Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(SATIR ARASI YORUMLARDAN MAHRUM ETMEYELİM KİTABIMIZI 🖤)
UMBRA / GÖLGENİN AŞKI
DOKUZUNCU BÖLÜM
''Gel de vazgeç şimdi...''
Biraz önce ayaklarımın önüne yıkılacağını düşündüğüm adam şimdi omuzlarımdaydı. Ölümüne sebep olması gereken bu beden ayakta kalmasına destek oluyordu. Cihan'ın canını alması için büyük bir zevkle çağırdığım azrail bana küçümseyici bir bakış atmış ve Salih'in bulunduğu hastaneye doğru yol almıştı. Kaderi değiştirebileceğime olan inancım parmak uçlarımdan akıyor, bir bir yere damlıyordu.
Piyon Eflin, şahı yıkamamıştı.
''Ölmen gerekiyordu''
Ellerimi güç bulabildiğimde hızla havaya kaldırdım ve bana yaslanan bedenini göğsünden iterek arkasındaki duvara çarptım. Gücünün çoğunu kaybetmiş birine göre direnen bedeni fazlaca başarılıydı. Sırtı duvarla buluştuğunda başını arkaya doğru yaslamış ve gözlerini kapatmıştı.
''Geberip gitmen gerekiyordu!''
Yumruk haline getirdiğim ellerimi göğsüne alabildiğince vurmaya başladım. Göğsüne vuruyor yüzünü tokatlıyordum. Çığlık çığlığa bağırıyor tüm öfkemi bedeninden çıkarıyordum.
Zehirle öldürmeyi başaramayan Eflin aciz yumruklarıyla öldürmeye niyetlenmişti. Eğer başarabileceğini bilseydi gücünün son damlasına kadar devam edebilerdi. Çünkü içinde ki öldürme isteği hiç bu kadar canlı olmamıştı.
Ne kadar sürdüğünü bilmediğim bu durumdan bileklerimin tutulmasıyla çıkmıştım. İki bileğimide avuçlarına hapsetmişti. Yorulan bedenim direnmeye yeltenmedi. Avuçlarına hapsettiği bileklerimi sarsmış ve bakışlarımı kendine yönlendirmeyi başarmıştı.
Kanlanmış gözlerinde derin bir anlam yatıyordu. Bana öyle bir ifade ile bakıyordu ki sanki o Salih'in canına kastetmemiş gibi, sanki ben biraz önce onun ölümden dönmesine sebep olmamışım gibi...
Bakışları gözlerimden ayrılıp ellerime doğru indi. Bileklerimi tutan elleri usulca avuçlarıma doğru yol aldı. Elleri arasında kaybolan elime bir süre baktı. Avuç içimi baş parmağıyla hafif hareketlerle ovmaya başladı. Çatılan kaşlarımla bende ellerimize bakıyordum. Kurumaya yüz tutmuş yaşlarıma bir yenisi daha eklendiğinde bakışlarımız tekrar kesişti.
''Derler ya hani... şakağıma bir silah dayasan ben yine ellerinin güzelliğine ağlarım.''
Avcumun içine uzandı ve dudaklarını yasladı. Bir süre kapattı gözlerini. Bir öpücük bırakıp yanağını avcuma yasladığında gözünden akan bir damla yaş sakallarının arasından muhtemeldir ki avcuma yol almıştı.
Bir süre ellerimin arasında duran yüzüne baktım. Kapalı gözlerine, siyah sakallarına, damarı belirginleşmiş alnına ve dolgun dudaklarına...
