VELET;)

"Emin misin?"

Gece kulübüne kavgaylada olsa girebilmişlerdi, kenarida ama etrafı net olarak görebilecekleri bir deri koltuk ve iki sandalyeden oluşan masaya oturdular ikiside büyük deri koltuğa oturmuştu barmen yanlarına gelip "ne içersiniz" diye sorunca zhan yibonun konuşmasına izin vermeden hemen atladı " iki büyük şampanya Bay wangın şerefine"

  yibo ne saçmalıyorsun bakışları atarken barmen gidince boğazına sarilacakti ki dikkat çekmemeleri gerektiğini hatirladi gerçi daha ne kadar dikkat çekebilirlerdi ki fazla yüksek olmayan sesle "ne yapmaya çalışıyorsun" zhan barmenle konuşurken oldukça ciddiydi fakat yiboya dönünce yine o müthiş sırıtışı nı kondurdu yüzüne "şampanya sevmezmisin yoksa reşit değilmisin" yibo sinirle "dalgamı geçiyorsun" zhanin sırıtışı yerini büyük bir kahkahaya bıraktı "ahh küçük velet, sakin ol" yibo dahada sinirlenmişti "kes şunu" o kadar yüksek çıkmıştı ki sesi yan masalarda ki herkes onlara bakmıştı.

Zhan hemen bunu farkedip yibonun kendine doğrultuğu elini tutarak indirmişti etraftakilere dönerek "sorun yok sevgilim biraz kızgın sadece" nezaketen gülümsemişti onlara bakanlara bu kimsenin umurunda değildi bir kaç saniye sonra herkes önüne dönmüştü bir kişi hariç yibo bu kadar da olmaz der gibi ağzı açık bir şekilde zhana bakıyordu zhan bunu görsede görmemezlikten gelip "ne yapsaydım ,çok bağırıyorsun" diyip bütün suçu yiboya yüklenmişti. Yibo yine bağırmaya başlayacaktı ki patlatılan şampanyalarla neye uğradığını şaşırdı.

  Bir şişe şampanyanin tamamı barmen tarafından yibonun üzerine boca edilmişti yibo daha ne olduğu anlamamıştı ki bu kez de zhan diğer şampanya şişesini yiboya doğru patlattı yaptığından çok zevk aldığı her halinden belliydi şişeyi tutan elini sert bir şekilde kendine çekti yibo " kess şunu!" Yüksek olmasada kelimeleri vurgulayarak konuştu. Zhan hiç umursamadan önlerindeki kadehlere şampanyalari doldurup yibonun eline uzatti "susmami istiyorsan biraz içelim" dedi yibo diretmedi çünkü diretsede hiç birsey değişmeyecekti.

Kadehler bir bir boşalıyordu zhan 7. Bardağını içiyordu fakat hâla tamamen kendindeydi yiboya baktı en fazla 3 bardak içmiş olmasına rağmen kendinde olmadığı her şekilde belli oluyordu sağa solla sallanıp kendisine yaklaşmasına izin vermediği zhana iyice sırnaşmıştı burnu ve yanakları pespembe olmuştu bir eli zhanin belinde diğeri ise zhanin yüzündeydi kendine çevirdi başını "senn çook konuşuyorsunnn" yüzünde olan elini çekip kendisini işaret ederek devam etti "benimmm bozuyorsunuz..  sinirlerimii" cümleleri de artık anlamlı olmaktan çıkmıştı zhan onun bu haline her ne kadar kahkaha atmak istesede ufak bir gülümsemeyle yetindi.

  "Yibo yeter gidelim artık" siritti yibo " nereye?" zhan onu kaldırmaya çalışırken cevapladı "otele yibo otele" siritmasi iyice büyüdü "nedenn.." zhan onun ne ima ettiğini anlamamazlıktan gelip "uyuyacaksın yibo, küçük veletin uyumaya ihtiyacı var" parmağını kaldırıp "hayır velett d-değilim uyumak is..temiyorum" zhan gözlerini devirdi "ne istiyorsun o zaman onu söyle onu yapalım"

Yibonun  yüzündeki masumluk yerini piç bir sırıtışa bırakmıştı "emin misin?"...