VI - Aşkı Sır Edersen Acırsın Asırlar Boyu

300 17 2
                                    

Yüzyüzeyken Konuşuruz, Son Seslenişim.

Merhabalaaar!

Nasılsınız?

Kitabımızı heyecanla ilerletirken fikirlerinizi merak etmiyor değiliz. Neler düşünüyorsunuz? Umarız bölümü beğenirsiniz. Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin! İyi okumalar dileriz. 💜💜

 💜💜

Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.

-VI-

Aşkı Sır Edersen Acırsın Asırlar Boyu.

Ruhunla sarılma yıldızlara, yansıman orada kalır. Sözlerin, semanın balkon ipinde asılı durur, canları acır. Sessizliğin bağırır kulaklarının dibinde, herkes sustun sanır.

Bizi acıtan belki de yaralanmaya eğilimimizdi. Bu kadar kucak açmasaydık dertlere, yüz bulup da giremezlerdi koynumuza. Değer vermeseydik gereğinden çok. Görsebilseydik dil ve kalp ile de atılan oku, kanayan bizim yüreğimiz olmazdı.

Karşımda, mutluluktan dört köşe bir şekilde salınan kadının, beni öldürme isteği için iyi bir yol bulduğu kanısındaydım. O böyle, bakışlarıyla, dudaklarından dökülen kelimelerle beni zehirlerken sevdiğim adamın bizi asla görmemesi, nasıl mümkün olabiliyordu?

Somut bir savaş yok diye, ruhumdaki kesikleri görmezden mi gelecektim?

Umut Ali'ye söylemiyorsam, tek suçlu ben sayılmamalıydım. Aşkımı gömmemin sorumlusuydu annesi. Sevdâm, üzerindeki ölü toprağını atmaya çalışırken kürek kürek toprak atandı. Oydu.

Sanıyorum ki beni hiç sevmeyen kadının çocuğunun da kör olması normal sayılmalıydı. Uzun zamandır da kendimi böyle avutuyordum. Bir kadının aniden gelip de onu alabileceğini akıl etmemiştim. Etmek istememiştim. Oysa, küçüklüğünde, kaderleri bağlanmıştı birbirlerine. Ne kadar doğruydu bu devirde, olması nasıl mantıklı bulunabiliyordu? Yirmi beş sene evvel verilmişse de söz, şimdi uygulanması şart mıydı?

Düşüncelerin beni nasıl yıkabileceğini bilen birer düşman oldukları kanaatindeyken de tuzaklarına geliyordum. Bilinçli bir intihar çeşidi değil miydi?

Annem, gözlerini bir süredir Gül Hanımda tutuyorken saniyelik bana bakıp yine eski haline döndü. "Ne sözü bu bir anda Gül?"

Gül teyze, şen bir şekilde Mestan'ın yanına ilerleyerek kolunu koluna sardı. "Tanıştırayım, gelinim Mestan,"

ÜCRA YILDIZLAR KALBE GÖMÜLÜR  Où les histoires vivent. Découvrez maintenant