Tahrik Edici Gözler

179 15 4
                                    

......

Sabah olmuş zor bir günü de geri de bırakmışlardı dün gece yaşadıkları şey ikisini birbirine bağlamıştı bugün görevin son günüydü her şey bitecekti "zhan duş al da çıkalım" yibo çoktan kalkmış duş alıp hazırlanmıştı "son günümüz" zhan yattığı yatakta üstünde ki beyaz yorganın altından konuşmaya başladı "son günümüz" üstünde ki yorganı göğsüne kadar getirip hafif gülümseyerek devam etti " iş bitince kutlama için bi kaç kadehe ne dersin?" Yibo bi yandan onu dinliyor diğer yandan ıslak kahverengi saçlarını kuruluyordu "sendense neden olmasin" zhan hemen arkasından devam etti "ama sarhoş olma sonra ağlıyorsun" yiboyla dalga geçme fırsatını asla kaciramazdi.

"Kim ağlıyormuş ben ağlamam bi kere" yibo gerçekten kizmamisti tabiki zhanin onunla ugrasmasini seviyordu elindeki hafif ıslak olan havluyu hala yatakta olan zhana fırlattı sonrada yatağa girip onunla uğraşmaya başladı "yibo! Tamam yeter kalk hadi çok işimiz var" yibo zhani hic dinlemiyordu o ne kadar kalkmaya çalışsa da belinde tutup tekrar yatağa geri döndürüyordu "öpücük" yibo yanağını göstererek, gözlerini yumup zhandan öpücük istiyordu.

"Hmm, velet öpücük istiyor" zhan onu bekletmeden küçük bir öpücük kondurdu fakat yibonun gösterdiği gibi yanağına değil, hafif nemli ve pembe gözüken dudaklarına.. küçük bir öpücüğün ardından sonunda yataktan çıkmışlardı. "Yibo duş alıp gelicem" zhan banyoya yönelmişti ki "şeyy zhan-ge.." bu sesle duraksadi yibo ya bakıp "söyle velet ne istiyorsun?" Konuşurken çıplak üst vücudunda ki beyaz havluyla oynuyordu yibo ya söyle artık bakışı attıktan sonra karşısında duran adamın ona doğru geldiğini gördü "zhan-ge bende gelebilirmiyim:)" konuşurken çoktan zhanin bacaklarini kendi bacakları arasına almıştı zhan hafif kasildigini hissedip geri çekildi "rahat dur velet" diyerek banyoya girdi.

Bir süre sonra tam kasıklarından özenle sarılan beyaz bir havluyla duştan çıktı, siyah saçlarından ,esmer göğsüne damlayan sulara aldırmadan odada gözlerini gezdirdi yatağa oturmuş küçük bir çocuk gibi onun gelmesini bekleyen adama baktı gülmemek elde değildi. Çok sesli olmayan küçük bir kahkaha attı "velet ne yapıyorsun?" Onun bu tepkisinden yüz bulmus gibi ayaklandı yibo , tek adımda duştan yeni çıkmış olan adamın yanına geldi ince beyaz parmaklarını zhanin esmer ve ıslak göğsünde gezdirmeye başladı, sıra boynuna gelmişti yaklaşıp kokusunu içine çekti "ahh.. zhan kokun beni tahrik ediyor" onun bu yaptıklarına karşılık zhan sadece kapalı olan gözlerini sıkıyor açmamak için kendini zor tutuyordu hafifçe vücudunda gezinen eli bileğinden tutup yibonun kulağına yaklaştı "bilemezsin yibo ne kadar zor" yibo zahnin neyden bahsettigini anlamamisti "zor olan ne zhan-ge?"

Hafif gülümsedi zhan "seni benim kokum tahrik ediyor bana yaklasmadigin sürece bunu hissetmezsin, fakat.." yibo merakla onun son kelimesini tekrarladı "fakat.." yibonun boynundan derin bir nefes çekip sözlerine devam etti "fakat beni kahverenginin en koyu tonu olan, adeta acımasız toprakları andıran ,her baktığımda bende o topraklara gömülme hissi yaratan gözlerin tahrik ediyor." Yibonun boynundan hafif uzaklaşıp "ahh.. velet bunun ne kadar zor olduğunu bilemezsin"

VELET;)Where stories live. Discover now