SEÇENEK

2.1K 120 87
                                    

Satır arası yorumlarınızı eksik etmezseniz bu kız daha bir heyecanla size bölüm yazacaktır:) Yorumlarınızı,fikirlerinizi çok merak ediyorum. Yazmak için çok fazla zaman harcıyorum. Azıcık bir zamanınızı ayırıp yorum yazarsanız beni çok mutlu edersiniz.

keyifli okumalar🖤

UMBRA | GÖLGENİN AŞKI

YEDİNCİ BÖLÜM

Rol yapmayı çok küçük yaşlarda öğrenmiştim. Üzgünken mutlu rolü yapmayı, yalnızken kalabalıkları oynamayı, korkarken sakin görünmeyi...

Çocukluğumdan beri buna mecbur kaldığım birçok şey yaşamıştım. Annem ve babama mutlu görünme çabalarıyla başlamıştı bu durum. Onlar işten geldiklerinde sanki saatlerce onları beklemiyormuşum gibi asla surat asmazdım. Güçlü değildim güçlü görünürdüm. Korkusuz değildim sadece cesur görünürdüm. Bu hep böyleydi.

Annemi ve babamı kaybettiğimde, dedemin yanına taşınmak zorunda kaldığım dönemlerde bir nebze azalmıştı bu durum. Ailemi kaybetmiş olmanın acısını her zerremde hissediyor ve doyasıya ağlıyordum. Mutlu görünme çabalarına hiç girmemiştim. Hislerimi saklamamıştım. İçimdekileri dışa vurmak tarifsiz bir rahatlama getiriyordu beraberinde.

Belki de bunu eskiden de yapmalıydım diyordum kendime. Eğer ailem onların sürekli çalışmalarından ve bana vakit ayırmamalarından rahatsız olduğumu anlasalardı beni bu kadar ihmal etmezlerdi diyordum. Çünkü yeni düzenimde neyden rahatsız oluyorsam bunu belli ettiğimde dedem hemen o şeyi yapmaktan vazgeçerdi. Neyi sevmediğimi söylersem ondan hemen kurtulurdu. Demek ki diyordum çocuk aklımla saklamak ve rol yapmak çözüm değildi.

Bu düşüncem uzun sürmedi...

Annemin ve babamın yıllarca dedem için çalıştıklarını öğrendiğimde her şey başa dönmüştü. Dedemin böylesine bolluk içinde yaşarken ailemi çalışmaya mahkum etmiş olmasını kabullenemiyordum. Günlerce odamdan çıkmadım. Günlerce ağladım, yastıkları dişleyerek, boğuk çığlıklarımı saklayarak kaç gece geçirdim hatırlamıyorum bile.

Ve on yedi yaşımda tekrar mükemmel oyuncu kişiliğime büründüm. Dedeme, ailemin yaşadığı kaza sonucu onu içten içe suçladığımı hiçbir zaman söylemedim. Onun parasını harcamanın beni nasıl kahrettiğini anlatmadım.

Yalan yere gülümserdim.

Mükemmeldim bu konuda...

Yalan gülücükler saçtığım o dönemlerde rol yapmadığım ve kendimi yanında gerçek Eflin olarak hissettiğim birisi vardı.

Salih.

Lise son sınıfta hayatıma girdiğinde beni içe kapanık depresif durumumdan çekip çıkarmıştı. Her ne kadar onunla arkadaşlık kurmakta zorlansam da o asla pes etmedi. Her an benimle arkadaşlık kurabilmek için çabaladı ve çabaları sonuç verdi.

Yalnız yürüdüğüm okul yolunda yanı başımda belirivermişti. Okumaktan zevk aldığım kitapları yorumlayabildiğim birisi oluvermişti. Birlikte sinemaya gittiğim, birlikte yemek yediğim, gezip görmek istediğim her yere benimle gelen, kasılmadan arayabildiğim, konuşabildiğim birisi hayatıma dahil olmuştu. Çevresinde bir kız arkadaşı dahi olmayan ben bir erkeğe tüm kalbimle bağlanmıştım.

Dedemden sonra ilk defa birisini kaybetmekten korkmuştum.

Onun arkadaşlığına öylesine alışmıştım ki benden sıkılacak korkusuyla geçiriyordum günlerimi.

Ama durumlar her zaman olduğu gibi aleyhime işlemeye başladı.

Salih bana aşık oldu...

Ve ben tekrar rol yapmaya başladım...

UMBRA | Gölgenin AşkıWhere stories live. Discover now