blue neighbourhood

1.6

"İki gün okul yok demek, iki gün seni göremeyeceğim demek. Sence buna sevinmeli miyim?"

Minho, biraz duraksadıktan sonra başını olumsuz anlamda iki yana salladı. Kendisi de hoşlanmıyordu tüm gün evde tıkılıp sıkıldığı için ders çalışmaktan. Hyunjin'i ne kadar özlediğini söylemesine gerek yoktu herhâlde.

Aklında aniden çakan şimşek ile adımlarını durdurdu. O sırada bunu farkeden Hyunjin de merak içinde kendisine dönmüştü. "Ne oldu, okulda bir şey mi unuttun yoksa?"

"Hayır, şey diyecektim ben." Birkaç adımda önündeki bedene yaklaşıp devam etti. "Ben bugün de Felix'ler de kalıyorum. Hani söylemiştim ya, teyzemler şehirde olmadığı için."

Hyunjin, başını onaylar anlamda sallayıp devam etmesini bekledi.

"İşte şey, müsaitsen bu gece gelsene bize. Hem film izleyecektik, ne kadar çok kişi o kadar eğlenceli olur değil mi?"

Hyunjin, biraz düşünür gibi olup araladı dudaklarını. "Hm sadece biraz daha eğlenceli olsun diye mi çağırıyorsun beni? Bahanen bu mu?"

Minho, hemen olumsuz anlamda iki yana sallamıştı başını. "Hayır ben... açık olmak gerekirse sadece birlikte vakit geçirmek istedim. İki gün birbirimizi göremeyeceğiz ya.."

"Anladım orasını bebeğim, çok düşüncelisin." Diyip Minho'nun bir yanağını mıncırdı.

"Felix için sorun olmayacaksa gelirim seve seve."

"Hayır! Hiç sorun olmaz eminim. Aksine sevinecektir."

Elbette sevinirdi. İlk teneffüs zili çaldığı gibi Felix, Minho'nun yanında almıştı soluğu. Kendisine alttan alttan ima yapmaya başlayınca da Minho, akşam eve geldiğinde ona her şeyi anlatacağını söylemiş ve aldığı onay ile rahat bir nefes almıştı. Yoksa tüm gün başının etini yerdi.

"Tamam, o zaman akşam görüşürüz Min~"

"Görüşürüz~"

Diyip, yollarını ayırdılar.

.
.
.

"Aa!"

Son bir saatte attığı sayısız çığlıklardan biriydi bu sadece Minho'nun.

Hyunjin, minik elleriyle gözlerini örten Minho'ya hafif kıkırdayıp batanniyenin altından belini sarmıştı tek koluyla. Tabii bunu yaparken hemen yanlarında sessizce filmi izleyen Felix'e çaktırmamaya çalışıyordu.

"Ya neden? Neden bir insan babasını yer ki uff."

"İnsan olmadığı için olabilir Min. Zombi filmi izliyoruz ya hani."

"Azıcık sessiz olsanız."

Felix'den aldıkları uyarı ile ikili sessizleşip devam etmişti filmi izlemeye. Gerçi Minho, hâlâ elleriyle gözünü kapıyordu. Ona göre film çok da korkunç değildi ancak et kokusu aldığında bile midesi bulunan birisi olduğundan; insanların birbirini yemesi kelimenin tam anlamıyla iğrençti. Ah, ve iç organları...