DEHLİZ

1.5K 73 29
                                    

UMBRA | GÖLGENİN AŞKI

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

UMBRA | GÖLGENİN AŞKI

ON BİRİNCİ BÖLÜM

''Ömrüm kurusun başkasını seversem'' demişti Salih.

Ellerimi sinesine koymuş benim için çarpan telaşlı kalbini hissetmemi istemişti. O gün gözlerinde hissettiğim gerçek aşk, buz gibi kalbimi ısıtmıştı. Söylemese dahi biliyordum. Onun için başkası asla olmayacaktı. Benim içinde Salih vardı. Başka bir adamın varlığını hayal dahi etmemiştim. Öylesine yoğun bir sevgiyle bağlanmıştım ki Salih'e ihtimali dahi korkutuyordu beni.

Aşk kalbime hiç uğramamıştı fakat Salih'e olan koşulsuz sevgimi hiçbir aşka değişmezdim.

Bilmiyordu Salih.

Şu an bildiği tek şey benim onu aldatmış olduğumdu.

Sana bu duyguları yaşattığım için benim ömrüm kurusun Salih.

Bakışlarımı güçlükle telefon ekranından çektiğimde karşımdaki adama yönlendirdim. Yüzündeki sert ifadede pişmanlığa dair bir kırıntı yoktu. Ne yaptığının farkındaydı değil mi?

Boynuma taktığı tasma ona kâfi gelmiyor daha da fazla sıkmak istiyordu. Bu nasıl bir sevgi anlayışıydı? Aradığı şey sevgi miydi, yoksa narsist duygularını tatmin edecek bir köle mi?

Düşüncelerim sekteye uğradığında gözlerim kararmaya başlamıştı. İçimde kabarıp büyüyen öfkeye sahip çıkamayacaktım. Elimde sıkı sıkı tuttuğum telefonu göz teması kurmayı kesmeyen adama tüm gücümle fırlattım. Kolunu kaldırdı ve telefonun yüzüne çarpmasını engelledi. Gözlerim hırsla masaya yöneldiğinde elime geçirdiğim kalem kutusunu, dosyaları da aynı şekilde tutup fırlattım.

Yetmiyordu.

Masanın üzerinde tek bir eşya kalmayana kadar durmadım. Beni engellemedi veya kaçmak için bir hamlede bulunmadı. Atacak bir şey bulamadığımda titreyen ellerim bir süre havada asılı kaldı. Nefes nefese kalmıştım. Ellerimi saçlarıma daldırdım ve başıma baskı uyguladım. Öyle şiddetli bir ağrı nüksetmişti ki bayılacak gibi hissediyordum.

Masanın önüne yavaşça çöktüm. Dizlerimi kendime çektim. Ellerim hala saçlarımın arasındaydı. Saçlarımı tek tek yolmak istiyordum.

Delirmiştim.

Beni de kendi gibi bir deliye çevirmeyi başarmıştı.

''Ölmeni istiyorum...'' dedim kısık bir sesle.

Hiçbir şey söylemedi.

Uzun süren sessizliğin ardından yerdeki eşyaları toparlamaya başladı. Her şeyi büyük bir sakinlikle alıyor ve masanın üzerine eskisi gibi yerleştiriyordu. Ağır aksak hareket ediyor birkaç dakika içinde halledilebilecek bir şeyi zamana yayıyordu.

Rezil bir insan olduğunun bilincindeydi çünkü.

Söyleyecek tek bir cümlesi dahi yoktu.

Eşyaların rahatsız edici takırtıları ve benim iç çekişlerimin arasına kapı tıklama sesi eklendi. Hemen ardından kapı açıldığında Kerim başını içeri uzatmıştı.

UMBRA | Gölgenin AşkıWhere stories live. Discover now