip annemin yanına gitmişlerdi.Biz de bir müddet sarılı durduktan sonra Çınar adamın kolunun altındayken salona gidip koltuğa yan yana oturduk. Çınar adamla aramızda nasılsın muhabettleri dönerken kapı tekrar çaldı.

Mete kimsenin kalkmasına fırsat vermeden kapıyı açmaya gittiğinde annemi 'aha geldi bunu ki' dediğinde ne demek istediğini çok anlamamıştım.

Mete ve yanında bana bir yerlerden tanıdık gelen kızla birlikte geldiklerinde yan yana oturdular.
Hoş geldin fasıllarından sonra sıra benimle konuşmaya geldiğinde yeni insanla tanışmalarda olduğu gibi kalbim hızlı atmaya başlamıştı.

"Selam tatlım ben Melisa,sen kimsin?"

Bu kızı sevmedim.Tatlımmış.Gıcık insan.

Yüzümü ilk görüldüğü anda yapmacık olduğu belli olucak bir gülümseme yapıp sesimi hafifçe incelterek konuştum.

"Selam tatlım,ben de Deniz."

Bu davranışımın Mete'yi sinirlendirdiğini anlamıştım ama bir taraflarıma takmadım onu.Bana tatlım demeseydi o da.

Tatlım lafına karşı ölümüne nefret ediyordum.

Bir kaç saat birlikte oturduktan sonra akşam yemeği yemek için masaya geçmiştik.En köşede ben otururken yanıma Melisa onun yanına da Mete oturmuştu. Sessiz bir şekilde yemeğimizi yedikten sonra Çınar adam ve annem yoruldukları için odalarına giderken Toprak'ta biraz ben de dinleneceğim diyip kendi odasına çıkmıştı.

Odada sadece Barlas, Mete, Melisa ve ben kaldığımızda tek düşündüğüm Melisa'yı nereden tanıdığımdı.Bir şey aklıma gelmediğinde onların sohbetine katılmaya karar verdim.

"Yaa işte öyle canım belki şehir dışına çıkma imkanım var."

Nereye gidiyormuş ki duyamadım.

"Melisa, biz geliniz."
Deniz Allah cezasını vemesin.

"Sen nasıl gelinsin."

"Ay yok kız sen gelinsin.Ben görümce oluyorum galiba."

Deniz'e Bir Haller OluyorWhere stories live. Discover now