"Dersinizi böldüğümüz için özür dileriz Bayan Kim ama bir duyuruda bulunmamız gerekiyor müsadenizle."

"Ah, tabii çocuklar. Müsaade sizin."

İkili sınıfa döndüğünde ilk önce Sunghoon almıştı sözü. "Bildiğiniz üzere haftaya yazılılar başlıyor sunbaelerim. Bu ilk dönemin yorucu ve stresli günlerinin başladığı anlamına geliyor tabii."

Sunghoon durunca Wonyoung aldı sözü. "Ama aynı zamanda bu sınavlarda iyi sonuç almanız için mental sağlığınızın da iyi durumda olması bir o kadar önemli. İşte bu yüzden, Müdür Bay Kim Junmyeon üçüncü ve dördüncü sınıflar için moralinizi yerine getirecek bir etkinlik düzenledi."

"Bu hafta sonu, Blue Neighbourhood Ormanı'nda iki günlük bir doğa yürüyüşü ve kamp olacak. Buna müdür ve bazı öğretmenler de dahil tabii. Ancak bu zorunlu değil, isteğe bağlı."

"Tek yapmanız gereken hafta sonu gelmeden size birazdan dağıtacağımız kağıtlara velinizin imza atması, o kadar. Çadır kiralama, yiyecek ve diğer ihtiyaçlar tamamen idare tarafından karşılanacak."

"Okul duyuru panosuna detayların yazılı olduğu broşürü astık, anlamadıysanız teneffüste bakabilirsiniz tekrar."

Öğrenciler arasında fısıldamalar başladığında ayaktaki ikili ellerindeki izin kağıtlarını dağıtmaya başladılar. Çok geçmeden de işlerini bitirip, sınıftan çıkmışlardı bile. Diğer sınıflara da duyuru yapılması gerekiyordu ve dersin bitmesine pek bir şey kalmamıştı.

İçerideki fısıldamalar yavaş yavaş uğultuya dönüşmeye başlarken Bayan Kim saate baktı ve dudaklarını araladı. "Teneffüse az bir şey kalmış, zaten siz de bu duyurudan sonra odağınızı toparlayamazsınız. Bu yüzden dersi burada bitirelim en iyisi." Dedi, bir yandan da öğretmen masasındaki eşyalarını topluyordu.

O sırada Hyunjin, bakışlarını önündeki kağıttan çekip yanına baktığında sabahki enerjisinden eser kalmayan sevgilisini farketmişti.

"Bir sorun mu var Min?" Dedi oturduğu yerden biraz daha kendisine yaklaşıp.

Minho, hüzünlü bakışlarını siyah saçlı beden ile birleştirip dudaklarını bir çocuk gibi büzdü. Ardındansa başını hafifçe olumlu anlamda salladı.

"Gezi istek üzerineymiş, zorunlu değil."

"Yani?"

"Biraz düşün, sence benimkiler izin verir mi geziye katılmama?

Aklına gelen şeyle siyah saçlının da yüzü düşmüştü. Sevgilisinin ailesi sorunlu insanlardı ve muhtemelen bu kamp işine sıcak bakmayacaklardı. Hâlbuki ilk duyduğunda çok sevinmişti Hyunjin, gezide hem sevgilisi hem de arkadaşlarıyla güzel vakit geçireceği için. Şimdi ise bu ihtimal yüzünden hevesi neredeyse hiç kalmamıştı.

"Bir şekilde izin alamaz mısın peki? Öğretmenler de olacak orada, tek başımıza olmayacağız ki, ne sorun çıkabilir?"

"Sorun; benim odamda robot gibi ders çalışmak yerine bir yerlerde yaşıtlarım gibi eğlenceli vakit geçirmem. Bunu istemezler asla."

Dolan gözlerini önüne çekerken Minho, Hyunjin de derin bir iç çekip önüne dönmüştü. Daha önce böyle baskıcı aileleri sadece dizilerde görmüştü ve şu anda birebir örneğini sevdiği bir insanın yaşıyor olması üzüyordu onu. Elinden bununla ilgili bir şey gelmemesi daha da üzüyordu aslında.

blue neighbourhoodWhere stories live. Discover now