24

1.6K 101 56
                                    

The magic of the moment
Is what ı have got for you

The magic of the moment Is what ı have got for you

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🎬


"Alaz!" Çığırmam ile kahkaha atmam arası çok uzun sürmezken bir yandan da Alaz'ı üstümden itmeye çalışıyordum fakat ayı gibi olduğu gerçeği yüzüme tokat gibi çarpıyordu çünkü bir milim bile ilerlemeden beni gıdıklamaya devam ediyordu. "Lütfen dur!Ah,yeter,karnım çatlayacak!" İkimizin de kahkahası birbirine karışırken ellerini iki yanıma koymuş çimenlik alana uzamış olan bana bakıyordu.

Kalbimden söz etmek artık bir rutin haline gelmişti.

İki haftadır onunla o kadar yakındık ki,her seferinde kalbim nasıl heyecanla çarpıyor,midemde her seferinde nasıl bateriler çalınıyordu çözememiştim.

Alışmamıştım,alışamamıştım,alışmak da istemiyordum.

Bu hissi seviyordum ve bu hissin onda da olmamasını istiyordum.

"Kahkaha attığında garip hissediyorum." Gözleri yüzümün her bir yanında gezinirken "Biri görecek." diye yanıtladım onu.

Okulun kampüsündeki çimenlik alana atmıştık kendimizi.

Şans eseri ders molalarımız birbiri ile denk gelmişti ve iki haftadır neredeyse her gün çimenliklerde yuvarlanıp duruyor,sürekli gülüyorduk.

Rüya gibi geliyordu her şey.

"Görsünler."

Görmesinler.

"Derdini bilmiyor muyum sanıyorsun?" Konuşmam ile gözleri saniyelik de olsa dudaklarıma ulaşmış ama fazla oyalanmadan gözlerime çıkmıştı.

Okyanusları beni boğuyordu.

"Neymiş bakalım derdim?" Kaşlarımı yalandan çatıp cevapladım onu. "Güney bizi görsün diye yapıyorsun."

Güney'i fazlasıyla kıskanıyordu.

Bu iki haftada bunu çok net anlayabilmiştim.

Okulda Güney ile yan yanayken bizi gördüğü gibi yanımızda bitmesi,evdeyken Güney bana mesaj atınca kaşlarını çatarak beni izlemesi,Güney ile gece dışarı çıkınca sürekli bana mesaj atması-genelde bahane bulmak adına Melman'ın fotoğraflarını atıyordu- hepsi bir belirtiydi.

Başka bir açıklaması olamazdı.

"Bana ne ya o pezevenkten.Neden kıskanacakmışım onu?Hem sen onu sevmiyorsun ki?Sara,sara sevmiyorum de." Kıkırdamam ile rahatlamış gibi derin bir nefes verdi. "Tabi sen de haklısın.Eski flörtümdü o benim." Gözlerini devirip kendini yanımdaki çimenliğe attığında bu sefer ben kollarımın üstüne dönmüştüm.Tek fark onun üstüne çıkmamıştım.

CHEESE|textingWhere stories live. Discover now